TMMOB Şehir
Plancıları Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu, Taksim
Meydanı Projesi'ne itiraz hakkını kullanan Yönetim Kurulu Üyelerinin
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından işinden
çıkarıldığını iddia etti. ŞPO İstanbul Şubesi tarafından yapılan yazılı
açıklamada, 12 Mart Pazartesi günü Taksim Meydanı için hazırlanan imar
planlarına yönelik itiraz dilekçelerini teslim etmek için İBB'nin önünde
düzenlenen basın açıklamasına katılan üyelerinin önce güvenlik görevlileri
tarafından kimlik bilgilerinin alındığı ve bir hafta içinde işine son verildiği
savunuldu.
ŞPO İstanbul Şubesi'nin açıklaması
şöyle: "12 Mart Pazartesi günü saat 11:00`da
sekreteryasını yürüttüğümüz Taksim Dayanışması bileşenleri, düzenlediği basın
açıklamasının ardından Taksim Meydanı için hazırlanan İmar Planlarına yönelik en
temel demokratik haklardan biri olarak tanımlanan; bireysel itiraz dilekçelerini
teslim etmek için belediye binasına girmek istemiş, güvenlik görevlilerinin ve
polisin engellemesiyle karşılaşmış, vatandaşlar yağmur altında bekletilmiş ve
ancak gruplar halinde içeriye alınmıştır. Dilekçeyi teslim ettikten sonra binayı
terk etmesi istenen grubun içinde yer alan Yönetim Kurulu Üyemizin belediye
çalışanı olduğunu belirtmesi üzerine kimlik bilgileri güvenlik görevlilerince
kayıt altına alınmıştır.
Bünyesinde çalışan bir uzmanın demokratik yollarla itiraz hakkını
kullanmasına tahammülü olmayan İBB yönetimi, bir hafta içinde Yönetim Kurulu
Üyemizi işten çıkarmıştır. Odamız kurulduğu günden bu yana İstanbul`un geleceği
adına, bilimsellikten ve kamu yararından uzak olan plan ve projeler karşısında
mücadelesine devam etmiştir. Meslek alanımıza hukuksuzlukla müdahale eden ve
rant odaklı planlama anlayışını İstanbul`a dayatarak kamu yararını ve
İstanbul`un geleceğini hiçe sayanlara karşı, haklı ve giderek daha güçlü bir
şekilde sürdürülen bu mücadelede; İstanbul Büyükşehir Belediyesi de çoğu zaman
karşımızda olmuştur.
Belediye`nin yıllardır süre gelen uygulamaları karşısında, Odamız tarafından
yargıya taşınan planlara ilişkin davaların neredeyse tamamının lehimize
sonuçlanması ise hukuk mücadelesindeki haklılığımızı açıkça ortaya koymaktadır.
Kamu yararı adına gerçekleştirdiğimiz ve haklılığı hukuk tarafından onaylanan
müdahalelerimiz karşısında, söyleyecek sözü olmayan İstanbul Büyükşehir
Belediyesi, sesimizi kısmak ve mücadelemizi engellemek adına her yolu
denemektedir. Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında, Şubemizi kiracısı olduğu mülkten
tahliyeye zorlayan Büyükşehir Belediyesi, bu kez de 7,5 yıldır bünyesinde
çalışan bir meslektaşımızı, yönetim kurulu üyemiz olması nedeniyle işten çıkarma
yoluna gitmiş ve art niyetini bir kez daha ortaya koymuştur.
Çalışmalarımızı ve mücadelemizi durdurmayı, yavaşlatmayı ve meslektaşlarımızı
sindirmeyi hedefleyen, bünyesinde çalışan diğer profesyonellere gözdağı verme
amaçlı bu art niyetli süreçlerden Odamızın hiçbir şekilde etkilenmeyeceğinin
bilinmesini isteriz. Bu uygulamada da görülmüştür ki, İBB`nin gerçekleştirdiği
yanlışlara itiraz edenlere karşı tahammülü giderek ortadan kalkmakta, en temel
vatandaşlık haklarını kullananlar dahi, Anayasaya aykırı bir şekilde, işinden
edilebilmektedir.
Odamız, İstanbullulara karşı taşıdığı sorumluluk gereği yetkileri ile kamu
yararını gözeten uygulamaların yanında olmaya, yetkilerini kamu yararına aykırı
ve bilimsellikten uzak bir şekilde kullananlara karşı ise mücadelesini yılmadan
sürdürmeye ve meslektaşlarımıza destek olmaya devam edecektir. Biz, İBB`nin ilk
defa karşılaşmadığımız bu antidemokratik uygulamalarına, tehdit, sürgün, işten
atma gibi korku ve sindirme politikalarına karşı dayanışmanın gücüne inanıyor ve
bilimden, emekten, kamu yararından yana olan herkesi bir arada durmaya
çağırıyoruz".
|