Vali Yiğenoğlu'nun Su Projesinden Pis Kokular Çıkmaya Başladı
Muğla-Milas-Bodrum üçgeni, Bodrum Yarımadası su projesinde yaşanan skandalla çalkalanıyor. Devletin resmi kurumu DSİ dururken su işi ile kendisi ilgilenen Muğla Valisi Yiğenoğlu'nun devleti devre dışı bırakarak, yandaş isimlerle yürüttüğü gizli çalışmaları belgeleyen dosyayı incelediğimde gözlerime inanamadım. Araştırma sonunda tamamen belgelere
Muğla-Milas-Bodrum üçgeni, Bodrum Yarımadası su projesinde yaşanan skandalla çalkalanıyor. Devletin resmi kurumu DSİ dururken su işi ile kendisi ilgilenen Muğla Valisi Yiğenoğlu’nun devleti devre dışı bırakarak, yandaş isimlerle yürüttüğü gizli çalışmaları belgeleyen dosyayı incelediğimde gözlerime inanamadım. Araştırma sonunda tamamen belgelere dayanan ilginç bulgulara rastladım, işte size kirletilmeye çalışılan "Bodrum su" projesindeki ilginç ayrıntılar. Muğla eski Valisi Lütfi Yiğenoğlu 6 yıl aradan sonra geçen yıl Temmuz başında yeniden Muğla’ya geldiğinde Valilik önünde "davullu zurnalı karşılama töreni" düzenleyen kişiyi herkes merak ediyordu. Sonradan hangi taşı kaldırsanız altından çıkan bu ismin sözde turizmci (Muğla bölgesinde hiçbir turizm tesisi olmayan eski bir kayak hocası) Muzaffer Ergöz olduğu anlaşıldı. Anlaşılıyor ki, Yiğenoğlu-Ergöz arasında geçmişte Muğla Valisi olduğu dönemden kaynaklanan bir ilişki var. Buraya kadar her şey normal. Yıllardır Bodrum’a su getirmek isteyen ve membranlı su araştırma sistemleri ile bilinen Ankara menşeli Alina Ltd. Şti. Bodrum-Milas Havalimanı iç hatlar terminalinin hemen arkasında Ekinambarı adı ile bilinen yerde hem kendi çalışmalarının hem de Amerikalılara yaptırdıkları çalışmaların sonunda Bodrum Yarımadası’nın tamamına yetecek miktarda su olduğunu tespit ediyor. Şirket yetkilisi Mehmet Arif Demirer, elde ettikleri bilgi ve bulgular ışığında dönemin DSİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu’na hitaben bir yazı yazarak, buranın kendilerine tahsis edilmesi durumunda Bodrum su sorununun kökünden halledileceğini belirtiyor. DSİ’den bu yerin 10 yıllığına tahsis edilmesi Muğla İl Özel İdaresi’ne 3 Mayıs 2007 tarih ve 4997 sayılı yazı ile bildiriliyor. İl Özel İdaresi bunun için ihale yapılmasına karar veriyor. O sırada Muğla Valiliği’ne Lütfi Yiğenoğlu atanıyor. Kendisini adeta Bodrum su projesine adayan Mehmet Arif Demirer, konuyu Vali Yiğenoğlu ile de görüşmek istiyor, ancak Vali’ye ulaşması mümkün olmuyor. Kapıyı açan anahtar Mehmet Arif Demirer, Vali Yiğenoğlu’na ulaşmak için referans ararken tesadüfen birileri (ismi bende saklı) tarafından işte Vali Yiğenoğlu’nun kapısını açacak anahtar diye Muzaffer Ergöz’le tanıştırılıyor. Muzaffer Ergöz hemen devreye girip ertesi gün saat 23:00’te Demirer ile Vali Yiğenoğlu’nu buluşturuyor. Vali Yiğenoğlu o görüşme sonunda ipin ucunun