Ali Ağaoğlu’nun "Otelimi kapatıyorum" demesi ile gündeme gelen Uludağ’ın
dönüşüm projesi, birinci bölgeyi baştan yaratacak. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın
2008 yılı başında Türkiye Otelciler Federasyonu’nun Genel Kurul toplantısında,
"Kim kalkıp Uludağ kayak merkezini övebilir. Gecekondu gibi yapılanmış bir
merkez. Uludağ’ı yeniden kazanmamız gerekir" demesinin ardından arkasına rüzgarı
alan Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından haziran ayında başlatılan süreçte
sancılı olarak yola çıkıldı.
İlk beş yılda yüzde 40’ı, ikinci beş yılda yüzde 60’ının
yenilenmesi düşünülen Uludağ’da bazı otel sahiplerinin dediği gibi 'yıkım'
olmadığını öne süren Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü Prof. Dr. Mustafa
Kemal Yalınkılıç, "Yıkılacak olan alanlar ruhsatsız ve kaçak alanlar. Yoksa
kimsenin oteline tahsisi dolmadan bir şey yapılması söz konusu değil. Tahsis
süreleri bitince yıkılıp yeni projeye uygun olarak yapılacaklar" dedi.
Yalınkılıç, Uludağ’da birinci bölge olarak ifade edilen noktada ruhsatsız
oldukları için 2007’de kendilerine tebligat yapılan iki otelin tahsisinin iptal
edildiğini dile getirirken, "4 tane otel için komisyon toplandı ve mutabakat
zaptı olmadığı için tahsis iptal kararı çıktı. Eğer biz yasaya rağmen kaçağa göz
yumsaydık suçlanmalıydık. Yasaya uygun hareket ettiğimiz için bizisuçluyorlar"
diye konuştu.
İşte Yalınkılıç’ın ağzından Uludağ’da yapılacaklar:
Maliye Bakanlığı
tarafından yapılan 4916 sayılı yasa diyor ki, "Aykırılıkların giderilmesi şartı
ile tahsisler iptal edilmesin". Biz de bunu baz alarak 14 otele
"aykırılıklarının giderilmesi" yönünde yazı gönderdik.
Ancak 30 Kasım’dan sonra yıkılacak diye bir şey yok. Ruhsata aykırı yerlerini
yıkanlar, ruhsat süreleri bitene kadar kalacaklar.
Burada kamunun 16 tane yeri var. Amacımız Uludağ’da kamunun
hizmet tesislerini 3- 4 binada toplamak.
Artık burada devletin oteli olmayacak. Sadece bir konuk evi
olacak. Aslında kamu çuvaldızı kendine batırıyor. İlk dozer Orman Bakanlığı’nın
yani bizim oradaki tesisimize girecek.
20-30 milyon dolarlık yatırım
yıkılacak
Uludağ’ın en eskilerinden Alkoçlar’ın
sahibi Ender Alkoçlar, "Benim burada 3 otelim var. Bir tanesinde lobi sonradan
eklendi. Orasının yıkılması isteniyor. İstenirse yıkarım tabi ama,
yıkmadan da çözüm üretilebilir" derken, bölge ote llerinde
yıkılacak yapı miktarının tutarının 20-30 milyon dolarları bulacağını söyledi.
Uludağ’da 16 yıl önce yapılmış iskanla yıllardır çalışıldığını belirten
Alkoçlar, "Uludağ’daki yapıların yüzde 12’si iskana aykırı. Türkiye genelindeki
kaçak yapılaşma istatistiğinin altında. Bize döndüler 30 Kasım’a kadar imar
durumunuzu düzeltin diye yazı yazdılar. Yıkabilirim de. Derdim o değil. Sadece
yapılan şeyleri yıkmak milli servete de zarar değil mi?" diye
konuştu.
Ağaoğlu’nun tahsisi zaten iptal
edilmiş
1988 yılından bu yana Uludağ’da My
Resort Oteli’ni işleten Ağaoğlu’nun daha sonra yenileme adı altında otele
yaptığı bazı eklemelerin ruhsatı olmadığı ve kaçak statüsüne girdiği öne
sürüldü. Kendisine bu yapıların yıkılması için tanınan sürenin dolmasına rağmen
işlem yapmayan Ağaoğlu’nun Uludağ’daki My Resort Oteli ile ilgili olarak Çevre
ve Orman Bakanlığı 30 Haziran 2009 itibarıyla otel tahsisinin iptali yönünde
karar aldığı öğrenildi.
Kararın kendisine ulaştırılmasının ardından, geçtiğimiz günlerde bir açıklama
yaparak "otelini kapatacağını" duyuran Ali Ağaoğlu nedense, 30 Haziran tarihi
itibarıyla aslında "tahsisinin iptal" edildiğini açıklama gereği görmedi.
"Devletime hibe olsun" demişti
Ali Ağaoğlu, "Oteli kapatıyorum, kışın da açmayacağım. Kimseye satmıyorum,
kesinlikle. Geçen hafta yapılan toplantıda planı gördük. Bu mantıkla oldukları
sürece anahtarı devlete teslim ederim. Bu yıl 7 milyon Euro, geçen yıl da 15
milyon dolar yatırdım. Devletime, hibe olsun, ne olur yani"
demişti.
|