Japonya’nın Osaka kentinin kamusal mekânlarını süsleyen akvaryuma dönüştürülmüş telefon kulübeleri şu sıralar sosyal medyada en çok paylaşılanlar arasında. Cihangir’in ardından tüm Türkiye’ye yayılan “merdiven devrimi”nden sonra, Osaka örneğine gösterilen yoğun ilgi “Kolektif yaratıcılık kentsel mekânda nasıl yer bulur?” sorusuna verilecek en güzel yanıtlardan biri olarak değerlendiriliyor.
Projenin öyküsü ise şöyle; Osaka’da Kingyobu isimli sanat kolektifinin, eski ve kullanılmayan telefon kulübelerini büyük japon balığı akvaryumuna çevirme fikri uygulamaya geçtikten sonra kentin kamusal simgelerinden biri haline gelmiş.
The Atlantic’e göre, Kingyobu “Japon balığı kulübü”ne çevrilebilecek bir anlama sahip. Kolektifin 5 üyesi, Osaka’nın eski telefon kulübelerini çürümeye ve paslanmaya bırakmamak adına, kulübelerin içine su ve japon balığı koymaya yönelik bir girişimde bulunmuş ve akvaryumlar bir sanat festivalinde kentlilerle buluşturulmuş.
Japon balığı, adından da anlaşılacağı üzere Japon sanatında ve kültüründe mutluluğa ve şansa işaret eden bir anlama ve eski zamanların seramiklerinden günümüz dövmelerine taşınan bir köklülüğe sahip.
Japon kültürüyle bağdaşan bu kentsel öğe kente uğrayan turistlerden sonra, kentsel mekânda yaratıcı bir sürece giren Türkiye’de de sosyal medyada Osaka belediyesinin projeye gösterdiği hassasiyetle yankı buldu.
Bu haber www.treehugger.com sitesinden derlenerek hazırlanmıştır.
|