Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.

Bodrum'un 'Çikini' Gidiyor, Aya Nikola Kilisesi Yeniden İnşa Ediliyor

Bodrumlu Rum balıkçıların koruyucu azizine adanmış 232 yıllık Aya Nikola Kilisesi'nin yerine yapılan Bodrum Halk Eğitim Merkezi yıkılıyor. Yıkımın ardından ise dinamitle yıkılan tarihi kilisenin yeniden inşa edilmesi planlanıyor. Baskın Oran, yıkımın hikayesini Radikal Gazetesi'ne yazdı.

yapi.com.tr
Bodrum'un 'Çikini' Gidiyor, Aya Nikola Kilisesi Yeniden İnşa Ediliyor

Kilisenin yerine inşa edilen Halk Eğitim Merkezi'ni 'açık yara gibi, sıvası dökük, alttan betonu ve demir filizi çıkmış kazulet' olarak tanımlayan Baskın Oran'ın yazısı şöyle:

***

Tevekkeli dememişti, Belediye Reisi Kocadon: “Ben gafaya godum hocam. Ben yıkcem bu çikin [çirkin] binayı! Çocukluğumdaki eski tarihî kiliseyi tekrar yapcem!” (Radikal, 16 Ekim 2011). O sevimli Bodrum aksanıyla “çikin bina” dediği, gerçekten gudubet bişey: Bodrum’un orta yerinin göbek deliğinde, Bodrum mimarisine de hiçbir yerin mimarisine de uymayan, açık yara gibi, sıvası dökük, alttan betonu ve demir filizi çıkmış kazulet Halk Eğitim Merkezi. 1969 gibi çok yakın bir tarihte önce kazma kürekle, sonra beceremeyince dinamitle yıkılan tarihî kilisenin yerine yapılmıştı. Adı aldatmasın; sokakları tıkamasınlar diye işporta tezgâhlarını buraya tıkarlardı, turistler de kapısından bakar, bu sakilliğin eşiğinden adım bile atmazlardı.

Çirkinliğin yıkımı başladı

Prof’luğumdan falan çok önce gelen “Bodrum’un Eniştesi” sıfatıyla, müjdeyi ben vermek isterim: Yıkım başladı. Yerine ne mi yapılacak? Tarih yapılacak! 1923 Mübadelesi’yle giden Bodrumlu Rum balıkçıların koruyucu azizine adanmış, 232 yıllık Aya Nikola Kilisesi tekrar inşa edilecek. İkinci bir Bodrum Kalesi gibi olacak. Adalardan feribotla günübirlik gelen turist gündüz dua ettikten sonra akşam lokantaya gidip yemek yiyecek, otelin birinde geceleyecek. Aylar öncesinden binlerce imza toplamış Bodrum esnafı bayram ediyor. Kışın da kongre turizmine hizmet verecek Aya Nikola. Turizm mevsimi 4 aydan bütün yıla yayılacak.

Milletin başına taş düşmesin diye etrafı tahta perdeyle çevrildi. Çünkü tepesinden başladılar, aşağı doğru iniyor baretli işçiler. Tarihî kilisenin, dinamitle bile yıkılamadığı için bugün yerden 2 metreye kadar yükselen temel duvarlarını meydana çıkarana kadar inecekler. Zaten, Muğla Kültür Varlıkları Kurulu’ndan alınan karar, ‘duvarların kontrollü yıkılması’nı istiyor. Bu karara ilaveten, yıkımın hukuki altyapısı kavi: Belediye Reisi Mehmet Kocadon, Pamukkale Üniversitesi’nden “mail-i inhidam” raporu aldı. Tarih bilmek kötü şey. Bu Arapça terimi duyunca hemen aklıma, benzetmek gibi olmasın, 1969’daki ‘tarihî’ rezaletin ‘hukuki’ gerekçesi geldi: Rum kilisesi diye dinamitlemişlerdi.

Malum, o tarihte, zaten 1923 Mübadelesi’nden sonra cemaatsiz kalan, “günah olmasın diye” mihrabı yıkılmak şartıyla sinema salonu, sonra da sünger deposu olarak kullanılan kilise, 1960’lardan itibaren korkunç bir ‘milli tehlike’ arz etmeye başladı. Çünkü tek tük de olsa gelmeye başlayan turistler buraya varınca donup kalıyorlar, fotoğrafını çekiyorlardı. Bu işin sonunun, gelip, Bodrum’da bir Rum Devleti kurulmasına dayanacağını kısa zamanda anlayan vatansever vatandaşlar, durumu Ankara ’ya ihbar ettiler. Zaten o sırada İstanbul’da da bir Fener Vatikan Devleti kurulmak üzereydi, malum. Devletin bürokrasi çarkı işlemeye başladı. Sonunda, Muğla’dan bir fen memuru geldi ve rapor yazdı: “Tarihî bir özelliği yoktur; Nikola adlı biri tarafından yaptırılmıştır. Mail-i inhidam [çökme ihtimali] vardır”. Onun üzerine, dedim ya, kazma-kürekle girişilmiş, beceremeyince dinamit patlatılmış, Türkiye parçalanmaktan kurtarılmıştı.

100 gün tutuklu kalmıştı

Bilindiği gibi Belediye Reisi Kocadon, geçen yıl 100 gün tutuklu kalmıştı. Suçu: ‘Çetecilik, rüşvet, ihaleye fesat karıştırmak’ idi. Gerekçeler: Gümbet pazaryeri yapımına esnaftan bağış olarak çimento vs. kabul etmek, Almanya’da bir TV programına çıkmak, bir düğüne davetli giderken bir koli rakı götürmek.

Birinci gerekçe, AKP ’li olmayan bütün belediyelere Demokles Kılıcı olduğu için pek enteresan değil. İkinci gerekçe ilginç. “Bodrum’daki otelinin kaçaklarına göz yummak karşılığında, orada turizm şirketi sahibi Vural Öger’in yardımıyla Almanya’da TV programına çıkarak siyasi rant elde etmek”. Bırak Bodrum Belediye Başkanı’nın siyasi rantı ‘Almanya’daki seçmenleri’nden elde etmesini, belediye bu otele önce para cezası kesmiş, sonra yıkım kararı almış, ardından da savcılığa suç duyurusunda bulunmuş. Artık üçüncü gerekçeyi tahlil etmemeyim, yazı uzayacak.

Türkiye’de reel turist sayısı azaldı, Bodrum’da ise arttı

Başkan Kocadon’un verdiği turizm bilgileri ilginç. 2012 içinde Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerinde turist sayısı yüzde 2 artmış gözüküyor. Fakat savaş yüzünden Suriye’den gelen 720 bin ‘turist’ düşüldüğünde, durum yüzde 4’lük bir azalışa dönüşmekte. Buna karşılık, Bodrum’a gelen turist sayısı aynı dönemde 1.3 milyondan 1.5 milyona çıkarak yüzde 2 artış kaydetmiş. Üstelik, buraya gelenlerin yüzde 40’ı İngiltere’den geldiği ve bu İngiliz turist gelişinde ekonomik kriz yüzünden bu yıl yüzde 30 azalma olduğu halde. Nasıl olabildiğini soruyorum, diyor ki: “Baktık İngilizler azalıyor, alternatif ülkelere yüklendik. Çince bile broşür bastırdık. Hindistan, Kazakistan, İskandinavya, buralara açıldık. Nihai tabloda yüzde 2 artış sağlamayı becerdik.”

http://www.yapi.com.tr/haberler/bodrumun-cikini-gidiyor-aya-nikola-kilisesi-yeniden-insa-ediliyor_104301.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!