19. Dünya Kupası'na sahne olan Güney Afrika'da bugüne kadar oynanan maçlarda
ortaya konan futbol henüz insanları havaya sokmuş değil. Matematiksel hesaplara
boğulan takımlar 1-2 golle idare ediyor. Güney Afrika'da göze hoş gelen futbola
hasret kalınırken sağır sultanı bile rahatsız eden ‘vuvuzela'lar sebebiyle
kulaklarımızı da kaybetme riskiyle karşı karşıyayız. Ne göze ne kulağa iyi gelen
2010 Dünya Kupası, nefes aldığımız havamıza da iyi gelmiyor.
Çevreye dair çalışmalara yer veren Treehugger'ın derlemesine
göre Güney Afrika'daki Dünya Kupası'nda atmosfere 2 milyon 753 bin 251
ton karbondiyoksit (CO2) yayılacak. Bu, 1 milyon aracın 1 yılda havaya
saldığı CO2'ye eşdeğer bir oran demek. Vaziyetin vahameti şu örnekle daha iyi
anlaşılacak: 2010'un çıkartacağı CO2, Almanya'da düzenlenen 2006 Dünya
Kupası'nınkinden 6 kat fazla.
Bu muazzam farkın oluşmasının
temel nedeni mesafe. Futbola gönül veren ve bunun için takımlarının peşinden en
çok giden kesimler Avrupalılar. Hasılı, bu kupa için Avrupalılar binlerce
kilometrelik uçuşlar yapmak zorunda kaldı ve bunun da faturası çevre için
yükseldi. Almanya'ya gitmek için daha çok tren veya otobüs kullanan Avrupalılar
Güney Afrika'ya haliyle uçakla gitti.
Futbolseverlerin uluslararası
ulaşımından kaynaklanan toplam CO2 miktarı 1 milyon 856 bin 589 ton. Bu
kalemdeki en yüksek pay ise 1 milyon 575 bin 953 ton ile uluslararası uçuşlara
ait. En çok zararı ‘Yeşil Stat'
veriyor
Kupanın ortaya çıkardığı 2.7 milyon tonluk CO2'nin 15
bin 390 tonu oyunların altyapısında kullanılan statyumlardan kaynaklandı.
Kupanın en şaşalı stadı Soccer City için 1 milyon ton
çimento kullanıldı. Bunun da çevreye faturası yaklaşık 1 ton CO2 salımı
oldu. Buna mukabil çevreye en zararlı stat Green Point! Evet
adı yeşil olsa da bu stadın semaya saldığı CO2 miktarı 5167 ton. Statlarda
kullanılan enerjiden kaynaklanan CO2 hesabına bakıldığında ise 3245 bin ile
Soccer City birinci durumda.
484 bin 589 tonluk CO2 üreten şehirler arası
ulaşımda da 330 bin 57 tonluk pay ile uçaklar birinci sırada. 39 bin 577 tonluk
CO2 üreten şehir içi ulaşımda ise çevreye en fazla zarar veren araç 12 bin 989
tonla şehir içi otobüsleri. Biz Kuzey Yarımküre'de yaşayanlar sıcaklardan
kavrulurken kupanın oynandığı Güney Afrika'da kış mevsimi yaşanıyor. Özellikle
akşamları bir soba yakmak elzem. Isınmak için kullanılan kömürün çevreye
salacağı CO2 oranı da 340 bin 128 ton olarak hesaplandı. TRT'nin ünlü spor
yorumcusu Feyyaz Uçar'ın kışlık montlarla ekrana yansımasından da anlayacağımız
üzere kömürün en çok yakıldığı şehir Johannesburg. Şehir, havaya saldığı 88 bin
39 tonluk CO2 ile başı çekiyor.
Dünya Kupası'nda salınacak CO2 toplam 2.7
milyar ton dedik. The Guardian bu oranı daha da çarpıcı kılmak için ilginç bir
hesap yapmış. Buna göre 2010 Dünya Kupası nedeniyle mavi gökyüzüne salınacak
karbondiyoksit miktarı 1 milyar okkalı cheeseburgerin hazırlanması sırasında
üretilen CO2'ye eşdeğer. Güney Afrika Cumhuriyeti ise kupanın saldığı CO2'yi
nispeten telafi etmek için, ziyaretçileri statlara taşımak için raylı sistemlere
yoğunlaşırken şehir merkezlerine de binlerce ağaç dikti. Dünya Kupası'nın bekası
için her şeyden önce bir dünyanın var olması gerekiyor. Dileriz, bundan sonraki
dünya kupaları aldığımız havayı daha az kirleterek, bizi peşinden
koşturur...
|