İstanbul Sanayi
Odası'nın (İSO) hazırladığı Türkiye'nin
İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması sonuçları açıklandı.
2010 yılında satış vergileri hariç net üretimden satışlara göre Erbosan
Erciyas Boru San. ve Tic. A.Ş, 123 milyon 729 bin 722 lira ile ilk
sırada yer aldı. Erbosan, aynı sıralamada bir önceki sene altıncı sırada yer
almıştı. Erbosan'ı, 123 milyon 577 bin 911 lira ile Koç
Haddecilik, 123 milyon 505 bin 460 lira ile Tamsa
Fayans izledi. 2009 yılında ilk sıradaki kuruluşun üretimden satışları
98,2 milyon lira olarak gerçekleşmişti.
495 özel, 5 kamu kuruluşu
2010 yılında İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içinde 495 özel, 5 kamu
kuruluşu yer aldı. İkinci 500 kapsamına, 2009 yılında sıralamada yer almayan 125
yeni kuruluş katıldı. Bu kuruluşların 43'ü 2009'daki birinci 500'den gelirken,
geriye kalan 82'si 2009 yılı bin büyük sanayi kuruluşu dışından çalışma
kapsamına girdi. İkinci 500'ün Türkiye GSYİH'ı
içindeki payı, 2008 ve 2009'daki gibi yüzde 0,9 oldu. Birinci 500'ün GSYİH'ndaki
payı 9,3 idi. Dolayısıyla, İSO Birinci ve İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu
kapsamında yer alan bin büyük sanayi kuruluşu kapsamındaki kuruluşlar, 2010'da
Türkiye GSYİH'ının yüzde 10,2'sini yarattı. Toplam satış hasılatı, ikinci 500
özellerde sabit fiyatlarla yüzde 18,1 oranında artarken, birinci 500 özellerde
toplam satış hasılatındaki artış sabit fiyatlarla yüzde 13,6 olmuştu. İkinci 500
özellerde üretimden satışlarda sabit fiyatlarla artış yüzde 15,6 seviyesinde
gerçekleşirken, birinci 500 özellerdeki artış yüzde 14,3 ile daha düşük düzeyde
kalmıştı. Vergi öncesi dönem kar ve zarar toplamı, ikinci 500 özellerde sabit
fiyatlarla yüzde 12,3 oranında artarken, birinci 500 özellerde artış yüzde 26,7
olarak belirlenmişti. İkinci 500'de 2003
yılında, 2010 yılı sabit fiyatlarıyla 32,2 milyar lira olan toplam satış
hasılatı 2010'da 46,4 milyar liraya çıktı. Aynı dönemde Birinci 500'deki
satışlar 186,6 milyar liradan 295,6 milyar liraya yükselmişti. 2003 yılında
Birinci 500'deki özel kuruluşların satış gelirleri, İkinci 500'deki özellerin
5,8 katı iken 2010 yılında bu oran 6,4 katına yükseldi.
İkinci 500'ün ihracatı, 8,2 milyar dolar ile
Türkiye toplam ihracatının yüzde 7,2'si kadar oldu. Bu kuruluşların ihracatı
önceki yıla göre yüzde 13 oranında arttı. Bu oran, Türkiye toplam ihracatındaki
yüzde 11,5'lik artışın üzerinde iken, Birinci 500'ün ihracatındaki yüzde
16,3'lük artışın altında yer aldı. İhracata alt sektörler itibariyle
bakıldığında, Birinci 500'de ihracatta ilk sırada yüzde 26'lık payla taşıt
araçları sanayi bulunurken, İkinci 500'de ilk sırayı yüzde 29,6'lık payla
dokuma, giyim eşyası, deri ve ayakkabı sektörü
aldı. Çalışan sayısı
İkinci 500'de yabancı sermaye paylı
kuruluş sayısı 2009'a göre 1 azalarak 67'ye düştü. 67 yabancı paylı kuruluş,
toplam üretimden satışlardan yüzde 13,9, brüt katma değerden yüzde 18, dönem kar
ve zarar toplamından yüzde 19,2, ihracattan yüzde 14,4 ve ücretle çalışanlar
sayısından yüzde 12,3 pay aldı. Birinci 500'deki 148 yabancı sermaye paylı
kuruluş, ekonomik büyüklüklerden İkinci 500'dekilere göre çok daha yüksek
oranlarda pay alıyordu. İkinci 500'de ücretle
çalışan sayısı önceki yıla göre yüzde 6,2 oranında arttı. İkinci 500'den
yaklaşık 3 kat daha fazla istihdam yaratan birinci 500'deki artış oranı yüzde
6,7 idi. İkinci 500'de 2009'da yüzde 9,8 olan çalışanlara ödenen maaş ve
ücretlerin satış gelirlerine oranı 2010'da yüzde 9,4'e düştü. Bu oran, Birinci
500'de 6,3'ten 6,2'ye inmişti.
İkinci 500'deki özel kuruluşlarda toplam borçlar yüzde 22,3 oranında
artarken, toplam varlıklardaki artış yüzde 22,7 ile bu orana çok yakın seyretti.
Bu nedenle, 2009 yılında yüzde 54,4 olan toplam borçların toplam varlıklara
oranı, 2010'da yüzde 54,2'ye gerileyerek, sembolik de olsa bir iyileşme
gösterdi.
