Defineciler 2 Bin Yıllık Eserleri...
Santa Harabeleri'nde “Kaçak...
Gerga Antik Kenti'ndeki Define...
Defineciler Şile'de Tarihi...
Şehir Efsanesi 1600 Yıllık...
Kaya Kiliseyi, Defineciler Talan Etti
Tarihi Kemerde Polis Nöbet Tutuyor
Dedektörle Define Ararken...
Yasal İzinle Gölü Boşaltıp...
Tarlasını Süren Çiftçi Anıtsal...
Mardin'de 11 Bin Yıllık Tapınak Bulundu
Diyarbakır’da 3 Bin Yıllık...
Matematikçi Aratos'un Anıt...
UNESCO Adayı Harran Sarayı'nın...
Kaymakam Kazı Yapan Definecileri...
İlk Yazılı Anlaşmanın Yapıldığı...
Antik Dönemde de Depremden...
Adramytteion Antik Kenti'nde...
Antik Kentteki Roma Duvarları...
Mersin'deki Antik Kentte Yeni...
Nysa Antik Kentinin Ana Caddesi...
Adamkayalar, Definecilerin Talanına Uğruyor
Mersin'in Erdemli ilçesinde Şeytan Deresi Kanyonu'nda bulunan 'saklı hazine' Adamkayalar, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Prof. Dr. Murat Durukan, Adamkayalar’ın define avcıları tarafından tahrip edildiğini belirterek, "Burası Göbeklitepe, Nemrut, Perge ve Efes kadar değerlidir. Kaybolmadan, burayı ören yeri statüsüne getirmeliyiz" dedi.
Mersin'in önemli arkeolojik değerleri arasında yer alan 11 erkek, 4 kadın, 2 çocuk, bir dağ keçisi ve kartaldan oluşan Adamkayalar, sarp bir yamaçta yer alması nedeniyle ulaşımı büyük sorun yaratıyor. Keçilerin bile zor inebildiği kayalıklardan geçerek Adamkayalar'a ulaşan meraklılar, bu anı görüntüleyerek ölümsüzleştiriyor. Tüm bu zorluklara karşın Adamkayalar bölgesi bugüne kadar hiçbir tarihi kalıntı bulunmamasına karşın define avcıları tarafından talan ediliyor. Define avcıları iş makineleri ve dinamitlerle tarihi eserlerin büyük bir bölümüne zarar verirken Mersin Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Murat Durukan, Adamkayalar’a giderek bölgede incelemede bulunup yaşanan tahribatı fotoğraflayıp, görüntüledi. DHA'da yer alan habere göre; Adamkayalar’ın kentin en önemli ören yerlerinden biri olarak tanımlanabileceğini söyleyen Prof. Dr. Murat Durukan, bölgedeki kabartmaların ölü kültüne ilişkin yapılan kabartmalar olduğunu belirterek, "M.Ö 3’üncü yüzyıldan M.S. 3’üncü yüzyıla kadar geniş bir perspektifte bu kabartmalar inşa edilmiştir. Burada kabartmaların sonunda büyük ihtimalle Tanrı Pan ve Tanrı Hermes’e adanmış bir alanda bulunmaktadır. Bu kutsal alanın hinterlandında yer alan bu kabartmalar, belki de bu tanrıların ihsanından yararlanmak üzere onların ruhlarından, ruhlarını bu tanrılar korusun diye özel insanlar için yapılmış kabartmalardır" dedi. Ören yeri statüsü hayata geçirilmeli |