Sanayi Elektriğinde 'Yüksek' Gerilim
Elektrik ve Gazda Usulsüz...
Sanayi Elektriğinde 'Tarife' Tehlikede
Elektrik Bağlantı Bedelleri...
Elektrikte Serbest Tüketici...
Tedarikçiden Sanayicilere Elektrik Şoku
1 KWH Elektrik için 41 Kuruş Ödedik
EPDK'dan Elektrik Zammı Açıklaması
Elektrik Tüketimi Arttı
"Elektrikte Maliyetler Tarifenin...
Elektrikte Serbest Tüketici Sayısı Arttı
Metan Gazından 10 Bin Haneye...
Hidroelektrik Dopingi!
Elektrikte Özel Denetime Yargı Freni
Elektrik İthalatı Azaldı
Elektrikte Serbest Tüketici...
Elektrik Direği, Genişletilen...
Lisanssız Elektrikte Teşvik...
Elektrikli Araçların Mimariye,...
Çatılarda Kurulacak Güneş...
Çalışma İzni Yok Ama Elektrik Var!
Şırnak’ta 7 işçinin can verdiği madende incelemelerde bulunan CHP Milletvekili Tanrıkulu, “Kömürün üretimi kaçak olsa da pazarlamasının devlet kontrolünde olduğu görülüyor. Çalışma izni olmamasına karşın ocağa elektrik verilmiş” dedi
Şırnak’ta yıllardır kaçak işletildiği iddia edilen kömür ocağında 7 işçinin yaşamını yitirdiği iş cinayetiyle ilgili tepki ve tartışmalar sürüyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın iş cinayetinin hemen ardından ocağın kaçak işletildiğine yönelik yaptığı açıklamaya karşın, bölgede incelemelerde bulunan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, bu ocakta üretilen kömürün devlet kontrolünde pazarlandığını açıkladı. Tanrıkulu, “Kontrol noktaları var. İnsanlar kontrol noktalarına görünmeden geçemiyor. Koca koca yüklü kamyonların da geçmesi mümkün değil. Yani burada kaçak kömüre, kaçak sigara muamelesi yapmasın kimse. Kömür, 1 kilo alıp çantanıza koyarak götüreceğiniz bir malzeme değil” dedi.
Şırnak halkı kömüre mahkûm CHP İl Örgütü’nde basın toplantısı düzenleyen Tanrıkulu, Şırnak’ta devletin hiçbir yatırımının olmadığını, 10 kişinin çalıştığı bir imalathanenin bile bulunmadığını kaydetti. Devletin verdiği teşviklere karşın güvenlik gerekçesiyle hiçbir yatırımcının gelmediğini, bu nedenle Şırnak’ın kömüre mahkûm olduğunu belirten Tanrıkulu, “25 bin hektarlık bir alan var. Cudi’nin Şırnak’a bakan yüzü olduğu gibi kömür” dedi. Çalışma izni yok, işçiler sigortasız Bölgede 2013 yılında bu maden sahasının üretime kapatıldığını ve çalışma izinlerinin iptal edildiğini aktaran Tanrıkulu, “Alanın ruhsatlı olduğu ama kimseye çalışma izni verilmediği ifade ediliyor. 3 ay önce bir firmaya yeniden ihale yapıldığı yönünde bilgi aldık ama henüz teyit edemedik. Ancak şu var ki kazanın meydana geldiği alanda henüz bir çalışma izni olmadan çalışma yapılmış. 2 yurttaşımızın sigortası yok. Sigortasız çalışmışlar. Tam olarak ocakta çalışıp çalışmadıkları da belli değil. Bütün bunları inceleyeceğiz, araştırmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. İzin yoksa niye elektrik verildi? Tanrıkulu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Facianın yaşandığı yerde yıllardır çıkarılan kömür nedeniyle bir vadi oluşmuş ve bunun ortasında gölet gibi büyük bir su birikintisi var. Üretim yapılması için bu suyun tahliye edilmesi gerek. Bunun için de kesik olan elektrik hizmeti yeniden verilmiş. Çalışma izni yokken alanın üretime açılmaması için bunun yapılmaması gerekirdi. Çalışma izni olmadan kesik olan elektriğin trafolara yeniden bağlanması iş güvencesiz bir çalışma ortamına zemin hazırlamış durumda. İhmal olduğu açık.” Bu kazaların nedeninin siyasal tercihler, özelleştirme, taşeronlaştırma ve bunların üzerine eklenen denetimsizlik olduğunu vurgulayan Tanrıkulu, “Herhangi bir denetim yok. Denetim olmayınca da insanlarımız, yurttaşlarımız 40-50 liraya yerin 150 metre dibine girip neredeyse canlarını ortaya koyarak kömür çıkarmaya çalışıyor” dedi. Ocaklarda son derece ilkel koşullarda üretim yapıldığını belirten Tanrıkulu, iş güvenliği sağlanarak ocakların modernize edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Devlet kontrolünde pazarlanıyor Kaçak üretildiği öne sürülen kömürün devlet kontrolünde pazarlandığına da işaret eden Tanrukulu,“İşler yolundayken kimse bir şey söylemiyor, kaza olursa kaçak deniliyor. Bu kaçak sigara değil, kömür. Sonuçta kamyonla, traktörlerle kontrol noktasından geçen bir ürün. Fiş olmadan bu noktalardan geçmesi mümkün değil. Dolayısıyla üretimin kendisi kaçak olsa bile pazarlama aşaması devletin kontrolü altında. O kontrol noktalarına görünmeden insanlar geçemiyor. Koca koca kamyonların geçmesi mümkün değil” diye konuştu. *** Ocağın ruhsatı Standart-Kaan-Acar ortaklığında Maden Mühendisleri Odası (MMO) Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Doğan Hatun, önceki gün düzenlediği basın toplantısında, 7 işçinin can verdiği ocakta kaçak olarak üretildiği söylenen kömürün Türkiye Kömür İşletmeleri’nin (TKİ) kantarından geçtiğini, ayrıca TKİ’nin bu yıl açtığı ihaleyle sahayı Standart Teknoloji AŞ, Kaan İş Makinaları AŞ ve Acar İnşaat AŞ ortak girişimcilerine devrettiğini açıklamıştı. Hatun’un verdiği bilgilere göre MMO’nun tespitleri şöyle: » 2013 yılından bu yana bu ocaklarda çalışmalar kaçak şekilde sürdürülüyor, ama 2017 yılı ile birlikte ruhsatın yenilenmesinin ardından resmi prosedürlerin uydurulmasıyla kaçak ocak çalıştıranların işlerine devam etmesi sağlanıyor. »Kentin hemen yanı başında olan bu ocağın 1 kilometre uzağında karakol bulunuyor. Bu durumda Bakanlığın iddia ettiği gibi ocağın kaçak işletilmediği, yasadışı bir şekilde çalışmasına göz yumulduğu görülüyor. »Üretilen kömür yasal yollardan farklı alanlarda kullanılmak üzere ve yetkililerin bilgisi dahilinde satışa sunuluyor. Tonlarca kömür TKİ kantarından geçirilip tuğla, çimento fabrikalarına ve çevre illerde yakıt olarak kullanılmak üzere satılıyor. |