"Kesildiği Öne Sürülen Kolonun...
Depremde 6 Kişinin Öldüğü...
4 Kişinin Öldüğü Bina Kolonsuz...
“Enkazdan Çıkan Deniz Kabuğu...
96 Kişinin Hayatını Kaybettiği...
Diyarbakır'da Depremlerde...
82 Kişinin Öldüğü Apartman...
42 Kişinin Öldüğü Apartmanda...
42 Kişinin Ölümünde Sorumlu Bulunamadı
9 Kişinin Öldüğü Apartmanın...
Yıkılan Apartmanın Projesi...
132 Kişinin Öldüğü Sitenin...
Depremde 9 Kişinin Öldüğü...
36 Kişinin Öldüğü Binanın...
16 Kişinin Öldüğü Binada Proje...
100 Kişinin Öldüğü Binanın Müteahhidi: Kolon Kesilmeseydi Bina Çökmezdi
Diyarbakır’da depremde 100 kişinin öldüğü Hisami Apartmanı’nın müteahhidi savunmasında, “Daha önce 2 bina daha yaptık. Aynı imar, aynı çimento ve malzemeleri kullandık. Hisami Apartmanı’nda kolon kesilmeseydi bina çökmezdi. Diğerleri yıkılmadı, bu neden yıkıldı anlamadım.” dedi.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki depremlerin vurduğu Diyarbakır’da 1’i boş, 7 bina yıkıldı. 414 kişi hayatını kaybetti, 912 kişi de yaralandı. Bağlar ilçesi Mevlana Halit Mahallesi'ndeki Hisami Apartmanı’nda da 100 kişi öldü, 32 kişi de yaralandı. Hisami Apartmanı’nın yıkılmasıyla ilgili tutuklu sanık müteahhit Mehmet Ali Korkut ile tutuksuz sanıklar müteahhit Mehmet Meşe, arsa sahipleri Nurettin ve Ahmet Özcan hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Deprem Soruşturma Bürosu'nca yürütülen soruşturma tamamlanarak dava açıldı. Şüpheliler hakkında 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma' suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istendi. DHA’da yer alan habere göre; iddianamede yer alan bilirkişi raporunda, "Binanın, ruhsatsız ve projesiz inşa edilmesi, malzeme özelliklerindeki yetersizlikler, uygulama ve işçilik hataları, binanın denetimsiz olarak yapılmış olması ve kontrolsüz bir şekilde kolonlarda mantolama yapılarak taşıyıcı sisteme müdahale edilmesi nedenleri ile yıkılmış olduğunun, bu yıkımda da binanın projesiz, ruhsatsız ve denetimsiz yapılması nedeni ile inşaata izin veren arsa sahibi ve inşaatı yapan bina müteahhidi ve bina müteahhidi işi bıraktıktan sonra inşaatı tamamlayanların, binanın bazı kolonlarına projesiz, ruhsatsız ve denetimsiz bir şekilde mantolama yaparak taşıyıcı sisteme müdahale edenlerin sorumlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. Şüpheliler tarafından bina yapmaya elverişsiz malzemeler kullanılarak projesiz, ruhsatsız ve denetimsiz olarak bina yapılarak insanların ikametlerine tahsis edildiği, arsa sahibinin de binanın bazı kolonlarına projesiz, ruhsatsız ve denetimsiz bir şekilde mantolama yaparak taşıyıcı sisteme müdahale ettiği anlaşılmıştır.” ifadeleri yer aldı. ‘Binanın altına su dolduğu söylentileri vardı’ ‘Vekaletle inşaat yapıyorduk’ “Nurettin ile de bodrumu yaptık. İflas ettik, bir şey yapamadık. Bu işi yapamıyoruz iflas ediyoruz diye hak sahiplerine teslim ettik. Nurettin Özcan’da ruhsat ve diğer belgeler her şey var. Zemin katta tadilat yapılmış ve kolonlar kesilmiş. Ben sağdan soldan bunu duydum. Tamamlayamadık inşaatı ve kabasını. Son katı bitirip bitiremediğimi hatırlamıyorum. Ben yaptığım sürede sürekli inşaatın başındaydık. Yaptığımız inşaatın 8 kat olduğunu hatırlıyorum. 8 kata bodrum dahil değil ama zemin dahildi. Hatırladığım kadarıyla inşaat 2-3 yıl sürdü. Vekaletle inşaat yapıyorduk. Bu Hisami Apartmanı’ndan önce 2 bina daha yaptık. Aynı imar, aynı çimento ve malzeme kullandık. Hisami Apartmanı’nda kolon kesilmeseydi bina çökmezdi. Diğerleri yıkılmadı bu neden yıkıldı anlamadım.” Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklar müteahhit Mehmet Meşe ve arsa sahibi Ahmet Özcan’ın tutuklanmasına, Nurettin Özcan hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasının ve müteahhit Mehmet Ali Korkut’un da tutukluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 14 Mart’a ertelendi. |