Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Ahlat'ta Taş Yontma Devri!

Taş ustalığı Ahlat'ta bin küsur yıldır devam eden bir gelenek. Bugüne kadar usta-çırak ilişkisiyle öğrenilegelmiş. Ancak geçen yıldan itibaren Ahlat Halk Eğitim Merkezi ve İşkur'un girişimiyle kurslar açılmaya başlanmış. Şimdilik 15 kursiyer mezun eden kursun hocası Ali Kaya, Ahlat'ta taş ustalığının bu kurslarla daha farklı bir noktaya geleceğini

Zaman CumaErtesi
1 Ahlat'ta Taş Yontma Devri!

aş ustalığı Ahlat'ta bin küsur yıldır devam eden bir gelenek. Bugüne kadar usta-çırak ilişkisiyle öğrenilegelmiş. Ancak geçen yıldan itibaren Ahlat Halk Eğitim Merkezi ve İşkur'un girişimiyle kurslar açılmaya başlanmış. Şimdilik 15 kursiyer mezun eden kursun hocası Ali Kaya, Ahlat'ta taş ustalığının bu kurslarla daha farklı bir noktaya geleceğini düşünüyor.

-Anadolu'nun doğusunda, Van Gölü kıyısında taşlarıyla konuşan bir şehir var. Son zamanlarda sık sık gündeme gelen ve Türklerin Anadolu'ya giriş kapısı vasfıyla tanıdığımız Ahlat... Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün himayesine aldığı şehrin tarihî namının binlerce yılı aşıp günümüze ulaşmasında en büyük rol Ahlat taşının ve Ahlatlı taş ustalarının. Ahlat'ta Selçuklu Mezarlığı ya da eski adıyla Meydanlık Mezarlığı'nda bulunan anıt mezarların yapıldığı taşlardan söz ediyoruz.

Yöreye özgü volkanik bir taş olan Ahlat taşı, varlığıyla şehirde her daim yetenekli taş ustalarının yetişmesini sağlamış. Divriği Ulucamii ve Şifahanesi, Konya'da Alaaddin Camii ve Anadolu'daki birçok mimari eserde de imzalarına rastladığımız Ahlatlı taş ustalarının en önemli özelliği dönemin en iyi mimar ve mühendislerinden olmaları.

Bu eserleri görenlerin çoğunun merak ettiği bir şey var: Ahlat'ta taş ustaları hâlâ yetişiyor mu ve bu ustalar eski ustalar gibi o güzelim bezemeleri taşlara işleyebilecek kabiliyete sahip mi? Bu haber bir kaybolan meslekler haberi olmadığı için cevabımız, evet. Ahlat geçmişte olduğu gibi günümüzde de çok önemli taş ustalarına sahip. Daha da önemlisi şehir farklı yollarla yeni taş ustaları yetiştirerek binlerce yıllık mirasına sahip çıkıyor.

Ahlat'ın başındayım, taş yontma işindeyim!

Ahlat'ta taş ustaları her meslekte olduğu gibi usta-çırak usulü ile yetişmiş. Ta ki geçen yıla kadar. Ahlat Halk Eğitim Müdürlüğü ile İşkur'un ortaklaşa başlattığı litaratüre de bir ilk olarak geçmeyi hak eden Taş Ustalığı Kursu bu mesleğin yaygınlaşması ve genç ustaların yetişmesi için bir alternatif oluşturmayı başarmış.

Kursun hocalığını yapan Ali Kaya'nın ders vermeye başlamasının hikâyesi oldukça ilginç. 25 yıldır taş ustalığı yapan Ali usta, Ahlat Halk Eğitim Merkezi'nde açılan kursu duyunca 'Bir de belgemiz olsun.' demiş ve tutmuş Halk Eğitim'in yolunu. Ders vermesi için söz alınan ustalar ellerindeki işleri bitirip kursa gelemeyince Ali Kaya için iş başa düşmüş. Ustalık belgesini almak için geldiği kursta kursiyerlere taş yontma dersleri vermeye başlayan Ali Usta, bu işe meraklı 15 genci meslek sahibi yapmayı başarmış. Bazıları bu altın bileziği kullanmasa da birkaç kursiyer ekmeğini bu yolla kazanıyor.

Bunlardan biri olan Faruk Akarçay, bu yaz kursta öğrendikleri ile bir bina yapmaya başladığını heyecanla anlatıyor. Kursta öğrendiklerini uygulamaya döken çiçeği burnunda ustalardan Ruşen Ali'nin heyecanı da Akarçay'dan farklı değil. Birçok okul bitirmesine rağmen vasıfsız gezen gençlerin kurs sayesinde meslek sahibi olabileceğini söyleyen Ali Kaya, dersler için ayrılan sürenin bu işi yapmak için yeterli olmadığını düşünse de böyle bir başlangıcın önemli olduğunu söylüyor.

