Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan
Bayraktar, Türkiye’de son 9 yılda kamu ve özel sektör eliyle 5
milyondan fazla konut yapıldığını ancak hala yaklaşık 15 milyon konutun
elden geçirilmesi, yarısının da yenilenmesi gerektiğini belirtti.
Özellikle deprem kuşağı üzerinde bulunan Marmara’dan başlamak üzere Kocaeli,
Bolu, Düzce, Bursa, Eskişehir, İzmir, Elazığ, Erzincan, Van, Bingöl ve Hakkari
gibi afet riski altındaki yerlerde binaların dönüştürülmesine yönelik
öncelikleri bulunduğunu ifade eden Bakan Bayraktar, şunları kaydetti:
“Çok ciddi görevin, yeni bir seferberliğin arefesindeyiz. Türkiye’de yapı
stokunun iyileştirilmesi noktasında ciddi bir çalışma var. Afet riski taşıyan
binaların Türkiye’nin köylerinden, kasabalarından, şehirlerinden sökülüp
atılması, bizim önceliğimizdir. Bu doğrultuda çok ciddi bir yasa tasarısı
hazırladık. Şu anda meclis gündeminde, yarısı görüşüldü. Bu yasanın en önemli
ayağı can güvenliğidir. İnsanlarımızın canını korumaya, kollamaya yönelik bir
kanundur. Burada insanlarımızın canını, hayat hakkını korumaya endeksli bu
kanundaki diğer argüman da mal emniyetidir. Yani insanlarımızın binalarını
yıkacaksınız ve bu bir tepki doğuracak. Çok zor bir iş, dünyanın en zor işi.
Diğer taraftan can güvenliği daha da önemli. Burada ana gayemiz insanımızın
yaşama hakkını, can emniyetini güven altına almak.”
Daha mutlu, huzurlu ve refah seviyesi yüksek bir topluma erişmenin gayreti
içerisinde olduklarını dile getiren Bakan Bayraktar, “Bu işi vatandaşlarımızla
birlikte ağırlıklı olarak vatandaşlarımıza yaptıracağız. Bizim önümüzdeki,
zihnimizdeki en önemli husus, Türkiye’deki yapı stoğunu rehabilite etmek. Güzel
güzel yerleşim birimlerimiz, sağlam binalarımız olsun. Hem binalarımız hem
de binalarımızın çevresi güvenli olsun, site tarzında olsun” diye konuştu.
“Çevreye duyarlı yapılar oluşturacağız”
Çocukların oyun oynayabileceği, yaşlıların dinlenebileceği ve enerji
tasarrufu sağlayacak binaların yapılacağını bildiren Bakan Bayraktar, sözlerini
şöyle sürdürdü:
“Çocuklar apartmanlara tıkanıp kalmasın, bahçelerinde rahat rahat oynasın;
emekli insanlar da yaşlı insanlar da oradaki bahçelerde, parklarda otursun
dinlensin, komşuluk ilişkileri artsın diye yeni bir gayretin, yeni bir
şehirleşmenin, yeni bir yapılaşmanın, yeni bir ikame tarzının, yeni bir mekansal
tarzın strateji planlamasının arefesindeyiz. Başbakanımız da bu işin arkasında.
Çevreye duyarlı yapılar oluşturacağız, yeşil binalar yapacağız. Suyu daha
ekonomik kullanan, yağmur suyundan, atık sudan, rüzgar enerjisinden, güneş
enerjisinden istifa eden binalar yapacağız. Büyük, gelişmiş, kalkınmış
Türkiye’nin önemli ayaklarından bir tanesi, bu. Bunun için hazırlıklarımıza,
arkadaşlarımızla beraber hızla devam ediyoruz.”
|