Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Bilgelik Mabetleri

Ahmet Ertuğ bir buçuk yıl boyunca kılı kırk yaran bir çalışmayla Avrupa'daki 23 görkemli kütüphaneyi fotoğrafladı, onları Temples of Knowledge kitabında bir araya getirdi. Bundan sonraki eseri için seyahatlerini sürdüren Ertuğ en güzel kütüphanelerin sırlarını anlattı.

Gazete Habertürk / HT Pazar
Bilgelik Mabetleri

Bir ucundan diğer ucu zor görülen upuzun bir galeri. Metrelerce yükseklikteki duvarlar tamamen kitapla kaplı. Binlerce, belki de yüz binlerce kitap. Üstelik bu kitaplar o raflarda yüzlerce yıldır duruyor. Tam bir mabet burası, bilginin mabedi. Ahmet Ertuğ bu yıl yayınlanan son kitabına işte bu ismi verdi: İngilizce ismiyle Temples of Knowledge yani Bilgelik Mabetleri.

1993'ten beri Ertuğ&Kocabıyık Yayınları bünyesinde prestij kitapları yayınlayan Ahmet Ertuğ, Bilgelik Mabetleri için İspanya, Portekiz, Fransa, İrlanda, Büyük Britanya, Avusturya, Çek Cumhuriyeti, İtalya ve İsviçre'de 30 tarihi kütüphaneyi fotoğrafladı. Ertuğ, bu kitap için de tıpkı öncekilerde olduğu gibi her detayı düşündü. Kitaba hangi Avrupa kütüphanelerinin alınacağına, bu alanda uzman bir yazar grubuyla birlikte karar verdi.

Daha sonra, işin en önemli kısmı olan fotoğraf çekimlerine sıra geldi. Google Earth'ten güneşin binalara girdiği saati önceden tespit etti. Çekim için birkaç gün önceden gittiği şehirlerde ise şöyle bir çalışma planı izledi: Bir gün önce fotoğraf makinesi olmadan binayı gezdi, gün ışığının içeri nasıl girdiğini inceledi. Ertesi sabah çok erken saatte ise 25 kiloluk fotoğraf makinesini hazırladı. Ertuğ, yıllardır olduğu gibi kütüphaneleri de bu eski tip mekanik makineyle fotoğrafladı. Üstelik her birinde tek bir kare çekmenin peşindeydi ve kimi zaman bu kareyi çekmek neredeyse bir saat sürdü. Bir süredir yeni kitabı için çalışmalarını Avrupa'da sürdüren Ahmet Ertuğ, Bilgelik Mabetleri'yle ilgili sorularımızı yanıtladı, detaylara ne kadar önem verdiğini bir kere daha ortaya koydu.

- Kitaba giren 30 kütüphaneyi bir yazar grubuyla beraber belirlediniz. Bu seçimi yaparken kriterleriniz nelerdi? Kütüphane binasının mimari özellikleri mi ön plana çıktı yoksa sahip olduğu koleksiyon mu önem kazandı?

Kütüphanelerin iç mimari görkemi, kütüphane olarak yerleşim düzeni ve koleksiyonların önemine göre karar verdik. Kitapta modern kütüphane binalarına yer vermedik. Çünkü modern kütüphane binalarında artık kitaplar sergilenmiyor, hepsi depolarda saklanıyor. Bu nedenle de ilgimi çekmiyorlar. Yeni kütüphane olarak tek bir örneği, Londra'daki British Library kitaba dahil ettim. Orada da sadece Kral'ın kitapları korunduğu için çok başarılı bir konsepte sahip camlı kütüphanenin fotoğraflarını çektim.

- Önceki kitaplarınızın prestijine karşın çekim izni vermeye yanaşmayan ya da zor izin veren kütüphane çıktı mı?

Paris'te Academie des Inscriptions et Belles Lettres'in kütüphanesi. Üstelik de 2008 yılı dönem başkanı Jean-François Jarrige ahbabım olmasına rağmen kütüphaneci izin vermediği için orada çekim yapamadık.

- Bu çekimler sırasında sizi en çok etkileyen kütüphane hangisiydi?

