Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Başbakan Geldi Kapak Açıldı

Erdoğan Rize’ye gitmeden birkaç gün önce memleketi Güneysu’daydık. HES kapakları açılmış ki tamamen kuruyan dere yatağı göze çok batmasın! Başbakan’ın hemşehrileri çoğunlukla sessiz. Ama isyan edenler de var...

Milliyet Gazetesi
Başbakan Geldi Kapak Açıldı

Erdoğan Rize’ye gitmeden birkaç gün önce memleketi Güneysu’daydık. HES kapakları açılmış ki tamamen kuruyan dere yatağı göze çok batmasın! Başbakan’ın hemşehrileri çoğunlukla sessiz. Ama isyan edenler de var...
Fotoğraflar: Ozan Güzelce

Başlarken...

Son bir yıldır Karadeniz’den farklı sesler yükseliyor. Devlet yetkilileri, bölgede enerji üretmek için yüzlerce HES (hidroelektrik santral) projesini destekliyor. Öte yandan sivil platformlar, bilim adamları, halk, hatta zaman zaman Tarkan gibi sanatçılar “HES’lere hayır” diye isyanda. Neredeyse her gün, ülkenin farklı bir bölgesinde ama en çok doğu Karadeniz’den “çevre eylemi” haberleri geliyor.

Türkiye’de ortalama 1500, sadece Karadeniz’de 700 HES projesi var. Peki bunlar, devletin ve ihaleyi alan şirketlerin söylediği gibi “bölgeyi kalkındıracak, Türkiye’ye çok şey kazandıracak” projeler mi? Enerji üretimi için HES, olmazsa olmaz mı?

Ve buna karşı çıkan, Orman ve Çevre Bakanı Veysi Eroğlu’nun söylediği gibi “vatan haini” mi?

Sahi, derelerin başında nöbet bekleyen, horon vurarak tepkisini dile getiren, “bizim hayatımız dere, elimizden almayın” diyen insanlar kim? Sinop’tan Senoz’a, Loç Vadisi’nden Fındıklı’ya dalga dalga yayılan bu sivil direnişin nedeni ne?

Oturduğumuz yerden bu sorulara cevap vermeye kalkmak, anlamaya çalışmak yeterli değil. Bu nedenle foto muhabiri arkadaşım Ozan Güzelce’yle Doğu Karadeniz’e gidip olan biteni kendi gözlerimizle görmeye karar verdik.
İki günde toplam 740 km yol katettik. Rize’de HES inşaatı tamamlanmış Senoz vadisine de gittik, henüz hiçbir enerji şirketinin giremediği, Hopa yakınındaki Fındıklı köyüne de... Başbakan Erdoğan’ın memleketi Güneysu’daki sessiz isyan edenleri de gördük, eski Başbakan Mesut Yılmaz’ın amcaoğlunun tek başına verdiği mücadeleyi de. Gencecik eylemcilerle de konuştuk, yaşı 87’yi bulan ninelerle de... Solcusu, sağcısı, dindarı, Karadeniz insanının sıkıntısının ortak noktasını bulunca şaşırdık. Yüksek sesle “Ben HES istiyorum” diyene de rastlamadık. En güzeli, kim vatan haini, kim değil, okuyup siz karar verin.


Hüsnü Kapot, Güneysu’da kuruyan dere yatağını gösterip “Başbakan geliyor diye biraz su verdiler” dedi. 

Kiminle konuşsam, aynı dertten mustarip: Karadeniz’in havası hiç bu kadar sıcak, hiç bu kadar boğucu olmamıştı? Sadece kıyı şeridinde değil, daha yüksek rakımlı köylerde bile dal kıpırdamıyor. Bu yaz dağlarda hiç kar yok ki bu da bir ilk. Dereler bile dondurucu soğuğunu yitirmiş.

Meseleye “küresel ısınmanın etkileri” deyip geçmek var. Ama bırakın havanın, suyun ısınmasını? Dere yataklarının kuruması, bitki örtüsünün yok olması ve yeşil alanların tarumar olmasının sebebi, Basra’dan gelen sıcak hava dalgası değil! İnsanoğlunun marifeti bu...



HUMMALI BİR HAZIRLIK VAR

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın memleketi Rize-Güneysu’da, eski adıyla Potemya’dayız.

Hem miting, hem de İkizdere’de bir HES açılışı yapacağı için günler öncesinden hummalı bir hazırlık başlamış. Sokaklar süpürülmüş, afişler asılmış. Hatta Güneysu’nun ortasından geçen dere yatağında hafiften bir su akıyor. Meğer Başbakan gelecek diye dereye su veren Kaledere regülatörünün kapakları açılmış.

Açılmış ki geride sadece taşları kalan dere yatağının acıklı hali görülmesin. Güneysu, HES inşaatı tamamlanan ender yerlerden biri. Yüzlerce HES projesi beklemede çünkü giderek güçlenen sivil ve hukuki direniş söz konusu. Halkın “evet” demediği yerlerde HES inşaatı öyle kolay kolay başlayamıyor.

