“Yarışmacılar Cesaretli Olmaktan Çekinmesinler, Özgünlük Tasarımın Doğasında Var”

Yurtbay Seramik’in Yapı Medya İletişim işbirliğiyle bu sene 7.’sini düzenlediği “Zeki Yurtbay Tasarım Ödülleri”nin başvuru süreci devam ediyor. Hem yarışmayla ilgili bilgi almak, hem de Yurtbay Seramik’te son dönemde yaşanan gelişmeleri konuşmak için Yurtbay Seramik Pazarlama Direktörü Melis Yurtbay’la kısa bir röportaj gerçekleştirdik. Melis Yurtbay, firması ve seramik sektörü açısından geride bıraktığımız yarıyılı değerlendirirken Yurtbay Seramik’in Turquality program sürecini de anlattı…

Geride bıraktığımız yarıyıla ait yapı sektöründeki gelişmeleri; global, yerel ve seramik karo bağlamında değerlendirebilir misiniz?

Yapı sektörü birçok sektörü de içine alan kapsayıcı bir özelliğe sahiptir. Endüstri çalışmalarının her yıl ivme kazanmasıyla birlikte dış cephe kaplamalarından iç yüzey malzemelerine kadar birçok yenilikle karşılaşıyoruz. Bununla birlikte çevre dostu, doğayla daha barışık, kendini yenileyebilen ya da multi fonksiyonellik özelliği taşıyan yeni sistemler de karşımıza çıktığını görebiliyoruz.

Yurtbay Seramik, yenilikleri daha yakından takip eden ve sektörün nabzını tutan bir marka bu nedenle yapı sektörü ile birlikte diğer sektörlerin de araştırmasını yapıyor. Bu süreçte konunun uzmanlarıyla işbirliği yaparak, gelişimini bir üst seviyeye taşımak için en yeni sistemleri araştırarak bünyesine entegre ederek yatırımlarını sürdürmeye devam ediyor.

Seramik karo açısından değerlendirdiğimizde; ebat, renk, doku ve teknik özelliklerle ilgili gelişim sürecinin devamlı sürdüğü çok değerli bir sektörün içinde olmaktan mutluyuz. Ayrıca dünyadaki trendlerle şekillenen, sadece teknik özelliklerle değil moda ve tasarım akımlarıyla da yönünü çizen yaratıcı bir sektörün içindeyiz. Seramik karonun ilerleyen zamanlarda farklı birçok özelliği de içinde barındıracağını düşünüyoruz. Nasıl ki on yıl önce konuşamadığımız bir ebatı, teknik özelliği bugün olağan algılıyorsak; bir on yıl sonra konuşacaklarımız muhakkak ki aynı olmayacaktır. İhtiyaçlar, talepler, moda ve tasarım akımlarıyla birlikte markamız da kendi içinde bambaşka bir yolculuğa evrilecektir. Bizim için değişim ve dönüşüm; değerlerimizi koruyarak ve geçmişimizi referans alarak yürüteceğimiz kıymetli bir süreçtir.

Yurtbay Seramik’in Turquality program sürecini ve Turquality’nin firmaya katkısını kısaca anlatabilir misiniz?

Yurtbay Seramik, daima hedefleri olan, lokal ve global ihtiyaçları tespit eden, sektöründe öncü ve yenilikleri yakından takip eden bir markadır. Bu bakış açısıyla ve daha iyisini yapabileceğimizin bilinciyle hareket ederek değerli ekip arkadaşlarımızla birlikte Turquality projesini geliştirmeye başladık. Süreç içerisinde sistemi geliştirmenin ve analiz yapabilmenin markanızın yol haritasının belirlemede çok önemli olduğunu birkez daha fark ettik. Kafa yorduğumuz her şeyi bir kez daha masaya yatırdığımız çok kıymetli bir süreç geçirdiğimizi söyleyebilirim.  Projelerimize kattığı artılarla birlikte marka yatırımlarımızı hedeflenen pazar ülkelerde daha rahat yapabiliyoruz. Tasarım süreçleri ve dijital alanlarda sağlanılan teşvikler sayesinde birçok projeyi rahatlıkla konuşabiliyoruz.

