Anadolu Üniversiteleri Temiz Enerji İstihdamına Hazırlanıyor

Gaziantep Üniversitesi'nde geçtiğimiz hafta sonu (15-16 Mart) Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası, Gaziantep Elektrik Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi ve Gaziantep Üniversitesi Otomobil, Robot ve Enerji Topluluğu (ORET) işbirliği ile gerçekleştirilen ilk "Alternatif Enerji Semineri" Türkiye'nin 5 farklı üniversite ve sanayi şehrindeki sektör temsilcileri ile bu konuda çalışmalar yapan üniversite öğrencilerini bir araya getirdi.

Seminer programında; akademik ve teorik bilgiler dışında sektördeki gelişmeler ve bilgiler ile sektöre dair öngörüler de sektör lideri firmalar tarafından gençlerle paylaşıldı. Gaziantep Üniversitesi Otomobil, Robot ve Enerji Topluluğu (ORET)’in derece alan ve yarışmalar katılan çalışmaları katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü.

Enerjisa, BASF, Upsolar, Fichtner, Barok Enerji firmalarının sponsorluğunda ve firmaların uzman temsilcilerin sunumu ile gerçekleştirilen "Değişen Teknolojiler" bölümünde alternatif enerjiler konusunda dünyada ve Türkiye’deki durum özetlenerek hedefler vurgulandı.

En fazla istihdam yaratan enerji, güneş enerjisi

Upsolar Türkiye Satış Müdürü Esra Canpolat da “Güneş Enerjisi ve Teknolojileri ve Türkiye Potansiyeli” başlıklı sunumunda güneş enerjisinin yararları ve öneminin yanı sıra enerji türleri arasında en fazla istihdam yaratan enerji olduğunu vurguladı. Canpolat, “Güneş enerjisi, 1MW (megawatt) güneş elektriği sistemine karşılık ortalama 30-50 kişiye iş imkânı sunabilmektedir. Bu açıdan bu sistemlerin yaygınlaşması ülkenin kalkınmasına çok büyük katkı sağlayabilecektir” dedi.

Seminerde Almanya Fichtner Firmasının Türkiye Direktörü Uwe Sievers da sunumunda yeni enerji teknolojileri alanındaki son gelişmeleri, teknolojileri, Türkiye ve dünyadaki uygulamaları, gelecek senaryoları ve biyogaz ve biyoenerjileri anlattı.

"Değişen Dünya" başlığı altındaki bölümde  ise değişen şehirler, değişen fabrikalar, yaşam alanları teknolojileri son gelişmelere yer verildi.

Kapsam Danışmanlık firmasının yaptığı sunumda isekalkınma ajansı hibeleri; KOSGEB destekleri, TÜBİTAK hibeleri, AB destekleri hakkında bilgi berildi. Girişimci gençlerin oldukça ilgi gösterdiği konuda kredi imkânları hakkında soruldu. 

Alternatif Enerji Semineri programı dahilinde "Değişen Kariyer" bölümünde ise alternatif enerji teknolojileri alanında ticari ve inovatif fikre sahip, kendi girişimini kurmak isteyen girişimci adaylarına yönelik girişim destekleri, bu alandaki fırsatlar, hibe, fonlar ve networking alanlarından bahsedildi.

2020 hedefimiz rüzgârda 1000 MW

Enerjisa Rüzgâr Proje Müdürü Serra Özer ile Enerjisa İş Geliştirme Müdürü İbrahim Erden, yaptıkları “Türkiye’de Rüzgâr Gücü” başlıklı sunumda, mevcut oldukları pazarlarda rüzgar enerjisinin miktarını artırdıklarını ve hedeflerinin 2020 sonunda  rüzgârda 1000 MW kurulu kapasiteye ulaşmak olduklarını vurguladılar.

Türkiye Avrupa’da 10. en büyük rüzgâr pazarı

BASF'den Uğur Ergin, “Kimyanın Kolaylaştırıcı Rolü” başlıklı sunumunda “2050 yılında 9 milyar insan ve hala sadece tek bir dünya olacak” diyerek rüzgâr enerjisinin önemine ve ihtiyacına değindi. Ergin, sunumunda Türkiye’nin rüzgâr pazarında önemli bir pazar olduğunun da altını çizerek “2012 sonu itibariyle toplam 75 GW’dan fazla kurulu gücü ile en büyük pazar olan Çin’i ABD ve Almanya izliyor. 2950 MW kurulu gücü ile Türkiye Avrupa’nın 10. en büyük rüzgâr pazarı” dedi.

Türkiye’de 67 sertifikalı yeşil bina var

BASF'den Koray Uygur,  “Yeşil Binalar” konulu sunumunda tüm dünyada inşaat sektöründeki yeşil bina aktivitelerinin 2005 yılında %2 olduğunu, 2012 yılında ise bu oranın %12’ye ulaşmış olduğunu belirtti. Artışı tetikleyen nedenleri de “Bu artışı tetikleyen nedenler; müşteri ve pazar talebi, düşük operasyon maliyeti, çevresel yönetmelikler, marka bilinirliği, küresel ve yerel rekabet olarak” olarak sıraladı. Uygur sunumunda Türkiye’de Urfa Harran evleri ile Safranbolu evleri örnekleri verdiği sunumunda Kasım 2013 itibarıyla Türkiye’de  67 sertifikalı yeşil bina projesi olduğunun altını çizerek ayrıntıları konusunda şunları söyledi: “Bu rakamın yüzde 44’ü ofis, yüzde 5’i konut, yüzde 29 u perakende, yüzde 7 okullar, yüzde 12 endüstriyel binalar ve yüzde 3’ünü oteller oluşturuyor.

Gaziantep Türkiye’den Energycities’e üye 3 belediyeden biri

Seminerde “Avrupa Akıllı Şehirler Ağı Gaziantep Uygulaması" konusu ile Gaziantep Belediyesi ve yeşil bina uygulama örnekleri ile BASF Firması'nın sunumları ile bu alandaki uygulama örneklerine yer verildi. Bu bölümde bir sunum yapan Gaziantep Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı Ekolojik Kent Tasarım Müdürlüğü’nden Makine Mühendisi Ayşegül Tekerekoğlu, özetle şunları söyledi: “Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’den Energycities’e üye 3 belediyeden biridir ve aynı zamanda Saint-Gobain tarafından  hazırlanan ve yürütülen ISOVER 2014 yarışmasında 2014 yılı Ekolojik Kent projesi seçildi. 2005 yılından itibaren gerçekleşen ve 2012 yılında 58000 ziyaretçinin katıldığı EcoBuild’e Türkiye’den bugüne kadar katılan ilk ve tek katılan proje “Gaziantep Yeşil Ev ve Ekolojik Kent Projeleri” olmuştur.”

Jeotermalin Avrupa’daki parlayan ülkesi Türkiye

BAROK Yatırım Enerji Üretim Danışmanlık yönetim kurulu başkanı Kerim Ertan da jeotermal enerjinin dünyadaki ve Türkiye’deki durumunu detaylandırdığı sunumunda jeotermal enerjinin avantajları ve fırsatlarını sıralayarak “Temel Yük Santrali, şu anda kömürden pahalı ancak ‘temiz kömür’ ile rekabet edebilir, türbinler de dahil olmak üzere yerli üretim için uygun, OECD ülkelerinde önümüzdeki 20 yıl içinde 50 milyar dolarlık bir  yatırım bekleniyor” dedi. Ertan, jeotermal pazarın gözle görünen bir hakimi yok” diyerek Avrupa’nın en önemli jeotermal potansiyelinin de  Türkiye’de olduğunun altını çizdi.