Semira Aktaş bugünkü "Anadolu’da güneş enerjisi heyecanı" başlıklı yazısında, başta Malatya olmak üzere Anadolu’nun diğer kentlerinde sanayicilerin güneş enerji sistemleri ile üretimini daha ucuza maletme şansı yakalayacağını ve böylece gerek iç piyasada gerekse ihracatta rekabet güçlerini artıracaklarını belirtiyor.
İşte Semira Aktaş'ın o yazısı...
Anadolu’da güneş enerjisi heyecanı
Güneş enerjisi (fotovoltaik) sektöründe 2 Ekim 2013 tarihinde yayınlanan “Elektrik piyasasında lisanssız elektrik üretimine ilişkin yönetmeliğin uygulanmasına dair tebliğ”den sonra, kelimenin tam anlamıyla bir yatırım patlaması yaşanıyor ..
Denizli’de, Pazarcık’ta, Gaziantep’te, Antalya’da, Kayseri’de devreye alınan 500 KW’ lık güneş santrallerinin yanı sıra Türkiye’nin değişik yerlerinde yapımı süren yüzlerce güneş enerji santrali bulunuyor. Bunların en büyüğü ise, Malatya İnönü Üniversitesi’nin yaptırmakta olduğu 5 MW’lık sistem. Bu projenin arkasından ikinci bir 5 MW’lık santral daha kurulacak.
İşadamları; Güneş enerji santralleri ile ilgili bürokratik engelleri ve 5430 sayılı Tarım Kanunu’ndaki 13’üncü maddeyi aşmaya çalışıyor. Kiralayabilmek için hazineye ait uygun arazileri araştırıyorlar. 7-8 yıl sonrasının, en az 30 yıl bedava kullanacakları enerjinin hesabını yapıyorlar. Türkiye güneş veriminde, Avrupa’da ilk, kullanımda ise son sırada. Tüm dünyadaki güneş panelleriyle kurulu sistemin yüzde 80’ini Avrupa kullanıyor. Bunun yüzde 37’si Almanya, İtalya, Belçika ve Yunanistan’da. Bunları Japonya, İspanya, ABD ve Çin izliyor. Türkiye güneş veriminde Almanya’nın iki katı değerinde olmasına rağmen maalesef işadamları ve yatırımcılar gerekli şekilde bilgilendirilmediklerinden fotovoltaik elektrik üretiminde sonuncu sıralarda bulunuyor.
Malatya’da bu alanda çalışmalar yapan Günwatt Enerji Sistemleri Direktörü Orhan Çekin’le güneş enerjisi sistemlerini konuştuk. Güneş enerji sistemlerinin ömürlerinın 35-40 yıla kadar yükseldiğini vurgulayan Çekin, “Yatırımın geri dönüş süresi azami 6 yıl. Daha sonraki 30 yıl elektrik ihtiyaçları bedavaya geliyor. Avrupa’nın sağladığı yenilenebilir enerji kredileri ve fonları ile girişimcilerin ceplerinden hiç para çıkmadan sistemi kurmaları ve 10 yılda bedavaya getirmeleri mümkün. Birinci günden itibaren sistem kredi taksitlerini kendi kendine ödemeye başlar. Alınacak teşvik belgesi ile KDV ve gümrük vergileri ödemekten de kurtulur, kredi faizlerini gelir vergisinden düşülebilirler” diyor. Türkiye’de de işadamları, kurumlar ve şahısların 1 MW’a kadar bu sistemleri kurabileceğini kaydeden Çekin “Üretecekleri enerjiyi de devlete satabilirler. Devlet bunun için 10 yıllık sabit fiyatlı alım garantisi veriyor. Bu yatırım o kadar karlıdır ki, yatırımı 6 yılda amorti eden yatırımcı; hiç bir girdiye ihtiyaç duymadan, ek gider, bakım veya arıza maliyeti söz konusu olmadan 30 yıldan daha fazla bir süre devamlı gelir elde edebilir” ifadesini kullandı.
Görünen o ki başta Malatya olmak üzere Anadolu’nun diğer kentinde sanayiciler güneş enerji sistemleri ile üretimini daha ucuza maletme şansını yakalayacak. Böylece gerek iç piyasada gerekse ihracatta rekabet güçlerini de artıracaklar.
|