Satış karlılık oranı
İkinci 500'deki özel kuruluşlarda 2007
yılında yüzde 5,6 olan satış karlılık oranı, 2008 yılında 2001 sonrası dönemin
en düşük düzeyi olan yüzde 1,5'e gerilerken, 2009 yılında yüzde 5,4'e
yükselmişti. 2010'da ikinci 500 özellerde satış karlılık oranı, satış
hasılatının yüzde 25,4, dönem kar ve zarar toplamının yüzde 19,2 oranında
artması sonucunda yüzde 5,1 seviyesinde gerçekleşti. Özel kuruluşlarda ödenen
faizler yüzde 19 oranında küçüldü ve bu küçülme kar oluşumuna katkı sağladı.
İkinci 500 özellerdeki satış karlılık oranları genel olarak birinci 500
özellerdeki oranların altında seyretti.
Tanıl Küçük: 2010 verileri olumlu performansa işaret
ediyor
Türkiye'nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması'na ilişkin verileri
açıklayan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl
Küçük'ün verdiği bilgilere göre, birinci 500 gibi ikinci 500
kapsamındaki sanayi kuruluşlarında da 2010 yılında finansman giderlerinde, bir
önceki yıla göre önemli bir düşüş yaşandı. 2008 yılında yüzde 5,4 olan finansman
giderlerinin satışlar içindeki payı, 2009'da yüzde 3,6, 2010'da ise yüzde 2,6'ya
geriledi. 2009 yılı birinci ve ikinci 500 çalışmalarında gözlenen faiz ve
finansman giderlerindeki düşüşler, 2010 yılında da devam etti.
2009'da üretim, satış, istihdam bağlamında olumsuz, kar ve karlılıkta ise
görece olumlu bir tablo ortaya çıkmışken, 2010 verilerinin hemen tüm
göstergelerde olumlu performansa işaret ettiğini belirten Küçük, sözlerini şöyle
sürdürdü: ''2010'da kar ve karlılıktaki artış,
2009'un gerisinde kalmasına rağmen, bir önceki yıldaki çok güçlü artışı izlemesi
nedeniyle yine de tatminkardır. 2010'da hem birinci hem ikinci 500'de karlılığı
artıran ana faktörler, satış hasılatının artmasının yanı sıra finansman
maliyetlerindeki düşüşün devam etmesidir. 2010 yılı sonuçları genel tablo
itibariyle olumlu olmasına rağmen, kriz öncesiyle, 2007 ile
karşılaştırıldığında, özel kuruluşlarda üretimden satışlar ve toplam satış
hasılatındaki kayıplar telafi edilirken, dönem kar ve zarar toplamında 2007'ye
göre sabit fiyatlarla sadece yüzde 1,2 oranında artış elde edilebildiği
görülmektedir.'' Kaynak yaratma sıkıntıları devam
ediyor Genel tablodaki olumlu görüntüye
karşın, sanayi kuruluşlarında borçlulukla ilgili göstergelerin, özellikle
uluslararası karşılaştırmalarla bakıldığında hala çok olumsuz seyrettiğini ve
kaynak yaratma ile ilgili sıkıntıların devam ettiğini ifade eden Küçük, kaynak
yaratma konusundaki sıkıntıları hafifletecek, rekabet güçlerini artıracak
adımların süratle atılması beklentisinde olduklarını dile getirdi. 2011'in ilk
yarısı sanayi üretimi ve büyüme açısından olumlu geçerken, yüksek cari açığın
önemli bir kırılganlık unsuru olduğuna işaret eden Küçük, küresel ekonomideki
belirsizlik ve durgunluk endişesinin de eklenmesiyle, sanayinin rekabet gücünün
artırılması ve sanayiye destek sağlanmasının büyük önem kazandığını ifade etti.
Vergi oranlarında düşüş beklentisi
yok Tanıl Küçük, soruları yanıtlarken,
dünya geneliyle kıyaslandığında şu andaki karlılık oranlarının gerçekçi
seviyelerde bulunduğunu belirterek, karlılıkların yükselmesinde kredi
faizlerindeki düşüşün de etkili olduğunu, faizlerin yükselmesinin karlılıkları
olumsuz etkileyebileceğini söyledi. Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki gelişmelerin
Türkiye ekonomisine etkisine ilişkin değerlendirmesinde Küçük, Libya'nın hem
Türkiye'nin ihracat pazarı olması hem petrol fiyatlarına etkisi açısından önem
taşıdığını, buradaki olumsuz gelişmelerin başta cari açık olmak üzere
Türkiye'nin rakamlarını etkileyebileceğini kaydetti.
Yeni hükümetin kurulmasının ardından Ankara
ziyaretlerine dün başladıklarını dile getiren Küçük, ''Yapılması gerekenler
konusunda tam görüş birliği içindeyiz. Esas olan bunların hızlı şekilde
gerçekleştirilmesi'' dedi. Ankara temaslarına ilişkin bir soru üzerine
Küçük, ''Vergi oranlarında düşüş beklentisi içinde değiliz. Beklentimiz istihdam
üzerinde prim ve vergi yükünün azaltılması'' diye konuştu.
Türkiye'nin İkinci 500
Büyük Sanayi Kuruluşu listesini görmek için
tıklayınız
|