İkitelli - Altınşehir arasındaki yolda 13 kişinin hayatını
kaybettiği yol tam bir ‘mühendislik hatası’ olarak nitelendi.
Uzmanların “Kaza olsun diye düzenlenmiş gibi” dediği yol için kazada
yaralananlar ile ölenlerin yakınlarının, İstanbul Büyükşehir
Belediyesi’ne dava açması istendi.
Aynı yerde bir kaza daha
TEM Otoyolu İkitelli Yanyol’da pazar günü meydana gelen kazada, 13 kişi
hayatını kaybetmiş, 12 kişi de yaralanmıştı. Kazadan bir gün sonra bir araya
gelen vatandaşlar ve ölenlerin yakınları, yolu trafiğe kapatarak basın
açıklaması yaparak, yetkilileri göreve davet ederken, önceki gece aynı noktada
bir kişinin ağır yaralandığı bir kaza haberi daha geldi. İstanbul Teknik
Üniversitesi İnşaat Fakültesi Ulaştırma Ana Bilim Dalı öğretim üyesi trafik
güvenliği uzmanı Prof. Dr. Ergun Gedizlioğlu, kazanın meydana
geldiği yolu şöyle anlattı:
“O kavşak kaza olması için düzenlenmiş bir kavşak. Hava fotoğraflarına
baktım. Kamera görüntülerinden anlaşılıyor. Tarla gibi açmışlar yolu. Trafik
mühendisliği dilinde böyle yollara ‘tarifsiz yol’ diyoruz. Her isteyenin, her
istediği gibi gitmeye çalıştığı bir yol. Tankerin, önce sola dönmeye çalıştığını
sandım ancak frene basıp duramamış. Kaymış. Kaza olmuş. Çünkü süratli. Minibüs
de öyle. Kavşak kesinlikle yanlış, büyük bir tuzak var. Olacak şey değil.
Görüntüde tankerden önce gelen koyu renkli bir otomobil var. Sağ taraftan
oldukça açıktan alarak yola gelerek duruyor. Birçok insan oranın tehlikesini
biliyor. Yeşil yanıyor ama araç bekliyor. Çünkü biliyor tehlikeyi. Hareket etse
o da kazaya karışacak.”
Kavşaktan önce araçların hızlarını kesmesi için yolun geometrik olarak
düzenlenmesi gerektiğini söyleyen Prof. Gedizoğlu, “O araçların kavşağa
yaklaşırken hızlarını kesmesi için geometrik düzenlemeler yapılmalıydı. Yol
daraltılmalıydı” diyerek yol ve kazayla ilgili yanlışları şöyle
sıraladı:
“Yol daraltılsa araç hız kesmek zorundaydı. Kavşak genişlerse kesinlikle hızı
kesemezsiniz. Dünyada yapılan budur. Kavşak tam bir rezalet. Orada zarar gören
insanlar belediyeye mutlaka dava açmalı. Yol ve kavşak tam bir mühendislik
hatası. Onlarca yıldır devam eden başka bir sorun daha var. 10 kişi olması
gereken yolcu sayısı 15 -20 kişi. İdarenin ‘taviz verme’ durumu var. Son
düzenlemeyle aşırı yolcu alımına karşı ceza getirdiler. Bu uygulama aniden
yapıldığı için uygulanamadı.” (Gedizlioğlu’nun 15. sayfada konuyla ilgili bir
yorum yazısı da yer almaktadır.)
Minibüsçüler Esnaf Odası Başkanı Koray Öztürk de minibüs
şoförlerinin eğitimsizliğinden yakındı: “Oda olarak şoförler üzerinde bir
yaptırımımız yok. Belediyeye minibüsçülerin eğitimleri konusunda taleplerimiz
oldu. Önce ticari taksileri ve servis araçlarını eğitime tabi tuttular.”
2 bin 500 minibüs şoförünün eğitime henüz alınmadığını anlatan Öztürk
“Belediyeden talepte bulunduk. 76 saatlik bir eğitim planlanıyor. Eğitim
sonucunda belge verilecek. Belgesi olmayan minibüs kullanamayacak. Mal sahibi ve
şoförlerin 15 yıl önce tanıtma karnesi vardı, bugün yok. Kim kimin
arabasında çalışıyor, belli değil” dedi.
Minibüs şoförü ‘tehlikeli araç kullanma’ şampiyonu
Kırmızı ışıkta geçerek 13 kişinin ölümüne neden olmakla suçlanan minibüs
şoförü Fuat Barın’ın 10 yıl içinde 39 trafik cezası aldığı
ortaya çıktı. Barın’ın cezaları arasında altı defa ‘tehlikeli araç kullanmak’,
18 defa ‘fazla yolcu almak’, 15 defa ise ‘yanlış park etmek’ var. Fuat Barın,
kazadan sonra Küçükçekmece İlçe Emniyeti tarafından tutulan polis raporunda da
‘ağır kusurlu’ sayıldı. Raporda halen hastanede yatan Barın’ın ‘kırmızı
ışık ihlali, fazla yolcu bulundurma, yağmurlu havada aşırı hız gibi ihlaller
yaptığı belirtildi.
Tutuklu tanker sürücüsü Adem Gildan ise feci kazada
‘yağmurlu havada aşırı hız yapmak’tan kusurlu bulundu. Tanker şoförü son bir
yılda donanım arızası nedeniyle bir defa trafik cezası almış.
Raporda kazanın oluş şekli de anlatıldı. Minibüsün kırmızı ışık ihlali
yaptıktan sonra ışıkları 5 ile 6 metre geçmesinin ardından, karşı yolda ışıkta
durmak için frene basıp kayan tankerle çarpıştığı anlatıldı.
|