Öğretmen Nurullah Mamati (40) doğma büyüme Güneysulu. “Milyon yıllık dere beş yılda mahvoldu. Bu en hafif ifadeyle Doğu Karadeniz’e ihanettir” diye başlıyor sözlerine. Dağda, Katharathi dedikleri harikulade derede HES inşaatı yapılacağı için dava girişiminde bulunacağını söylüyor.

“Başbakan’ın memleketindesiniz, nasıl olur?” diyecek oluyorum. “Artık burada yaşayan insanlar da gerçekleri görmeye başladı. Ama ses çıkaramıyorlar. Bizim amacımız siyasi değil. Bize ait bir şey kalmadı, tek derdimiz bu” cevabını veriyor.  

Mamati’nin eşi başörtülü. Yeni evlenmişler fakat gelecekten ümitli değiller. “Biz muazzam bir çocukluk geçirdik. Yüzdüğümüz derenin suyunu içerdik. Setoz ve Koboz dereleri mahvoldu. Benekli alabalıkların yediği, bizim hariboş dediğimiz böcekler de. Varko dediğimiz kaya balığı bitti. Bizim çocuklarımız bunları göremeyecek” diyorlar.  Mamati Güneysu’da isyan eden tek adam değil. Bakkal Muhammed İstif, “Esnafın çoğu HES’lere karşıdır. Ama ekmeğinden olmaya korkuyor. Herkes pasif, samimi olan çok az. Her telefon konuşmamda emniyet geliyor, ‘faaliyet var mı’ diye soruyor” diyor.


Erdoğan’ın hemşehrisi Nurullah Mamati, öfkeli.

HES NASIL ÇALIŞIR? HES NE DEMEK: Hidroelektrik santralları (HES) suyun belli bir yükseklikte sahip olduğu potansiyel enerjinin elektrik enerjisine dönüştüren tesislere verilen ad.

YÖNTEM NEDİR: HES’ler depolamalı ve akışlı olmak üzere ikiye ayrılıyor. Akışlı yöntemde su doğal yatağından  tünel veya kanallara aktarılarak yükseğe

taşınıyor. (Karadeniz vadilerinde uygulanan HES’ler daha çok tünel tipi.)

DERE TAMAMEN KURUR MU: Bir HES için deredeki suyun neredeyse tamamı kullanılıyor. “Can suyu” denen ve yaşam için gerekli olan bir miktar bırakılıyor. Ki bu miktarın ne kadar olması gerektiği ayrı bir tartışma konusu. Yaz aylarında küçük kollardan gelen sular kesilince dere tamamen kuruyabiliyor.

HES’LERDEKİ SU NEREYE GİDİYOR, HAVAYA MI UÇUYOR? Hayır, havuzda biriktirildikten sonra enerji üretmek için borulardan başka yere taşınarak, bazen başka dereyle birleştirilerek büyük bir ivmeyle bırakılıyor.

KÜRESEL ISINMAYA KATKISI NE? Baraj gölünün oluşturulmasıyla yüzey alanı nehre göre daha geniş olan baraj göletinden buharlaşma artar. Bölge ikliminde değişime neden olur.

İNSANA ZARARI VAR MI? Çok gündeme gelmeyen bir konu, HES’ler için kullanılan elektrik iletim hatları. Elektrik ve manyetik alanlar oluşturan bu hatlarının kanserojen etkisi kanıtlandı.




Senoz’daki  HES’e karşı eylem yapan ilk kadın Gürgenli hala.

KÖYÜ BİRBİRİNE KOYDULAR

Gürgenli nine, 87 yaşında. Senoz vadisinde bir köyde yaşıyor. Buraya Gürgenli’den gelin gelmiş. Yıllardır çayını, fındığını topluyor. Her Karadeniz kadını gibi mert. Gençliğinde ineğini kurtların elinden kurtaracak kadar gözüpek!

Senoz’daki HES şantiyesine taş atan ilk kadın o. Beraberinde de köyün diğer kadınları tabii! “Erkekler neredeydi?” diye soruyoruz, gülerek “Kahvedeler” diyor.

Neden taş attı peki?

“Dünya bizden bezdi, biz bezmedik. Her yeri işgal etmişler. Parayla aldığımız arazide gürgenleri kestiler. Evimin önünden kamyonlar geçiyor” diyor dertli dertli.

Köy insanını birbirine koydukları için öfkeli. Çünkü şirketten para alanlar, şantiye esnasında iş bulduğu için ses çıkarmayanlar da var.

Son sözü “Ha bu köye giren piçeksuz çikar!” Meali şu: Bu köye izinsiz giren mundar olur...

 

ETİKETLER: çevre
http://www.yapi.com.tr/haberler/basbakan-geldi-kapak-acildi_81875.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!