Muzaffer Ergöz’de olduğu sinyalini veriyor. Ertesi gün Muzaffer Ergöz, Mehmet Arif Demirer’e Ankara’da kurulu BCK firmasına fizibilite hazırlanması gerektiğini ve Vali Bey’e yapılacak sunumdan sonra görüşmelerin artık BCK firması tarafından sürdürülmesi gerektiğini söylüyor, ayrıca kendisine de yüzde 17 hisse verilmesini istiyor. (Tüm bunların belgesi bende saklı.) Mehmet Arif Demirer, Muzaffer Ergöz tarafından Ankara’da BCK firması ile tanıştırılıyor ve iş BCK’ya havale ediliyor. Ayrıca Demirer, ben parasız yüzde 17 hisse veremem. Sizler bu projeye ne katarsanız ona göre değerlendiririm diyor. BCK firması yetkilisi Bülent Kümbetlioğlu bu kez 18. 9. 2007 tarihli bir teklif ile yapacağı müşavirlik hizmetinin neler olacağını Demirer’e yazılı olarak sunuyor. BCK’nın skandal teklifi Şirket yetkilisi Bülent Kümbetlioğlu’nun imzalayıp ALİNA Ltd Şti’ye ne verdiği yazılı tekliften birkaç maddeyi sizlere aktarıyorum. - Muğla Valisi’nin (valiliğin değil) ihtiyacı olan Bakanlar Kurulu kararının acilen çıkartılmasını sağlamak. - May-Su (Alina) adına alınan tahsisin her türlü sorununun halledilerek tahsis evraklarının tamamlanması. - Belediye, vilayet, basın, il genel meclisi ile ilişkileri sağlamak. - Projeye karşı çıkabilecek olan kişi ve kurumlarla olan ilişkiler. - Projenin Ankara boyutunun halledilmesi. - Projenin siyasal destek bölümünü organize etmek. - Bakanlar Kurulu Kararı ile Muğla Valisi’nin (Valiliğin değil Yiğenoğlu’nun) güçlendirilerek bu projedeki "tek hâkim" hale getirilmesi. - Legal ve illegal lobi çalışmaları yapıp projeyi kabul ettirmek. Bu tekliften sonra BCK Firması Vali Yiğenoğlu’na sunum yapıyor ve sonrasında tüm ilişkiler Vali Yiğenoğlu, Muzaffer Ergöz ve Bülent Kümbetlioğlu üçgeninde gelişiyor. Ancak ALİNA Ltd. hisse vermeyi reddedince, BCK’den Demirer’e gelen bir mail’de Vali Yiğenoğlu duruma müdahil olacaktır deniliyor. Buna rağmen hisse verilmeyince, Muzaffer Ergöz ve BCK yetkilisi Bülent Kümbetlioğlu ALİNA’dan desteğini çektiğini söylüyor. Ve tahmin edildiği gibi saat 14:05’te yapılacağı ilan edilen ihaleye ALİNA’nın (MAY-SU) saat 14:02’de katılması üzerine yasalara aykırı olarak valinin talimatı ile ihale iptal ediliyor. Oysa vali, iptal etme yerine gerekiyorsa erteleyebilirdi. Denilebilir ki belki valinin bu gelişmelerden haberi yok, kullanılmıştır. Hayır, Vali Yiğenoğlu’na bütün bu adımların bildirildiğini teyit eden belgeler elimde. İsterse beni mahkemeye verebilir, orada ne sansasyonel belgeler çıkacağı görülecektir. Gelişmeler bunlarla sınırlı değil, devamı ile ilgili dosyayı henüz inceliyorum, teyit etme ihtiyacı duyduğum bir iki konu var. İlginç olaylar var. İlginç kişiler var. Vali Yiğenoğlu, Bülent Kümbetlioğlu, Muzaffer Ergöz ve Mustafa Yılmaz isimleri hangi rollerde, teyidini aldığımda bunları da sizlerle paylaşacağım. |