Günümüzde Ahlat'ta taş işçiliği ev ve mezar yapımıyla sınırlı. Ali Kaya, taş ustalığının anavatanında bile yeterince desteklenmediğini söylüyor. Bu yıl gerçekleşen taş yontma yarışmasında dereceye giren eserlere tost makinesi, mutfak robotu gibi ödüller verildiğini düşünürsek Ali Usta, çok da haksız sayılmaz. İlgi ve desteğin artması halinde şimdiki taş ustalarının eskilerden daha iyi işler çıkarabileceğine inanıyor ve Ahlat'ta taş ustalığının son bulmayacağını iddia ediyor. Ne diyelim, bizim de umudumuz Ahlat taşının ve ustalarının adının binlerce yıl devam etmesi...
 
Taş ustalarının bin yıllık şeceresi var

Ahlatlı taş ustası binlerce yıldır adından söz ettirmesini biliyor desek abartmış olmayız. Ahlat'taki kümbetler, anıt mezarlar ve tarihî camilerin haricinde Anadolu'nun önemli yapıları olan farklı eserlerde de bu şehrin taş ustalarının izine rastlamak mümkün. Amele olarak başladıkları işte mühendislik becerisine sahip hale gelen ustaların bazıları şunlar: Hürrem-Şah bin Mugis el-Hilatî, Ahmed Nakkaş Hilatî, El-Hac Mengümberti el-Hilatî, El-Hilatî en-Neccar, Ebu'n-Nema bin Mufaddulu'l-Ahval el-Hilatî, Kasım bin Sinan Üstad Ali, Baba-Can Bey, Yakut (Kara Kuş) el-Hisabî.

Anadolu'nun bin yıllık tarihine imza atan bu taş ustalarının günümüzdeki temsilcilerini ise Ali Kaya'dan öğreniyoruz: Tahsin Kalender, Muhin Sönmez, Ziya Ergezen, Ömer Yıldız, Seyit Mehmet usta, Kulaksızlı Muzaffer usta, Cengiz Avcı, Tunuslu Ayvaz usta, Hanifi Deveci, İdris Kalender.

En kadim Ahlatlı Ahlat taşı

Ahlat'ta taş ustalığı binlerce yıldır süren bir gelenek. Bu şehirde evler kırmızımsı taşlardan yapılmış asırlardır. Şehir halkının mezarları da evleri gibi Ahlat taşından. Bu taşın tercih edilmesinin en önemli sebebi sıva veya boyaya ihtiyaç duymaması ve iklime en uygun malzeme olması. Beyaz ve siyah renkleri de olan taşlar, yapıldığı binaları yazın serin, kışın ise sıcak tutuyor. Bu uygun yalıtım özelliğinin yanında yontulması ve şekillendirilmesindeki kolaylıklardan dolayı Anadolu'nun farklı yerlerine de satılıyor. Ahlat taşının en eski örnekleri ise Ahlat'ta bulunan bin yıldan yaşlı Meydanlık Mezarlığı'nın dört metrelik işlemeli devasa taşları. Magmatik taş grubundan olan Ahlat taşının kırmızı, siyah, kül, gri, açık sarı ve beyaz renkleri var. Yapısı itibarıyla volkanik olduğundan hafif olan bu taşın, yapısındaki hafifliğe karşılık, basınç dayanımı çok yüksek. Taş, çok özellikli mimaride kullanılması mümkün olan bir yapıya sahip. Ahlat dışında herhangi bir yerde bu taşla alakalı bir rezerve de rastlanamamış. Özellikle 11. ve 20. yüzyıl arasındaki mimari, bu taşla yol almış.

http://www.yapi.com.tr/haberler/ahlatta-tas-yontma-devri_82683.html

Read Comment Section
1 Yorum Yorum Yaz
  • Türkiye malesef değerlerinin farkında değil ve de sahip olduğu değerleri değerlendirebilecek ustların, yeteneklerin de farkında değil. Aslında buna farkında olmamak diyemeyiz. Çünkü eğer bir devlet taş yontma yarışması sonucunda dereceye giren kişilere tost makinası vb. hediyeler veriyorsa bu sadece umursamazlık, vatanına ve değerlerine bağlı olmamak, birşeyleri sadece gösteriş amaçlı yapmak, tembellikdir. Aslında kısaca bunu cehalet olarak nitelendirebiliriz. Sonuçta cehalet sadece okul bitirmekle ortadan kalkan bir sorun değil. Ayrıca şunu belirtmeliyim ki yapılan eğitimler sadece orada yaşayan insanlarla sınırlı kalmakta. Halbuki Türkiye' de 70 milyon insan yani beyin var. Yani imkanlar kısıntlı diye birşey de yok istenildiği zaman gereksiz birçok şeye harcamalar yapılıyor. Butür etkinlikler bütün yurda yayılmalı. Herkes ülkesinin her yöresindeki değerlerin farkında olmakla kalmamalı onları nasıl değerlendirebileceğini de öğrenmelidir. YANITLA
1 yorumdan 1 tanesi gösteriliyor. 
Yorumunuzu ekleyin
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!