Ankapark Anketi Tamamlandı
Ankapark Atatürk Orman Çiftliği...
Ankapark Oylamasının Sonuçları Açıklandı
Ankapark Dünyanın Gündeminde
Ankapark’ın İşletmecisi Belediyeye...
Ankapark’a Ne Yapılacağına...
Ankapark'ın Kapıları Açıldı,...
ANKAPARK'ın Tahliyesi Davasında...
Yavaş’tan Ankapark İsyanı
Ankapark Resmen İflas Etti
Bakanlık, Ankapark'a El Koymaya Mı Çalışıyor?
Ankara Milletvekilleri Murat Emir, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un açıklamasına tepki göstererek, "Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı Ankapark’a el koymaya çalışıyor olabilir. " dedi.
CHP Ankara Milletvekilleri Murat Emir ve Gamze Taşcıer, kapılarını 21 Mart 2019’da açan, 801 milyon dolara mal olan ve yalnızca 7 ay işletildikten sonra kapatılan, 3 yıllık hukuki sürecin ardından da 18 Temmuz itibariyle belediyeye devredilen Ankapark’ta inceleme gezisi yaptı. BirGün’de yer alan Anka kaynaklı habere göre; Murat Emir, burada yaptığı açıklamada, “Ankapark bakımsız bir halde, virane bir halde, adeta bir hurda yığınına dönüşmüş durumda. Halkımızın vergilerinden 801 milyon doları burada bu hurdalığa gömdüler." dedi. "Aynı zamanda burada büyük bir doğa katliamını görüyoruz" diyen Emir, "Çünkü Ankara’nın akciğerlerini mahvettiler, ağaçlarını kestiler. Büyük bir hukuk skandalı görüyoruz: Çünkü mahkeme kararlarının arkasından dolanarak Atatürk’ün mirasını da çiğneyerek, buraya böylesine ‘çılgın bir projeyi’ yapmaya gayret ettiler. Büyük bir israf görüyoruz. Altyapı için, Ankaralılar için harcanması gereken 801 milyon dolar bu hayali proje için harcandı ve burada adeta bir yapay hurdalık yaratıldı. Ve maalesef hukuki süreçler nedeni ile Ankara Büyükşehir Belediyemiz, buraya 3 yıl boyunca her türlü hukuk mücadelesi vermesine rağmen buraya gerekli yatırımı veya gerekli işlemleri yapamadı, yaptırtılmadı." ifadelerini kullandı. Emir, şöyle devam etti: "Ancak büyük mücadelelerden sonra, yedi gün önce Ankara Büyükşehir Belediyemiz, mahkeme kararı ile burayı devraldı. Katılımcı belediyecilik gereğince, şeffaflık gereğince ve halka hesap vermenin onurlu bir görev sayılması nedeniyle burayı halka açtı. Çünkü Ankaralıların burayı görmesini istiyoruz. Halkın paralarının nasıl gömüldüğünü, nasıl israf edildiğini herkes görsün istiyoruz. Ankapark, Ankaralıların. Ankaralılardan kesilen paralarla yapıldı. Ankara’ya verilmesi gereken hizmetler yerine bu demir yığınına bu paralar yatırıldı. Ankapark’a ne yapılacaksa, Ankaralıların karar vermesi gerekiyor." “Hazırlık yürüttüklerine dönük belirtiler var" “Burada bir doğa katliamı yapılmış durumda" "O dönem Çevre Bakanı’na, Murat Kurum’a bunu sorduk" diyerek devam eden Taşcıer, "‘Güvenlik tehlikesi var. Bu konu ile ilgili araştırmanız var mı?” O gün kulağının üstüne yatan bakan, sorumluluğunu yerine getirmeyen bakan Ankaralının parasının hesabını sormayan, can güvenliğini yok sayan bakan, kalkmış bugün; daha 1 hafta önce teslim alan Mansur Yavaş ve belediyesine sorumluluktan bahsediyor. Hadi, yalan söylüyorsunuz. Utanmanız da mı yok?" diyerek tepki gösterdi. Taşcıer, şöyle devam etti: "Hem bir Ankaralı olarak, hem de bir milletvekili olarak bu ölü yatırımın hesabının sorulması ve hayallerini gerçekleştirmek için 801 milyon doların Gökçek’ten rücu edilmesini talep ediyorum. Yetkililerin de gerekli yasal ve hukuki işlemleri yapması lazım. Çevre Bakanlığı’nın burayı almak gibi bir niyeti varsa, akıllarından bile geçirmesinler. Bir hukuksuzluğa başvuracaklarsa, ilk seçimde Ankaralı en ağır bir şekilde onlara dersini ve cevabını verecektir. Biz de bu sürecin takipçisi olacağız." Bakan Kurum ne demişti? Şimdi soruyorum. Bu iki seçenekten hangisini tercih edeceksiniz? Bu alanı yüz binlerce Ankaralının hizmetine mi sunacaksınız? Yoksa 3 yıldır olduğu gibi burayı çürümeye mi terk edeceksiniz? Burayı, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da siyasi ikbaliniz için bir malzeme olarak kullanmaya devam mı edeceksiniz? Biz bu sorularımızın cevaplarını milletimiz gibi merakla bekliyoruz. Bunun sonuna kadar da takipçisi olacağız. Açık ve net söylüyorum. Biz bugüne kadar Bitlis’imizde, İstanbul’umuzda, Ankara’mızda, 81 ilimizde hiçbir alanın sahipsiz kalmasına asla müsaade etmedik, bundan sonra da müsaade etmemizi kimse bizden beklemesin.” |