Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s tarafından yayımlanan raporda, Türkiye’deki konut fiyatları artışının ‘sürdürülebilir olmadığı’ belirtilirken, buna karşılık piyasa dinamikleri ve yasal düzenlemeler sayesinde ekonomide konut piyasası kaynaklı bir yavaşlamanın önüne geçileceğine dikkat çekildi. Moody’s Kıdemli Başkan Yardımcısı Jose de Leon, “Türkiye’de konut fiyatlarındaki artışın uzun süre devam etmesi pek olası değil. Fiyatlar istikrar kazandığında veya gerilediğinde ise bankaların sağlıklı kredi verme alışkanlıkları ve makro ihtiyati tedbirler sayesinde piyasanın yumuşak bir iniş yaşayacağını düşünüyoruz” dedi. Habertürk'ten Erdem Aktürk'ün haberine göre, raporda ayrıca nüfus dinamikleri ve konut kredilerinin toplam kredilerde payının düşük olması nedeniyle Türkiye’de konut fiyatları kaynaklı kriz olasılığının ABD veya İspanya’dakinden daha düşük olduğu ifade edildi. Moody’s ayrıca Türkiye’de varlık teminatlı menkul kıymet ihracının artmasını beklediklerini de belirtti.
Reel artış yüzde 1
Moody’s’i değerlendirme yapmaya iten tablo, özellikle 2014 ve 2015’te Türkiye genelinde konut fiyat endeksinin hız kazanmasından kaynaklanıyor. Türkiye genelinde konut fiyat endeksi, 2014’de yüzde 16.1, 2015’te ise 18.4 artarken 2011 ve 2012’deki yüzde 11 seviyesindeki artış hızının ivme kazandığını ortaya koyuyor. Konut fiyat endeksinin 2010-2015 arasındaki 5 yıllık toplam artışı ise yüzde 93’e ulaşmış durumda. Enflasyon dikkate alındığında 5 yıllık reel artış da yüzde 31.1 seviyesinde gerçekleşti. Moody’s’in tespitine sektörden farklı tepkiler geldi. Ancak ana eğilim bu yorumlar yapılırken, Türkiye’deki konut talebiyle dinamiklerinin dikkate alınmadığı ve ‘hariçten gazel’ okunduğu yönünde. Türkiye’de arsa ve işçilik maliyetlerinin konut fiyatlarının düşmesini engelleyen faktörler olduğuna dikkat çeken sektörün önde gelen temsilcileri, buna karşın gelirlerin fiyatla aynı oranda artmamasının uzun vadede fiyat artış hızını sürdürülebilir olmaktan uzaklaştırdığı görüşündeler.
Nazmi Durbakayım / Teknik Yapı Başkanı:
İstanbul’da metrekare fiyatlarının 5000 TL’nin üzerine çıkması alım gücünü zorluyor. Firmalar Anadolu’da proje geliştirmeli. Böylece, İstanbul’da fiyatlar dengelenir, bu da konut fiyatları artışında düşüş yaşatır. Anadolu’daki projelerle, insanlar şehirlerinde konut alırlar. Eğer İstanbul’da yaşamak istiyorsa Anadolu’da aldığı konutu kiraya vererek, İstanbul’da kirada yaşayabilir. Fakat Bağdat Caddesi, Nişantaşı gibi semtlerde fiyat düşmez.
Ali Dumankaya / DKY Gayrimenkul Başkanı:
Şu an için kalitesiz konutları, kentsel dönüşümle dönüştürüyoruz. Türkiye’de 1 milyon 200 bin civarında konut satışı var. Moody’s’in uzaktan Türkiye’deki piyasayı sağlıklı değerlendirebileceğine inanmıyorum. Bana biraz hariçten gazel okuyorlar gibi geldi. Bu arzdan dolayı konut fiyatlarındaki yükselme hızı azabilir, ama düşme olmaz. Bölgesel olarak piyasa kendini dengeliyor.
Ömer Faruk Çelik / KONUTDER Başkanı:
Realitede baktığımız zaman, şu andaki arsa, işçilik ve malzeme maliyetleri ile konut fiyatlarının inebilme ihtimali mümkün değil. Finansal açıdan değerlendirdiğimizde ise milli gelir günümüzde 9 bin dolar civarında. Konut fiyatları artarken, insanların gelirleri artmadığı için, eve ulaşım oranları azalacak. Bu açıdan baktığımızda konut fiyatlarında görülen bu artışın sürdürülebilir olmadığını düşünüyorum.
Ziya Yılmaz / Dap Yapı Başkanı:
Moody’s’in görüşüne katılmıyoruz. Türkiye’nin dinamiklerini, Türkiye’deki konut talebini görmek lazım. Türkiye’de enflasyon var, alım gücü artıyor. Bizdeki konut fiyat artışı Avrupa’nın dörte biri. Avrupa’da fiyatlar bizim 4 katımız artarken, biz de niye sürdürülebilir olmasın. Sadece İstanbul’da deprem nedeniyle dönüştürülmesi gereken 6.5 milyon konut var. Bunlar bir yandan dönüştürülürken, yakın zamanda yapılan binalar da eskimeye başlayacak. Böyle bir döngüde talep sürekli olacak. Türkiye gelişen büyüyen bir ülke.
|