TMMOB İstanbul İKK (İstanbul İl Koordinason Kurulu) tarafından yapılan açıklamada Kirazlıtepe Kentsel Dönüşüm İmar ve Güzelleştirme Derneği'nin 26.12.2018 tarih ve GD-33 sayılı başvurusuna istinaden Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İstanbul İl Koordinasyon Kurulu, 3 Çevre Mühendisi, 3 Harita ve Kadastro Mühendisi, 1 Mimar, 1 İnşaat Mühendisi, 1 Şehir Plancısı, 1 Makina Mühendisi, 1 Elektrik Mühendisi ve 1 Ziraat Mühendisinden oluşan teknik heyeti ile 19 Ocak 2019 tarihinde Kirazlıtepe Mahallesi'nde incelemelerde bulunarak bir değerlendirme raporu hazırlandığı belirtildi.
Kentsel dönüşüm ve asbest Evrensel'de yer alan habere göre; asbestin son yıllarda hızlanan kentsel dönüşümle birlikte gündeme daha fazla girdiği belirtilen raporda; "Yoğunlaşan kentsel dönüşüm kapsamında eski binaların yıkılıyor olması, binalarda olması muhtemel asbestin, çalışanlar ve çevrede yaşayanlar açısından tehlike oluşturmasını kaçınılmaz hale getirmektedir. Türkiye'deki mevcut binalarla ilgili maalesef elimizde bir envanter çalışması olmasa da 30-40 yıllık binaların büyük bir bölümünde asbest olduğu düşünülmektedir" denildi.
Asbest konusunda belediyelere ciddi görevler düştüğüne dikkat çekilen raporda; "İlçe belediyeleri, Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği ve Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik ilgili maddelerine istinaden yıkım öncesi binalarda asbest kontrolü yapmalıdır. Yıkım öncesi binalardan numuneler alınarak akredite bir laboratuvarda asbest varlığı kontrol edilmelidir. Asbestin varlığının tespiti durumunda ilgili yönetmelik hükümleri gereği uygun metotlarda asbestin uzaklaştırılması sağlanarak bina yıkımlarına izin verilmelidir." denildi.
Kirazlıtepe Mahallesi asbest incelemesi Kirazlıtepe Mahallesi'nde Üsküdar Belediyesi tarafından birçok yıkım gerçekleştirildiği ve yapılan yıkımlar sonrası molozların sahada bırakıldığı ifade edilen raporda; "Ayrıca yıkılmak üzere boşaltılmış birçok bina da bulunmaktadır. Kirazlıtepe sakinlerinin, Üsküdar Belediyesi tarafından gerçekleştirilen yıkımlarda asbest ihtiva edebilecek malzemelerin uzaklaştırılmadığı yönündeki beyanı üzerine, yıkılmak üzere boşaltılmış binalardan ve yıkılmış olan, rastgele seçilen alanlardan, iki grupta toplam 12 adet numune alınmıştır" denildi.
Numune analizleri TMMOB üyesi asbest söküm uzmanı tarafından alınan 12 adet numunenin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından yetkilendirilmiş bir laboratuvarda analiz ettirildiği bildirilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "İlk grup numunelerinin analizi sonucu, yıkılacak olan Adile Naşit No:10 (eternit numunesi), Manzara Sokak No:2 (marley numunesi), Dönen Sokak No:3 (marley numunesi), Kuledibi Caddesi No:38 (2 marley numunesi)'de asbest tespit edilmiştir. İkinci grup numunelerin analizi sonucu Sevda Sokak (eternit numunesi), Adile Naşit Sokak (marley numunesi)'daki yıkılmış yapılarda asbest tespit edilmiştir."
Analiz donuçlarının değerlendirilmesi Yapılan analiz sonuçlarına göre, yıkımı gerçekleştirilen binalarda yıkım faaliyetlerinin, asbest maruziyeti yaratmaması adına yönetmeliklere uygun bir şekilde yapılmadığı anlaşıldığı belirtilerek; "Asbest ihtiva edecek maddeler uzaklaştırılmadan binalarda yıkım gerçekleştirildiği için yıkım esnasında asbest liflerinin yayılmasıyla birlikte; yıkım çevresinde yaşayanlar, yıkım çevresini güzergah olarak kullananlar ve yıkım işlerinde çalışmış işçiler Asbestin Halk Sağlığına Etkileri bölümünde belirttiğimiz sağlık riskleriyle karşı karşıyadır. Hatta asbest liflerinin rüzgâr ile havaya karışarak geniş alanlara taşınma ihtimali yüksek olduğundan tüm mahalle için de bir risk söz konusudur. Asbest ihtiva edecek maddeler uzaklaştırılmadan yapılan yıkımlarda ikinci bir tehlike de yıkım şantiyesinde bekleyen molozların, araçlarla deponi alanlarına taşınması sürecinde tozuma ile asbest lifleri çevreye yayılabilmesidir. Kirazlıtepe Mahallesi’nde molozlar, asbest ile kontamine olmuş atıklar sahadan kaldırılmadığından, bu atıkların taşınması sırasında da asbest lifleri havaya yayılacaktır" denildi.
Üsküdar Belediyesi uyarıları dikkate almadı büyükşehir takip etmedi Üsküdar Belediyesi'nin yaptığı yıkımlarla İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin uyarılarını dikkate almadığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ise yazdığı yazıyı takip etmeyerek uyarılarını dikkate almayan Üsküdar Belediyesi'ni ilgili makamlara bildirmediği vurgulanan raporda; "Bu durumda Kirazlıtepe halkı, kontrolsüz yıkımlarla asbeste maruz kalmış, moloz yığınları arasında yaşamak zorunda bırakılmıştır" ifadeleri kullanıldı.
Yıkılacak binalarda asbest tespiti işlemi yapılmalı Kirazlıtepe'de yıkımı yapılacak olan tüm binaların, yıkılmadan önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş akredite laboratuvarlarca, ilgili yönetmeliklerin belirttiği şekilde asbest tespit işlemi yapılması gerektiğine dikkat çekilen raporda şöyle denildi; "Binalarda asbest mevcudiyeti söz konusu ise asbest sökümüne yönelik bir iş planı hazırlanarak yıkımın yapılacağı şantiyenin bağlı bulunduğu Çalışma ve İl Kurumu İl Müdürlüğü'ne bildirim yapılmalıdır. Bildirim sonrası asbestli malzemenin sökümü ve binadan uzaklaştırılması aşamasına geçilmeli, sökümden önce gerekli işaretlemeler ve uyarı levhalar yerleştirilerek güvenli bölge oluşturulmalıdır. Ayrıca söküm öncesi ve sonrasında ortam hava ölçümleri yapılarak sonuçların raporlanması gerekmektedir.
Asbest sökümü, uygun malzeme ve kişisel koruyucu donanımları giyen, eğitim almış, sertifikalı asbest söküm çalışanları tarafından asbest söküm uzmanı nezaretinde yapılmalıdır. Söküm sonrası asbestli atıklar mutlaka sarılmalı ve kırılmadan paketlenmeli, paketleme işlemi sonrası etiketlenerek lisanslı araçlar ile lisanslı bertaraf tesisine gönderilmesi gerekmektedir."
TMMOB İstanbul İKK'nın raporunun tamamına linkten ulaşılabilir.
|