Kayseri'de 200 Milyon Metrekare...
Depremlerin Etkilediği Gölbaşı'nda...
İstanbul Depreminde En Tehlikeli...
Jeofizik Mühendisleri Odası'ndan...
Deprem Bölgesindeki İllerin...
İstanbul için Alüvyon Zemin Uyarısı
İstanbul'da Deprem Tehlikesi...
Japon Deprem Uzmanından "Sağlam...
Binaların Depreme Karşı Dayanıklılığında...
Yıkılan Yapılar Zemin-Yapı...
Elazığ'da Fay Hattındaki Zemin...
Antalya’da 3 Bölgede Zemin Alarm Veriyor
Antalya'da üç bölgenin zemin yapısının risk taşıdığını ortaya koyan araştırmalara göre Konyaaltı’nda sulu zemin, sahil bandında denize kayan falezler, Lara-Kundu hattında ise kumul var.
Antalya’da yaklaşık 85 bin yapının 40 yaşın üzerinde olduğunu açıklayan Antalya Büyükşehir Belediyesi, kentsel dönüşüm projelerinde izlenecek yol haritası için 19 ilçe belediyesiyle çalıştığını açıkladı. Depreme dayanıklı yapının bileşenlerinin zemin etüdü, doğru proje ve standarda uygun malzeme olduğunu belirten uzmanlar, yaptıkları araştırmalar ışığında Antalya’nın deprem riski taşıyan bölgelerini anlattı. Geçtiğimiz günlerde "Depreme Dirençli Bir Antalya" konulu panele katılan Bilim Akademisi Üyesi, yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya Körfezi’nde zemin yapısı dikkate alınmadan verilen imar izinlerinin faciaya davetiye niteliğinde olduğunu söylemiş, yapılaşmaya açılan alüvyonlu, zemini sulu bölgelerinin, olası bir depremde sulara gömülebileceği uyarısında bulunmuştu. Gazete Duvar’dan Ceren Deniz’in haberine göre; Antalya’nın zemin yapısı bakımından 3 ayrı bölge olarak incelendiği ve farklı risklerin tespit edildiği araştırmalar da Görür’ün bu uyarısını destekler nitelikte. Antalya Limanı-Boğaçayı hattında yeraltı suyunun yüzeye yakınlığına, sahil bandında bulunan falezlerdeki kaymaya ve Lara’daki kumullara işaret eden uzmanlar, her bölgenin kendine özgü çözümler gerektiren problemlerini içeren kapsamlı bir zemin haritasının acilen oluşturulması çağrısı yaptı. 'Her deprem anında kaos yaşıyoruz' Çeltik, zemin kaynaklı tehlikeyi şöyle anlattı: “Antalya’da güney hattında bulunan körfezde batma-çıkma dediğimiz fay zonu var. Bir kıyı kentiyiz ve kıyılarımızın yüzde 90’ı jöle kıvamında. Şehirde yeraltı su seviyesi yüksek. Zeminde sert bir sıkışma halinde bölgedeki yapılar suyun üzerinde kibrit çöpleri gibi yüzer. Merkezden Toroslar’a kadar durum böyle. Şehirde birçok yerin imara bile açılmaması gerekiyordu, açıldı ve yeterli düzeyde kontrol yok. Bu uyarılar hâlâ kulak ardı ediliyor. İlla can veremiz mi gerekiyor? Bu çağda hâlâ kanalizasyon altyapısı olmayan yerlere imar ruhsatı verildiğini görüyoruz. Foseptik çukuru gibi çağ dışı uygulamalarla karşılaşıyoruz. Bu gelişigüzellik bize her depremde kaos getiriyor. 2000 yılı sonrasında inşa edilen yapılarda denetim başladı. Ancak Antalya’da 2000 yılına kadar yapılmış 120 bin yapının durumunu, kaçının güçlendirilmeyi beklediğini, kaçının boşaltılması gerektiğini ve daha sonra inşa edilen yapılardaki kaçakları tespit etmek zorundayız.” Boğaçayı’nda tehlike: Tuzlu su zemini oydu 'Falezler her yıl biraz daha kayıyor' 'Lara-kundu hattında kumul yapı' Haberin tamamına linkten ulaşılabilir. |