Geçtiğimiz sene 6.’sı düzenlenen Zeki Yurtbay Tasarım Ödülleri sürecini katılımcılar ve dereceye giren projeler üzerinden nasıl değerlendirirsiniz?

Bu soruyu yönelttiğiniz için çok teşekkürler. 6’ıncısını düzenlediğimiz Zeki Yurtbay Tasarım Yarışması, nitelikli projelerle karşılaştığımız harika bir süreç oldu ve öğrencilerin artan ilgilerini görmek bizi ayrıca mutlu etti. 3401 ön başvuru, 707 proje teslimi ile tamamladığımız ve jürimizin kazananları titizlikle seçtiği çok keyifli bir süreç yaşadık. Birlikte gelişmek ve geliştirmek bizim açımızdan çok kıymetli. Katılım sağlayan arkadaşların tüm projeleri bizi ayrı ayrı heyecanlandırdı.

“Doğadan Sanata” sloganıyla başvuruların başladığı yarışmanın bu seneki teması Habitat size ne ifade ediyor? Yarışmadan beklentileriniz nelerdir?

Habitat anlam olarak çok geniş kapsamlı bir tema olduğu için bir fikir beyan edip öğrencilerin tasarımlarını etkilemek istemem. Ancak Habitat’ın kişinin kendi varoluşuyla ilgili bir yolculuk olduğunu vurgulamanın önemli olduğunu söyleyebilirim. Yarışmaya katılacak arkadaşlara özgün olmalarını, yaratıcı düşünmelerini ve yalnızca kavramı referans olarak almalarını önerebilirim.

Her sene artarak devam eden bir katılım ve başvuru rakamı görüyoruz. Bu organizasyonun kurumsallaşma yolculuğu ve gelecek senelerin kapsamına dair düşünceleriniz nelerdir?

Bize heyecan ve dinamizim katan kurucumuz Sayın Zeki Yurtbay’ın adını taşıyan bu anlamlı yarışmanın, öğrencilerin yeteneklerini sergilemelerini sağlayarak onlara bir yol açabilmek adına bugünlere taşınması çok önemliydi. İlerleyen yıllarda jüri üyelerimizin de değerli fikirleriyle belki daha farklı şeyleri de konuşuyor olacağız.

Kurumsallaşma sürecimizin de projemize verdiğimiz değerde saklı olduğunu düşünüyoruz. Biz her sene aynı istek ve heyecanla bu anlamlı yarışmayı sürdürmeye devam edeceğiz. Bu düşünceyle daha nicelerini görmeyi arzu ettiğimizi de söylemek isterim.

Yarışmaya katılmak isteyen öğrencilere neler tavsiye edersiniz?

Cesaret etsinler, yılmasınlar! Değerli olan onlar. Hayatın içinde kendi iç seslerini dinlemekten, daha önce yapılmamışı denemekten çekinmesinler. Biz sadece önlerini açmakta bir araç olabiliriz; ama asıl yeteneği dışarı çıkarıp sunacak olan onlar. Bir işte özgünlük, incelik  varsa er ya da geç suyun akıp yolunu bulduğunu görecekler. Yurtbay Seramik olarak daima onların yanındayız.

Yurtbay Seramik olarak hayata geçirmeyi düşündüğünüz projelerinizle birlikte hedefleriniz nelerdir?

Yurtbay Seramik olarak öğrenmeye, gelişmeye ve değişmeye devam ediyoruz. Lokal ve global ihtiyaçları doğru tespit edip AR-GE yatırımlarımızı bu doğrultuda yapıyoruz. Hedeflerimizi daima büyük tuttuk ve bu böyle de devam edecek. Biz, ekip olarak hedeflerimiz doğrultusunda büyük bir keyifle çalışmaktayız. “Sadece en iyisi” vizyonu ve “ Yaşam alanlarına renk katan dünyaca tanınan bir marka olma” misyonumuzla geleceğe güvenle bakan, sektöründe öncü bir marka olmanın gururunu yaşamaya devam ediyoruz.