b>2005’in üç ayı içinde benzer yaşlardaki üç önemli mimarı kaybettik. Amerikalı mimar Philip Johnson, 25 Ocak’da 99 yaşında, İngiliz mimar Ralph Erskine 16 Mart’ta 91 yaşında ve Japon Mimar Kenzo Tange 22 Mart’ta 92 yaşında vefat etti. Böylesi bir sıra, bu üç mimarın farklı yaklaşımları ve farklı sosyo-kültürel arka planları ile ilginç bir yirminci yüzyıl mimarisi okumasına olanak tanıyor.
Üç mimar da eğitimlerini iki savaş arası dönemde tamamlıyor ya da sürdürüyor. Philip Johnson, 1923’den 1930’a kadar Harvard’da mimarlık eğitimi alıyor. Ralph Erskine ise 1932-1937yılları arasında Londra’da Regent Street Polytechnic’e devam ediyor. Kenzo Tange, 1935’den 1938’e ve sonrasında 1942’den 1945’e kadar Tokyo Üniversitesi’nde eğitim alıyor. Fakat, üç mimar savaşın etkilerini birbirinden çok farklı şekillerde yaşıyorlar. Öyle ki, Johnson 1938’de Almanya’da Nuremberg mitinglerine katılırken, Nazi ordularını ziyaret ederken, Kenzo Tange, 1949’da açılan yarışma sonrası, Hiroşima’da atom bombasının düştüğü yere “Barış Merkezi” tasarlıyor. Erskine ise, muhtemelen ritüellere, “boş form”lara karşı çıkan “quaker” eğitiminden de dolayı, 1939’da bisikletiyle Londra’dan Stockholm’e gidiyor ve bulduğu işin dahi savaştan etkilenmesi sonrasında 1941’de eşiyle ve bir arkadaşıyla Lissma’da bir ormanda ev inşaa ederek, savaşın etkilerinden mümkün olduğunca uzaklaşıyor.
Üç mimarın bu farklı yaklaşımları savaş sonrasında da mimarlık yaklaşımlarına yansıyor. New York Times’dan Mark Stevens, 31 Ocak 2005 tarihli yazısında, Philip Johnson’ın “estetik”i sanatta tek önemli değer olarak vurguladığını belirtiyor. Philip Johnson’ın bir de özellikle Amerika’da 20. yüzyıl mimari ilişkilerini oluşturucu bir özelliği var: Mies Van Der Rohe, Peter Eisenman, Frank Gehry gibi yetenekleri destekliyor, değişimlerin en “antagonist” takipçisi oluyor. Johnson’ın en önemli projesi ise 1949’da Mies Van Der Rohe’nin Farnsworth Evi’nden esinlenerek New Canaan, Connecticut’ta yaptığı “Cam Ev.”
Tange ise “Hiroşima Barış Merkezi”ni yapmakla kalmıyor,
1960 Tokyo’su için geliştirdiği tasarımla, yeni Japonya’nın sosyal yaşamı için
mimari çözümler öneriyor. Sosyal gelişim odaklı mimari arayışın Tange’nin
mimarisinin ana ekseni olduğunu, Pritzker ödülünü kazandığı zaman yaptığı
konuşmadan anlıyoruz. Ralph Erskine ise savaştan kopuk, “hümanist” tutumunu,
sürdürülebilir mimari tasarımları, tekdüzelikten uzak toplu konut projeleri ile
devam ettiriyor.
|