Enerji ve su sistemlerinden tedarik edilen ürünlere kadar her noktada enerji tasarrufunu ve çevrenin korunmasını göz önünde tutan ve sektörünün LEED Gold sertifikasına sahip ilk şirketi Avea, her iki binasını da 'çevre dostu yeşil bina' olarak tasdikletti. Tüm dünyada çevrenin korunması ve mevcut kaynakların verimli kullanılması konusunda ciddi bir farkındalık olduğunu aktaran Avea Üst Yöneticisi (CEO) Erkan Akdemir, bu farkındalığı üretim ve yönetim stratejilerinin merkezine alan şirketlerin özellikle de küresel rekabette öne çıktığına işaret etti.
Akdemir, izledikleri akıllı büyüme stratejisi doğrultusunda gerçekleştirdikleri çalışmaları, bu yıl uluslararası düzeyde en itibarlı kurum kabul edilen Global Reporting Initiative'den (GRI) aldıkları Sürdürülebilirlik Raporu'yla da onayladıklarını vurguladı. Bu kapsamda bir adım daha attıklarını ifade eden Akdemir, Avea Ümraniye Teknoloji Merkezi binası için aldıkları LEED Gold Sertifikası'nı aynı yıl içerisinde Genel Müdürlük binasına da kazandırdıkları için mutlu olduklarını dile getirdi.
Akdemir, Avea'nın Maçka'da yer alan Genel Müdürlük binasında, bir ay süreyle ısıtma, soğutma, havalandırma, kullanım sıcak suyu, aydınlatma ve elektrik sistemlerinin yanısıra elektrik kalitesine ilişkin etüt çalışmaları sonucunda bir rapor hazırlandığını ve enerji tasarruf miktarının hesaplandığını aktardı. Akdemir, "Raporda geçen ve tüm işletme ekibine sunulan enerji tasarruf odaklarının değerlendirilmesi neticesinde ortaya çıkan toplam enerji tasarrufu potansiyeli yıllık 50 bin lira. Bu potansiyelin ortaya çıkarılabilmesi için gereken yatırım miktarı yaklaşık 290 bin lira olarak belirlendi. Ortalama geri ödeme süresi ise yaklaşık 6 yıl hesaplandı" ifadelerini kullandı.
"LEED kriterlerine göre verimlilik ve tasarruf artırıcı çalışmalar yapıldı"
Akdemir, LEED sisteminin ilk aşamada hiç maliyet gerektirmeyen ya da düşük maliyetli ve uygulaması hızlı enerji verimliliği çalışmalarına öncelik tanınmasını tavsiye etmesi üzerine, 5 yıl ve altında, hemen kendini geri ödeyebilecek aksiyonlara yönelme kararı aldıklarını belirtti. Bu kapsamda yapılan çalışmalara değinen Akdemir, şunları kaydetti:
"Dış aydınlatma armatürlerinin envanteri çıkarıldı ve LEED kriterlerine uyacak şekilde düzenlendi. Aydınlatma envanterinde geçen lambaların hepsinin içerdiği civa oranları bir özet tabloda toplandı. Satın alınan elektrik enerjisinin yenilenebilir enerji kaynağından sağlandığı teyit edildi ve LEED kriterlerine uygunluğu doğrulandı. Böylelikle binanın enerji tüketiminden kaynaklı karbondioksit emisyon oranı büyük oranda düşürüldü.
Lavabo ve eviyelerden gelen gri sular tekrar kullanmak için gri su geri kazanım sistemi tesis edildi. Katı atıkların yönetimiyle ilgili gerekli aksiyonları da aldık. Aydınlatmadan kullanılan temizlik malzemelerine, iç mekanda olması gereken temiz hava miktarından harcanan su, elektrik ve gaz miktarına tüm envanterler çıkarılarak LEED kriterlerine göre verimlilik ve tasarruf artırıcı çalışmalar yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor".
Akdemir, bina kullanıcılarıyla gerçekleştirilen ulaşım anketi sonucunda, yüzde 80 servis ve toplu taşıma opsiyonunun tercih edildiğini, bu sonuçlar doğrultusunda da gereken iyileştirici ve düzeltici aksiyonlar aldıklarını dile getirdi. Bina girişlerindeki paspasların, LEED'in belirttiği kriterlere uygun şekilde giriş paspas sistemleriyle değiştirildiği bilgisini de veren Akdemir, "Böylece bina dışından içeri ayakkabıyla taşınan iç ortamı kirletici maddelerin önemli oranda azaltılması sağlandı. Dış ortamda sigara içilen alanların bina girişlerinden en az 8 metre uzağa taşınması ve yerlerinin herkesin görebileceği şekilde tanımlanmasını sağladık. Böylece bina iç havasının tütün dumanıyla kirlenme olasılığının önüne geçtik" değerlendirmesini de yaptı.
|