İstanbul'un Anadolu yakasında, Karadeniz'e kıyı Şile'de yaşanan yeşil
katliamı, isyan ettiren türden. Seramik fabrikalarının 'kil' aldığı bölge,
çukurlar kapatılmadığı için adeta Ay yüzeyi gibi. Kentin oksijen deposu,
sessizce devam eden çevre katliamı nedeniyle şantiyeye dönmüş. AKŞAM, karadan
fark edilemeyen durumu havadan görüntüledi.
Hammaddeye kurban
Ülkemizin önde gelen büyük seramik şirketleri, hammaddelerinin yüzde 50'sini
oluşturan kili, Şile Ormanları'ndaki madenlerden temin ediyor. Madencilik
faaliyetlerinin yürütüldüğü alan güneyde Ömerli Barajı, kuzeyde Sahilköy, doğuda
Kervansaray, batıda ise Hüseyinli ve Cumhuriyet köylerine kadar uzanıyor.
Türkiye'nin keşfedilen bakir tek kil havzası ve burada yer alan ocakların yüzde
70-80'i halen çalışıyor.
Asit de üretiyor çukurlar dolmalı
Çevre Mühendisleri Odası ve çevreciler duruma tepkili. Jeoloji Mühendisi
Tahir Öngür, 'Dehşet verici bir görüntü. Bir de çukurları dolduran sular oradaki
madenlerle etkileşime giriyor ve asit üretiyor. O bölgeler yaşama da elverişli
değil' dedi.
Öngür, Şile'de seramik hammaddesi olarak kullanılan kil ocaklarının
bulunduğunu anlatarak, 'Ağva ve batısında ise tek tük taş ocakları var. Bu tür
çalışmalarda alt yapıyı Maden İşleri Genel Müdürlüğü, üst yapıyı ise Çevre ve
Orman Bakanlığı ile ona bağlı il müdürlükleri denetlemekle görevli. İşletmeler
iş bittikten sonra da çukurları doldurmalı' diye konuştu.
Rehabilite edilmeli
İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü'nden
Prof. Dr. Kadir Alp ise 'Bu işi yapan firmalar yönetmeliklere uymak durumunda.
Bunların çoğu taş ocakları. Bu taş ocaklarının ekonomik ömürlerini tamamladıktan
sonra bir program dahilinde rehabilite edilmesi lazım.
En büyük zararı ve sakıncası ise bulundukları bölgelerde, yerleşim
alanlarında toz yayması. Bu alanlar rehabilite edilerek iade edilmeli' diye
konuştu. (AKŞAM)
|