Zaten beni etkilemeyen eserlerin fotoğrafını çekemiyorum. Bu kitaptaki kütüphanelerin hepsinden etkilendim. Özellikle de Avusturya'daki Admont Manastırı Kütüphanesi, İspanya'daki El Escorial Sarayı Kütüphanesi ve İrlanda'daki Trinity College Kütüphanesi'nden...



Her bir çekim için üç gün harcıyorum

- Hazırlık safhası da dahil olmak üzere bir şehirde çekim için yaklaşık kaç gün geçiriyorsunuz?

Her bir çekim için bir şehirde yaklaşık üç gün geçiyorum. Çekimden bir gün önce o mekânda keşif yapıyorum. Sonra o gece konuya konsantre oluyor ve nasıl bir çekim yapacağımı kararlaştırıyorum. Çekim günü özel izin aldığmız için, ziyaretçilerin kütüphaneye giriş saatinden önce içeri girdik. Bazı durumlarda da kütüphane ziyarete kapatıldı. Ancak, yine de hiç beklenmeyen sorunlar nedeniyle çoğu zaman stresli bir ortam oluşuyor ve hata yapma riski bulunuyor. Çekimlerden hemen sonra filmlerin banyosu yapılıyor ve neticeler kontrol ediliyor. Ama artık film banyosu her yerde yapılamıyor bu nedenle asistanım filmleri Zürih, Viyana gibi şehirlere banyo ettirmeye götürüyor.

- Türkiye'de mevcut hangi mimari yapı bir kütüphaneye dönüştürülse bu kitaba girmeyi hak ederdi?

İstanbul'daki Arkeoloji Müzesi Kütüphanesi en beğendiğim kütüphane. Ancak bu kitabın konusu daha erken dönem kütüphaneleri kapsadığı için yer almadı.

- Mükemmel bir sonuç için banyo ve baskıda dünyanın en iyileriyle çalışıyorsunuz. Özellikle İtalya'daki Lionello matbaasını tercih ediyorsunuz...

Bu matbaa iki renkli baskı yapan ve yavaş çalışan bir makine kullandığı için kitabın baskısı dört veya beş ay sürebiliyor. 

- Bilginin Mabetleri kitabı için hiç kalkıp o şehre giderek yeniden çektiğiniz fotoğraf oldu mu?

Hayır olmadı, ama opera evleriyle ile ilgili son projemde bir binayı yeniden çekmek durumunda kaldım.

- Kapak fotoğrafı yaptığınız kareyi nasıl seçiyorsunuz?

Alternatifler arasından seçerek karar vermem yaklaşık 6 ay sürüyor.

Ahmet Ertuğ kimdir?

Londra'da mimarlık okudu

Ahmet Ertuğ, Londra'da Architectural Association School of Architecture'da mimarlık öğrenimi gördü ve 1974'te mezun oldu. Fotoğrafçılığa da buradaki öğrencilik yıllarında merak saldı. İngiltere, İran ve Türkiye'de mimarlık yaptı. 1979'da Japonya Vakfı'ndan geleneksel Japon mimarisi üzerine burs kazandı. Bu vesileyle Japonya'da bol bol yolculuk edip eski tapınakların, Zen bahçelerinin ve festivallerin fotoğraflarını çekme fırsatı buldu. İstanbul'a döndükten sonra tarihi yarımadayı koruma planında mimar olarak görev aldı. 1980'li yıllarda ise kendi yayınevinin kurarak fotoğrafçılığa yoğunlaştı. Ertuğ & Kocabıyık Yayınevi bünyesinde Bizans, Helen, Roma ve Osmanlı sanatı üzerine 25 kitap yayınladı. Bu kitaplar için çektiği fotoğraflar dünyanın en ünlü müze ve galerilerinde sergilendi.



