Belediyeler kanunlardan kaynaklanan gelirlere, kendi
yarattıkları kaynaklara ve bağışlara göre giderlerini finanse ederler;
gelirlerle finanse edemedikleri giderleri borçlanarak karşılarlar. Belediyelerin
gelirleri 5393 sayılı Belediyeler Kanunu’nun 59. maddesinde
sayılmıştır.
1- Belediye Gelirleri Kanunu’na göre tahsil edilen vergiler: Bu gelirler;
ilan ve reklam vergisi/eğlence vergisi/haberleşme vergisi/elektrik ve havagazı
tüketim vergisi/yangın sigortası vergisi/çevre temizlik vergisi/belediye
harçları/yol, kanalizasyon ve su tesisleri harcamalarına katılım paylarıdır.
Bu gelirlerden elektrik ve havagazı tüketim vergisi 2009 Merkezi Bütçe
Kanunu’nun 29. maddesinin 9. bendi gereği 2009 yılında belediyelerce değil vergi
dairelerince tahsil edilecektir. Bu belediyelerin ciddi bir gelir kaybına
uğramaları demektir.
2- Emlak vergileri: Emlak vergileri mayıs ve kasım aylarında iki taksitte
belediyelerce tahsil edilmektedir. Ekonomik kriz nedeniyle tahsilat oranları
düşmüş durumda. Belediyelerin gelirleri içinde önemli bir yer tutan bu
vergilerin tahsil edilememesi belediyeleri sıkıntıya sokacaktır.
3- Genel bütçe vergi gelirlerinden ayrılan paylar: 5779 sayılı il özel
idarelerine ve belediyelere genel bütçe vergi gelirlerinden pay verilmesi
hakkında kanun gereği büyükşehir belediyeleri dışındaki belediyelere yüzde 2.85,
büyükşehir içindeki ilçe belediyelerine yüzde 2.50, il özel idarelerine yüzde
1.15 pay verilmektedir. Büyükşehir belediyelerine de kendi sınırları içinde
tahsil edilen vergi gelirlerinin yüzde 5’i, kendi ilçe belediyelerine verilen
payın yüzde 30’u dağıtılmaktadır. 2009 yılında ekonomik kriz nedeniyle vergi
gelirlerinde azalma olacağından belediye payları da doğal olarak düşecektir.
4- Taşınır/taşınmaz malların değerlendirilmesinden elde edilen gelirler:
Belediyelerin eğer satabilecekleri veya kiraya verebilecekleri taşınır ve
taşınmaz malları varsa bu gelirler bütçede yer alacaktır. Varlıkları az olan
belediyeler bu gelirlerden mahrum kalmaktadır.
5- Belediyelerin iktisadi faaliyetlerden elde ettikleri gelirler:
Belediyelerin her türlü girişim, ortak oldukları iştirakler ve diğer iktisadi
faaliyetlerden elde ettikleri gelirler büyükşehir belediyeleri için daha önem
arz eder. İlçe belediyelerinin bu gelirleri ciddi rakam tutmaz. Ekonomik kriz
nedeniyle zaten bu gelirlerde de ciddi bir azalma söz konusu olacaktır.
6- Faizler ve cezalar: Vergilerin gecikmesinden alınan gecikme faizleri,
uygulanan cezalar da belediye gelirlerinin bir gelir kalemidir. Ekonomik kriz
nedeniyle gecikme faizleri tutarının artması beklenebilir. Ancak bunların da
tahsilinde zorluklar yaşanmaktadır.
7- Hizmet ücretleri: Belediye meclisinin belirlediği tarifelere göre tahsil
edilecek hizmet karşılığı ücretler belediye bütçesinde önemli yer
tutabilmektedir.
8- Bağışlar: Belediyeye karşılıksız yapılan bağışlar, şartlı bağışlar,
hizmetten yararlananların memnuniyet ifadesi olan bağışlar bazı belediyelerde
ciddi rakamlara ulaşabilmektedirler. Ancak ekonomik krizde herhalde kimsenin
bağış yapacak takati kalmamıştır; bu da belediyeleri zorlayacak bir
durumdur.
8- Borçlanma: Borçlanma bir gelir kalemi olmamakla birlikte gelirlerle
karşılanamayan giderler borçlanma yoluyla karşılanır. Bu borçlanmalardan biri
normal iç ticari kredilerdir. Bunun yanında belediyeler dış borç da alabilirler.
Bunun yanında İller Bankası yatırım kredileri ve tahvil ihracı diğer borçlanma
şekilleridir. Belediyeler ancak bütçe gelirleri kadar borçlanabilirler.
Gelirleri azalan ancak üstlendikleri görev ve sorumluluklar nedeniyle
giderleri artan belediyeler ya borçlarını ödeyememekte ya da borçlanma yoluna
gitmektedirler. Borçlanma ciddi faiz yükü getirdiğinden belediye hizmetlerinin
maliyetleri artmaktadır. Bu da hizmet kalitesini ciddi biçimde olumsuz
etkilemektedir. Belediyeleri borç batağına ve bağış alma zorunluluğuna itmemenin
yollarının bulunması ve bu ekonomik krizde belediyelerle de ilgili tedbirlerin
alınması gerektiği çok açık gözüküyor.
|