Hatay'da Konteynerleri ve...
Hatay'da Çadırkentte Yangın;...
Bir İnat Uğruna 125 Milyon TL Çöp Oldu
10 İlde İnşaat Süreçleri Eş...
Medresenin Denge Taşları,...
‘Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşlara...
‘Rant’ Tartışmaları Arasında İlk Sondaj
Yıkılan Binaların Molozları...
Deprem Bölgesinde Asbest Tehlikesi
İstanbul’da 93 Okul Boşaltılacak
Kentsel Değil, Rantsal Dönüşüm
Zamana Direnen Tarihi Taş...
Nurdağı ve İslahiye'de Kurulacak...
Çadırkent’in Nehir Kenarına Kurulmasına Tepki
Diyarbakır'ın Silvan İlçesi karayolu üzerindeki Dicle Nehri kıyısındaki kum ocakları yakınlarına kurulan çadır kentin yüksek risk taşıyan bölgeye inşa edilmesi mühendisleri harekete geçirdi. Çadır kentin yüksek risk taşıyan ve su taşkınına uğrayabilecek bölgeye inşa edilmesi nedeniyle ciddi tehlike arz ettiği ifade edildi.
Depremzedeler için Dicle nehrinin tam kenarına inşa edilen 4 bin 200 çadıra TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulundan itiraz geldi. Kurul, bölgenin kent yaşamından izole olduğunu, ayrıca su seviyesinin yükselmesi nedeniyle çadırların su altında kalabileceği uyarısında bulundu. TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu, Dicle Nehri kıyısında yapımı devam eden çadır kentle ilgili önemli uyarılarda bulundu. Sözcü’den Özgür Cebe’nin haberine göre; Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Haktan Bozan, AFAD ile Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi koordinasyonunda Diyarbakır'da depremden etkilenen depremzedeler için oluşturulan geçici barınma alanlarından Dicle nehri kıyısının riskli olduğunu ifade etti. İnsanların yaşamlarını, sağlık durumlarını tehdit eden bölgelerden uzak, güvenli bölgelere yerleştirilmesi gerektiğinin altını çizen Bozan, Dicle nehri kıyısı gibi riskli bir alanda depremzedelerin barınma ihtiyaçlarının giderilmeye çalışılması gibi çabaların doğrudan insan hakkı ihlali olduğunu vurguladı. Deprem sonucu büyük yıkım yaşayarak ağır travmalara maruz kalan vatandaşların risk taşıyan bu bölgeye yerleştirilmesinin insanları yine ölüme mahkûm etmek anlamına geleceğini ifade eden Haktan Bozan şu uyarılarda bulundu: “Söz konusu alan taşkına ve sel olaylarına müsait bir alandır. Çadır kurulan bölge sıcaklıkların artmasıyla birlikte ciddi haşere yoğunluğu ile koku problemine sebep olabileceği, aynı zamanda salgın hastalıkların oluşumuna, hastalıkların yaygınlaşmasına da sebep olacaktır. Geçmiş yıllarda Dicle Barajının kapağının patlaması sonucu bu alanı da kapsayan büyük bir alan su altında kalmıştır. Yine benzer bir durumun yaşanması veya mevsimsel yağışlardan ötürü nehrin debisinde oluşabilecek akış düzensizliği gibi sebepler taşkını beraberinde getirecektir. Öte yandan bu alanda çadır kentin kurulması ve bu çadır kentin atık yönetimi de ciddi riskler oluşturacaktır. Atık suların Dicle Nehri'ne verilmesi ekosistemin çökmesine sebep olacaktır. Nehir boyunca kirliliğin oluşacağı, su canlılarının yaşam hakkının gasp edileceği ve salgın hastalıkların görüleceği aşikârdır. UNESCO Dünya Mirası olan Hevsel Bahçelerinin de kirliliğine sebep olacaktır.” Haberin tamamına linkten ulaşılabilir. |