‘Türk Lokumu Acıdır’
Manisa'nın Turgutlu ilçesinde çıkarılmak istenen nikel madenine karşı yöre halkının tepkisi her geçen gün daha da yoğunlaşıyor. Yöre halkının Manisa İdare Mahkemesi'nde açtığı davanın devam ettiği bir süreçte nikel madenini işletmek isteyen İngilizlere ait maden firmasını Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan ÇED olumlu kararı alması, Turgutlu'daki
Manisa'nın Turgutlu ilçesinde çıkarılmak istenen nikel madenine karşı yöre halkının tepkisi her geçen gün daha da yoğunlaşıyor. Yöre halkının Manisa İdare Mahkemesi'nde açtığı davanın devam ettiği bir süreçte nikel madenini işletmek isteyen İngilizlere ait maden firmasını Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan ÇED olumlu kararı alması, Turgutlu'daki tansiyonu daha da yükseltti. Nikel madenine karşı toplanan 7 bin imzanın bakanlık yetkilileri tarafından ciddiye alınması gerektiği açıklanırken, aksi uygulamada, yöre halkının sivil itaatsizlik örneği sergileyeceği bildirildi. Çokuluslu şirketlerin istemi doğrultusunda yenilenen Maden Yasası'na dayanarak Turgutlu'nun Çaldağı'nda konuşlanmaya başlayan İngiliz maden şirketi Euro Nikel, 2 bin dönüm arazi üzerinde maden çıkarma girişimine başladı. Açık havada yığın liçi yöntemiyle işletilmek istenen nikel madeninin, geri dönüşü olmayacak bir çevre felaketi yaratacağını savunan Turgutlu halkı, Toplumsal Dayanışma ve Kültür Merkezi Derneği ile EGEÇEP şemsiyesi altında yaptıkları açıklamada, söz konusu işletmenin açık havada günde 3 bin ton, yılda 2 milyon 500 bin ton sülfürik asit kullanacağı belirtilerek şu görüşlere yer verildi: “Yılda 480 bin ton kireç taşı kırılması planlanıyor. Her biri 512 metre boyunda, 45 metre eninde ve 40 metre yüksekliğinde toplam 32 yığın liçi yapılacak. 6 adet asit barajı inşa edilecek. Haftada 25 ton patlayıcı kullanılacak. 60 km çapında etki alanı ile Turgutlu, Manisa, Salihli, Akhisar, Gölmarmara, İzmir gibi şehirleri ile Gediz ve Menderes nehirlerini tehdit altına alacaktır. Asit ve ağır metaller, havayı, toprağı ve suyu zehirleyecektir. Bu maden, süreç içindeki birikimiyle canlı yaşamına felaket getirecektir. Nikel kansorejen bir metaldir. Çocuklarımızın kanser olmasını istemiyoruz.” Maden işletmesinde yılda 4 milyon 500 bin metreküp su kullanılacağı ve tarım arazilerine su bırakmayacağı vurgulanan bildiride, Çaldağı'ndaki orman örtüsünün 30 yıllık bir emek sonucu yaratıldığını vurgulayan Turgutlu halkı, İngiliz şirketinin bölgede 284 bin ağaç keseceğini belirterek, “Çaldağı, Turgutlu ve Belen Ovası'nın can damarıdır. Bölgenin akciğeridir” açıklamasını yaptı. İngiliz şirketinin 15 yıllık süre içerisinde işçi ücreti, vergiler ve devlet payı olarak 500-600 milyon dolar gelir bırakacağı, bunun karşılığında 20-25 milyar dolar götüreceğine dikkat çeken Turgutlu halkı, “Feda ettiğimiz nedir? Sadece Turgutlu Ovası'nda yetişen tarım ürünlerinden elde edilen yıllık 300 milyon dolar gelir yok olacaktır” dedi. Şirketin, Londra Borsası'na, Tutgutlu'daki nikel madenini, “Türk lokumu” olarak sunduğu vurgulanan açıklamanın son bölümünde şu görüşlere yer verildi:“Sömürgeciliğin güncellenmiş hali olan küreselleşme ve yeni dünya düzeni oyunlarıyla önce yoksullaştırılan insanlarımız zihnen ve ruhen sömürgeleştirilmek istenmektedir. Yaşamın sürdürülebilmesinden yanayız ve sömürge olmayı kabul etmiyoruz. Çökmüş olan İngiliz sosyal güvenlik sisteminin fon şirketiyle, gelirleri düşen İngiliz kraliyet ailesinin fon şirketinin de nemalandığı İngiliz Euro Nikel şirketi, Londra Borsası'nda işlem gören hisselerini sunarken, Çaldağı Nikel Madeni Projesini 'Turkish delight' (Türk lokumu) olarak tanıtmaktadır. Bire 30-40 kazancı Türk lokumu olarak görenlere cevabımızı vereceğiz. Onlara Çanakkale’yi, Kurtuluş Savaşını hatırlatıp, yiyeceklerinin Türk lokumu olmadığını bir kez daha göstereceğiz. O zaman da nasıl yerli işbirlikçileri ile birlikte 'geldikleri gibi gittilerse' bugün de aynısı olacak.” |