Hafta sonu İspanya’nın Seville kentinde bir
araya gelen çevre bakanları Aralık 2009'da düzenlenen
Kopenhag Zirvesi'nin neden başarısızlıkla sonuçlandığını masaya
yatırdı, AB’nin bundan sonra izleyeceği yol haritasını belirlemek üzere kolları
sıvadı.
Kopenhag’da anlaşma ABD, Çin, Güney Afrika, Brezilya ve Hindistan tarafından
tasarlandı. Otuzdan fazla ülkenin metni ocak (2010) sonundan önce imzalamaları
bekleniyor.
Ancak yeterli indirim vaadinde bulunulmaması nedeniyle AB’nin bu tarihten
önce CO2 emisyon miktarını yüzde 20-30 hedefinin üzerine
çıkarması beklenmiyor. ABD, 2005 yılı düzeyinin ancak yüzde 17’si kadar
kesinti sözü veriyor. Bu rakam Brüksel’in 1990’unu esas alarak belirlediği
hedefin yalnızca yüzde 2-3 fazlası.
Euroactiv'in haberine göre AB Çevre
Bakanı Stavros Dimas çevre bakanlarının toplantıda herhangi bir
uzlaşmaya varamadıklarını kabul etti.
Kimi üyeler yüzde 30 kesintiyi telaffuz etmekten bile çekiniyor. Ancak
Kopenhag zirvesi zengin ülkelerin yoksullara mali yardımda bulunmasını
öngörüyor.
İngiltere, Fransa, Almanya, Belçika ve İspanya, yüzde 30
emisyon taahhüdünde bulunurken İtalya ve Polonya buna karşı çıkıyor.
İngiliz Enerji ve İklim Bakanı Ed Miliband gazetecilere
“Kesinlikle yüzde 30 teklifini kabul etmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Bunun çok
çok önemli olduğuna inanıyoruz. Her zaman şartlı bir teklifti bu aynı zamanda
çok önemli bir sinyal” şeklinde konuştu.
Fransa Çevre Bakanı Jean-Louis Borloo, “Körü körüne
yüzde 30 hedefini aramıyoruz. Yapılacak taahhütlere bağlı olarak bu hedef rakamı
arayacağız” dedi.
İtalya ve Polonya kendi ulusal
sanayilerinin ve hane içi harcamaların artacağı endişesiyle olaya sıcak
bakmıyor.
Anlaşma zemini arayan Belçika hedefin yüzde 25’e geri
çekilmesi önerisinde bulunuyor.
|