b>Kentsel Dönüşüm ve Kentsel Yenileme Projeleri belediyeler tarafından "kentin çöküntü alanlarının" düzenlenmesi ve bu "çöküntüyü oluşturan" yoksul toplulukların da kent merkezinden kent dışına taşınmasını öngörüyor. Kentsel yenileme alanı olarak ilan edilen Sulukule de bu örneklerden biri.
Fatih Belediye Meclisi toplantısının 3 Aralık 2007 tarihli 1. birleşiminin 1. oturumuna ait tutanaklar, "çöküntü alanı", "kentsel yenileme", "kentsel dönüşüm" diye adlandırılan bu projelerin, yoksul mahallelerde "sorun" yaratan toplulukların yerlerinden edilmesi amacıyla uygulanmaya başladığını gözler önüne seriyor.
3 Aralık 2007 tarihinde Fatih Belediye Meclisi toplantısında gündemin 28. maddesi Sulukule'deki kentsel yenileme tartışması. Meclis Başkanı Yahya Atıcı ilk sözü CHP'li Meclis üyesi Can Özyedierler'e veriyor. Özyedierler Sulukule'deki eğlence sektörünün durmasıyla Sulukule'nin ekonomik olarak çöktüğünden ve bu yenileme projesinin Sulukulelileri yeniden ekonomik hayata döndürecek bir proje olması gerektiğinden söz ediyor. Daha sonra sözü AKP'li Mecis üyesi M. Köksal Özer alıyor ve Özyedierler'e verdiği yanıt tutanaklarda aynen şöyle geçiyor:
"Eğlence sektör... orası eğlence sektörü falan değil, 13, 14, 15 yaşındaki kızların fuhuş yatağına sürüklendikleri ilk yer burada normal bir eğlence falan yapılmıyor yani. Ha o insanların gerçekten yaratılış gereği şeyleri var, meyilleri var. Ben biliyorum daha ilkokul çağında başlarlar klarnet çalmaya, keman falan çalmaya aralarında büyüdüm ama bu Sulukule dediğimiz yer çok farklı, tamamen fuhuş yatağı bir yer yani burası eğlence sektörünün en kötü yüzü. Orayı değiştirmek lazım. Tabii ki bu insanların kültürlerini yaşatmak lazım bu insanların kültürlerini geliştirmek lazım ama bugüne kadar o ortamda yaşayan insanları oradan kurtardığımız için ben öncelikle yani projeyi oluşturanlara öncelikle teşekkür ediyorum."
Yeşil alan yap kurtul!
Bu sözlere itiraz eden Özyedierler ise "Orada yaşayan insanlar var yani insanların namusuna edebine yönelik böyle bir laf kabul edilebilir mi arkadaşlar? Çok rica ederim yani doğru dersiniz, yanlış dersiniz ellerimizi kaldırır sayarız ama fuhuş batağı dediğiniz zaman yani bir kitleden bahsediyoruz bu çok ciddi bir itham" diyerek bu sözlerin düzeltilmesini talep ediyor.
AKP'li Meclis üyesi Yakup Karaoğlu söz alıyor ve bu tartışmalara girmeyeceğini belirterek Sulukule'nin tamamının yeşil alan yapılmasından yana olduğunu belirtiyor. Karaoğlu "Sulukule'nin yerinde çok güzel yeşil alanlar, şu insanların oturabileceği belediyenin sosyal tesisleri olan yerler olsun. Bana Fatih'te de yeni bir meskene ihtiyacım yok böyle düşünüyorum. Doyduk biz doyduk meskenden doyduk biz ama bizim yeşil alana ihtiyacımız var Fatih'te. O insanlar eğer oradan alıp ta bir yere götüreceksek onların yerine bütün milletin, Fatihlinin ortak bir alanı yeşili işte Topkapı sosyal konutu diyerek gidiyoruz, yemek yemeğe gidiyoruz oraya. Yerimiz yok başka yok. Birçok arkadaşımız Tophane denilen yerdeki işte oradaki mekanlara gece yeme içme işte vesaire ya bizim Fatih'de bu tür mekanlara ihtiyacımız var. Ben olsaydım eğer bu projenin başında ben orayı ıslah ederdim. Orası bütün Fatihlinin kullanacağı bir mekan olurdu" diyor.
Karaoğlu kentsel yenileme projesi çerçevesinde Sulukulelilerden evlerini ucuza satın alan şirketler ve yatırımcılarla ilgili endişesini ise şu sözlerle dile getiriyor:
"Endişem şu yarın oralarda meskenler yapılacak kimler oturacak ve beddua alacağı benim kanaatim o. O mekanlara yerleşecek arsa alıp vesaire yerleşecek insanlardan kuşkulanacak başkaları diyecekler ki bak falan, falan, falan şahıs da bakın orda oturuyor. Allah belasını versin diyecekler eğer bir yer kaldırılacaksa bunun yerine kesinlikle yeşil alan ve sosyal tesis ve o sur diplerinin de tamamı olmalı ve tarihi eser olarak ortaya çıkarmalı ve korunmalı. Bu tür yerlere de tarihi yerlere de proje desteği sağlanmalı vatandaşa özellikle şahıslara ve bir an önce arkanı döneyim diyeceksin kardeşim şunu ihya et".
Taşoluk Sulukulelileri istemiyor!
Meclis oturumu sonunda Fatih Belediyesi'nin oylamaya sunduğu Sulukule yenileme mimari avan projesi, az farkla onaylanıyor. Bu oylamadan sonra Fatih Belediyesi Sulukule'deki kentsel yenileme projesi ile ilgili web sitesinde yaptığı açıklamada şu sözlere yer veriyor:
"Bu bölgeler yalnızca fiziki çöküntü alanları oluşturmayıp aynı zamanda sosyo-ekonomik problemlerin büyük ölçüde iç içe yaşandığı, kentin dar gelirli ve yoksulları tarafından kullanılan, mülkiyet-malik ilişkisinin kopuk veya hiç olmadığı, kente, kentliye aidiyet hassasiyetinin bulunmadığı, yalnızca barınmak ihtiyacından başka bir amaçlarının olmadığı alt gelir ve kültür seviyesindeki gruplar, kentin bu tarihi ve kültürel mekânlarının gelişim ve değişiminin engellenmesine ve bu alanların çöküntü alanları olmasına sebebiyet vermişlerdir".
Bu arada Sulukule'den 40 km öteye Gaziosmanpaşa Taşoluk'a gönderilmek istenen kiracılarla ilgili ise Taşoluk TOKİ evlerinden satın alanlar TOKİ'yi, Fatih Belediyesi'ni telefonla arayarak Sulukulelileri istemediklerini belirtiyorlar. Arnavutköy rehberi adlı web sitesinde bu konu da "TOKİ Taşoluk konutlarında Sulukuleli isyanı" başlıklı bir haberde yer alıyor.
Romanların yerinden edilmesi "kentsel yenileme" adı altında yalnızca basit bir yer değiştirme değil sosyal, kültürel ve ekonomik sonuçları olan bir göç. "Kentsel yenileme", "kentsel dönüşüm" diye adlandırılan bu projeler, yoksul mahallelerde kendileri için sorun yaratan toplulukları yerinden etme yöntemleri olarak uygulanmaya başladı. Özellikle Roman toplulukların kendi sosyal hayatlarını, kültürlerini, başka bir yerde yeniden ortaya çıkarmaya çalışmaları onları çözümsüzlüğe itiyor. Sulukule'de ise şimdi bir travma, Roman kimliğinin, duyguların boşluğa aktığı bir durum yaşanıyor.
|