AKM Neden Yıkılamaz?
"AKM’yi Yıkıma Terk Etmek...
Mimarlar Yeni AKM Projesi'ni...
Kültür Bakanı: AKM 2019'da Açılacak
İşte Yeni AKM Böyle Olacak
AKM 9 Yıldır Çürüyor
AKM Çürütme Politikasıyla Böyle Oldu
"Atatürk Kültür Merkezi Yıkılsa...
AKM'nin Akıbeti Belli Oldu!
Atatürk Kültür Merkezi Havadan...
"AKM Yıkılamaz, Tescilli Kültürel...
"AKM'yi Kaldıralım, Ne Özelliği Var?"
Başbakan Binali Yıldırım, “artık kendi ellerimizle şehirlerimizi mahvetmekten yok etmekten sakınalım. İmar revizyonlarına ve dikey yapılaşmalara artık bir dur diyelim” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Sepetçiler Kasrı’nda Şehrin Mimarları Buluşması etkinliğine katıldı. Yıldırım, “Medeniyetimizin izlerini taşıyan büyükşehirlerimize baktığımızda İstanbul, Edirne, Bursa, Konya gibi şehirlerimizde maalesef imar rantıyla geçmişin değerlerinin büyük bir savaşın içinde olduğunu görüyoruz ama ne yazık ki geçmişimiz, medeniyetimiz imar rantına her geçen gün yenik düşmekten kurtulamıyor. Belediyelerimizin -üzülerek söylemek isterim ki- meclislerinin gündemindeki dosyaların yüzde 85’i imar revizyonu. İmar revizyonu konusunda da mecliste hiç kavga gürültü olduğuna bugüne kadar şahit olmadım. Muhalefet iktidar ayrımı hiç olmaz ve şehri çirkinleştirmekte adete yarış haline girerler. Dolayısıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız buradayken burada iken uzun yıllar büyükşehir belediye başkanlığı yapmış Bakanımız Mehmet Özhaseki de buradayken benim en önemli uyarım, tavsiyem artık kendi ellerimizle şehirlerimizi mahvetmekten yok etmekten sakınalım. İmar revizyonlarına ve dikey yapılaşmalara artık bir dur diyelim. İmarsız yapılaşma benim milletvekili olduğum İzmir’in yüzde 62 si imarsız sağlıksız yapılardan oluşuyor” dedi. “Devlet karamsar bakışını yaptığı binalara yansıtıyor” Anadolu’daki bir şehre veya ilçeye, beldeye girildiğinde iki veya üç tane biçimsiz, yüksek bina görüldüğünü söyleyen Yıldırım, “Bunun biri Kaymakamlıktır biri Belediyedir biri de Jandarma veya polisin durduğu binadır. Birkaç tane de alel usül yapılmış okullar vardır. Onun dışındaki mimariyle bu yapıların mimarisi arasında hiç ama hiçbir uyum, benzerlik olmaz. Yani devlet o karamsar bakışını yaptığı binalara da yansıtıyor. İçeri girdiğiniz zaman ruhunuz kararıyor. Kurşuni renkli boya içeride. Kiri göstermesin diye. Son zamanlarda hakikaten güzel binalar yapılıyor. Kamu binaları olsun, özel binalar olsun ama ben şahsen dikey mimariye karşı biriyim. Dikey mimari insanı yalnızlaştırıyor. Aramızdaki o bağları zayıflatıyor. Binada 50 aile oturuyor hiç kimse birbirini tanımıyor. Bu bizim kültürümüz değil ki bizim kültürümüz ortak yaşam. Acıyı da sevgiyi de mutluluğu da paylaşmak. İnsanlar birbirlerine ziyarete gitmiyor, selam vermiyor, karşılaşmıyor. Yıllarca aynı yerde yaşıyorlar ancak bir olay olunca ‘Bu adam da burada mı yaşıyormuş’ diye hayret ifade ediyor” açıklamasında bulundu. AKM’ye yeni model Sit konusunun iyi anlaşılmadığına dikkat çeken Başbakan Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti: “Sit deyince bizde ‘otur’ anlaşılıyor. İngilizce’den herhalde böyle geçti. Eser orada yok olup gidiyor, ‘Bir şey yapamazsın’ yav niye yapmayayım kardeşim. Yapalım, dışını muhafaza edelim içeriye de istediğimiz fonksiyonu verelim. Ne yaptırıyorlar, ne de müdahale ediyorlar. Böyle çok zor durumlarla da karşılaştık. Onun için bu ‘sit’ konusunda da bakış açısının mutlaka gözden geçirilmesi lazım yanı tarihi eseri korumak ona dokunmamak değil. Tarihi eseri ancak dokunarak, ihya ederek, sağlamlaştırarak, yabancıların binalarına gidiyorsun dışarıdan bakıyorsun 15.-14. asırdan yapılmış içeri gidiyorsun şeffaf kabinli asansörler, açık ofisler bambaşka bir dünya dışarısı tarih içerisi modernite. İkisini bir araya pek ala getirmişler biz de böyle yapmalıyız. Birçok tarihi mekanımızı etkin olarak değerlendiremiyoruz. Niye? Böyle bir toplumsal baskı var. ‘Vay efendim sen Haydarpaşa Garı’nı filanca işe kullanacaksın’ yav Haydarpaşa Garı her işe kullanılır. Ne var bunda? Dışarıda duruyor güzel, biblo gibi. İçeriye kütüphane, kültür merkezi, galeri yap her türlü sosyal kültürel faaliyetin yapılabileceği, orayı 24 saat yaşam alanı haline getireceğiz. İnsanların gece-gündüz gelip gideceği yer olsun. şimdi in cin top oynuyor. Kim laf etse hemen, ‘Vay tarihi Haydarpaşa Garı’na laf ettirmeyiz, el sürdürtmeyiz’ el sürdürtmeye sürdürtmeye bir gün elden çıkacak haberleri yok. Taksim Atatürk Kültür Merkezi. Ya ne özelliği var o binanın? Tamam Atatürk’ün adını taşıyor eyvallah ama çok daha güzel bir mimari yapı olabilir. Çok daha orada diyoruz ki onu kaldıralım o alanı da genişletelim bir kimliği olan dört köşe cam giydirme bir bina yerine bizim kültürümüzü, tarihimizi, geçmişimizi geleceğe taşıyan bir bina yapalım bunda ne var?”
|