25 kiloluk makinesinden vazgeçmiyor

Ahmet Ertuğ, bugüne kadar tüm kitapları için 25 kiloluk bir mekanik fotoğraf makinesiyle çalıştı. Makinenin parçalarını bavulda taşıyan Ertuğ, montajını de kendi elleriyle yapıyor. Fotoğraf makinesinin en hassas parçalarını uçakta kabine aldığı için her seferinde havalimanında asgari yarım saati kameraların güvenlik kontrolünde geçiriyor. Bir de tabii bu ağırlığı kaldırmanın fiziki külfeti var. 59 yaşındaki Ertuğ, formunu korumak ve herhangi bir sırt sorunu yaşamamak için haftada dört gününü yüzmeye ayırıyor.

Aslında yüksek mimar

Ertuğ & Kocabıyık Yayınları, 1993'te yüksek mimar Ahmet Ertuğ ve Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık'ın işbirliğiyle kuruldu. İki ortak, "önce Türkiye'nin sonra da dünyanın en iyi kitaplarını yapalım" fikriyle yola çıktı. Ertuğ & Kocabıyık Yayınları, bugüne kadar Kariye Müzesi'nden Ayasofya ve İstanbul Arkeoloji Müzesi'ne, Anadolu halılarından Vehbi'nin Surnamesi'ne kadar Türkiye'nin tarihi mirasını, sahip olduğu zenginlikleri dünyaya tanıtmak amacıyla sanat kitaplarına imza attı. İngilizce yayınlanan kitaplar İsviçre ve İtalya'da son basım tekniklerine ve standartlarına uygun olarak basıldı. Bu çok özel kitaplar ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa'daki ünlü müzelerde, kültür merkezlerinde ve kitabevlerinde satışa sunuluyor.

Yeni projesi: Opera binaları

Ahmet Ertuğ'un son projesi ise Avrupa'daki opera binaları üzerine. Yaklaşık bir yıldır bu projenin fotoğraf çekimleri için Viyana, Milano gibi Avrupa şehirleri arasında mekik dokuyan Ertuğ, kitapta tam 27 opera binasına yer verecek. Ancak, bu çekimlerde kütüphanelere göre bir fark var: Opera binalarına gün ışığı girmediği için mevcut ışıkları kullandı, binanın içindeki özgün aydınlatmayı yansıtmayı amaçladı. Opera Binaları kitabının kapağında da bir sürpriz olacak: Kapak, Milano'daki Scala Operası'nın kadifesinden hazırlanacak.

Kitapta yer alan kütüphaneler

Salamanka Ünivertisesi Kütüphanesi, İspanya; Ulusal Kütüphane, Oval Salon, Paris, Fransa; Ulusal Kütüphane, Labrouste Salonu, Paris, Fransa; Sainte-Genevieve Kütüphanesi, Paris, Fransa; Senato Kütüp, Paris, Fransa; August Herzog Kütüphanesi, Wolfenbüttel, Almanya; Mafra Sarayı Kütüphanesi, Portekiz; El Escorial Manastırı Kütüphanesi, İspanya; Angelica Kütü, Roma, İtalya; Wiblingen Manastırı Kütü, Ulm, Almanya; Çek Cumhuriyeti Ulusal Kütüphanesi, Prag; St. Florian Manastırı Kütüphanesi, Avusturya; Güzel Sanatlar Kütüphanesi, Milano, İtalya; Joanina Kütüphanesi, Coimbra Ünivertisesi, Portekiz; Marciana Ulusal Kütüphanesi, Venedik, İtalya; Liverpool Halk Kütüphanesi Piction Okuma Salonu, İngiltere; Metten Manastırı Kütüphanesi, Almanya; Trinity College Kütüphanesi, Uzun Salon, Dublin, İrlanda; St. Gallen Manastırı Kütüphanesi, İsviçre; Duke Humphrey Kütüphanesi, Oxford, İngiltere; British Library, The Kings Library, Londra, İngiltere; Melk Manastırı Kütüphanesi, Avusturya; Strahov Manastırı Kütüphanesi, Prag; Admont Manastırı Kütüphanesi, Avusturya; Schussenried Manastırı Kütüphanesi, Almanya; Avusturya Ulusal Kütüphanesi, Viyana;

http://www.yapi.com.tr/haberler/bilgelik-mabetleri_81379.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!