Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

3. Boğaz Köprüsü ve Talan -Yağma Düzeni

Adım gibi biliyordum, uzmanlar ne derlerse desinler, basın ne kadar gürültü koparırsa koparsın, halk ne denli homurdanırsa homurdansın, üçüncü Boğaz köprüsünün mutlaka yapılacağını. CHP’nin uyanık İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin önceki gün 3. köprünün güzergâhını da açıkladı. Bu açıklama da, yerel rant odağının başkanı Topbaş tarafından hemen

Cumhuriyet Gazetesi
1 3. Boğaz Köprüsü ve Talan -Yağma Düzeni

Adım gibi biliyordum, uzmanlar ne derlerse desinler, basın ne kadar gürültü koparırsa koparsın, halk ne denli homurdanırsa homurdansın, üçüncü Boğaz köprüsünün mutlaka yapılacağını. CHP’nin uyanık İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin önceki gün 3. köprünün güzergâhını da açıkladı. Bu açıklama da, yerel rant odağının başkanı Topbaş tarafından hemen doğrulandı.

Üçüncü köprü, zaten yeterince oksijen soluyamayan bir insanın ciğerlerine saplanmış hançer misali, İstanbul’un en yeşil alanından, Belgrad Ormanları’ndan geçecek. Böylelikle, İstanbul’u önce kuşatan sonra yerel yönetimler eliyle fetheden tufeyli takımı, bitmez tükenmez rant gazasında bir zafer daha kazanmış oldu. İstanbul’un son yıllarda yoğunlaşan yağmasının bir aşaması daha yaşama geçmek üzeredir.

Düzen İstanbul’a özgü değil, tüm ülke çapında sürüyor. Yalnızca İstanbul bu ülkenin ve kendine özgü ekonomisinin en büyük en getiri sağlayan kenti olduğu için, burada her şey daha büyük çapta oluyor. Ürettiğinden çok üreyen ülke olan Türkiye’nin ekonomisi, üretime dayanmıyor. Böyle olunca ortada artı değere konan bir kapitalist sömürü değil de, ilkel bir talan oluyor.

***

Demokrasi dediğimiz sistem, üretimde artı değere sermayenin el koyması demek olan kapitalizmin ürünüdür. Ne yazık ki Türkiye’nin düzeni bu sisteme değil, ilk ve ortaçağların kaba talanına dayanmaktadır. Gelir avanta - lavanta ve talan ile sağlanmaktadır. Ülkenin havası, suyu, toprağı, ormanı, kıyısı, hatta denizinin içi hedeflenmiş talan alanları olarak algılanmaktadır.

Tanrı’nın bize sunduğu nimetlere günde beş kez şükrettiklerini söyleyenler, ormanları, yeşil alanları, kıyıları talan etmek için örgütlenmişlerdir. Orman vasfını kaybetmiş araziler mavrasından tutun, maden arama düzenlemesinden geçin, Boğaz köprüsü ve turistik kıyılardaki balık çiftliklerine kadar her girişim, bu büyük talanın bir parçasıdır. Büyük talandan herkese kendine göre bir pay verilmektedir. Gerçekte üretim düzeninin sosyal adaletini sağlayamayan düzen, altta kalanlar fazla vozurdanmasınlar diye onlara da minik payları dağıtarak avanta vermektedirler.

Boğaz’ın çarpık yapılaşmasındaki zadegân, mütegallibe ve gariban koalisyonu, ki en güzel örneğini Sarıyer sırtlarında sunmaktadır, ürettiğinden çok üreyen insanların ekonomik rejiminin “talan sosyal adaletini” oluşturmaktadır.

***

Bu durumda, avanta ve talan düzeninin üst kurumunun valileri eliyle dağıttığı kömür, beyaz eşya ya da ramazan çadırında sunulan iftar, talancıların tabana dağıttıkları mikroskobik paylardır. Başka bir deyişle sadaka ekonomisi talan ekonomisinin bir türevidir. Talan ve avanta ekonomisinin ülkesinde kimi aklı evveller yerel yönetimleri demokrasinin beşiği sanırlar. Oysa talan ekonomisinde, demokrasi olmaz ki, beşiği olsun. Gerçekte talan ekonomisinde, yerel yönetimler, avanta ve talan ile ganimet bölüşümünün yerel alt organları konumundadırlar.

Avanta ve talanın din kılıfını da unutmayan çıkar örgütlerinin mensupları kendilerini kent soylu olarak tanımlasalar da gerçekte talan şövalyelerinden başka bir şey değillerdir. Talan ile aslında kendisinin olan zenginliklerine el konup yok edilenler ise bu olayı ya Allah aşkına ya da avanta hatırına sessizce seyretmekte, üretmemekte, üretme olanağına sahip olamamakta, yalnızca üreyerek zaman geçirmektedirler. Üçüncü Boğaz köprüsü, bu talan düzeninin kaçınılmaz aşamalarından biridir ve Türkiye’de demokrasi de insanca yaşam da kardeşlik de, eşitlik de çağdaşlık da olamamasının nedenlerinin açıklamasıdır.

Halk da talanın efendilerini türkü çağırarak izlemektedir: “Takıver de zillerin birini, dönüver de meydan senindir aman.”

http://www.yapi.com.tr/haberler/3-bogaz-koprusu-ve-talan--yagma-duzeni_71652.html

Read Comment Section
1 Yorum Yorum Yaz
  • Merak ediyorum: Bir insan nasil bu kadar gercekleri saptirabiliyor? YANITLA
1 yorumdan 1 tanesi gösteriliyor. 
Yorumunuzu ekleyin
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!