AB'nin 'Enerji Verimliliği' Düzenlemeleri Türk İhracatçıyı da Yakından İlgilendiriyor

İktisadi Kalkınma Vakfı'ndan (İKV) yapılan açıklamaya göre, AB vatandaşları için 1 Ocak 2015 itibariyle enerji verimliliğinde yeni bir dönem başladı. Yeni dönemde pişirme araçlarının etiketlenmesi; kahve makinelerine, modemlere ve alıcılara otomatik stand-by modunun zorunlu hale getirilmesi gibi evlerde ve iş yerlerinde kullanılan cihazlara ilişkin kurallar değişti.

Böylece tüketicilerin yemek pişirirken, kahvelerini yaparken ve internette gezerken enerji tasarrufu yapmalarının ve enerji etiketlemeleri ile internetten satın aldıkları ürünlerin verimlilik oranlarını görebilmelerinin sağlanması hedefleniyor. Bu değişimle birlikte hane başına yılda 45 avro tutarında enerji tasarrufu öngörülüyor. Avrupa Komisyonu'nun tahminlerine göre tüm ekodizayn ve enerji etiketlemesi düzenlemeleri yıllık 166 milyon ton petrole, yani İtalya'nın birincil enerji tüketimine eşdeğer bir tasarruf sağlayacak. Çevre açısından değerlendirecek olunursa sadece 1 Ocak 2015'te yürürlüğe giren yeni düzenlemeler sayesinde, 2020 yılı itibariyle karbondioksit salınımının yılda 15 milyon ton, yani Bükreş gibi bir şehrin yıllık emisyonuna eşdeğer ölçüde düşeceği öngörülüyor.

"Bu ürünleri satan Türk ihracatçılarının teknik standartları ve koşulları karşılamaları gerek"

Söz konusu düzenlemelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan İKV Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan, Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı olan AB pazarındaki bu yeni düzenlemelerin Türk ihracatçısını yakından ilgilendirdiğini; bu ürünleri satan Türk ihracatçılarının teknik standartları ve koşulları karşılamalarının gerektiğini dile getirdi. Aynı perspektifle AB'de üretilen fırın, kahve makinesi gibi ürünlerin Türkiye pazarına gireceği düşünülürse, yerli üreticilerin rekabet güçlerini ve pazar paylarını korumak durumunda kalacağına dikkati çeken Vardan, "Türkiye'nin AB ile katılım müzakereleri sürecinde enerji faslının halen müzakerelere açılamamış olması kabul edilemez bir durumdur" ifadelerini kullandı. Ancak fasıl açılsın açılmasın Türkiye'nin müktesebat uyumu konusunda çabalarını sürdüreceğinin en yetkili ağızlardan defalarca vurgulandığını anımsatan Vardan'ın açıklamada şu görüşlerine de yer verildi:

"Bu kararlılığın en önemli göstergelerinden biri, 2019 yılına kadar atılacak müktesebata uyum adımlarını sıraladığı Ulusal Eylem Planı'dır. Tüm bunlar neticesinde AB'nin yeni düzenlemelerine ülkemizin de uyum göstermesi kaçınılmazdır. Türkiye yeni açıklanan 2015-2019 Enerji Stratejik Planı'nda enerji tasarrufunu en temel önceliklerden biri olarak benimsemiştir. Yeni düzenlemelerle birlikte yukarıda AB için öngörülen tasarruf oranları, tüketici, üretici, çevre ve enerji arz güvenliği açısından enerji verimliliğinin önemi gibi unsurları bir bütün olarak değerlendirmeliyiz. En ucuz enerji tasarruf edilen enerjidir. Enerji verimliliği yolunda atacağımız her adım, ülkemize kazanç olarak geri dönecektir".