"Rant Hukuksuzluğunu Yasal Hale Getirdiler"

İktidarın kentsel dönüşüm adı altında yeni rant alanları yaratmak için Meclis’ten geçirdiği yasaya tepkiler sürüyor. İstanbul’un birçok bölgesinde kentsel dönüşüm mağdurlarının avukatlığını yapan Onur Cingil, “Fiili durumu yasallaştırdılar ve yeni rant alanlarının önünü açtılar.” dedi. Cingil, yasanın mevcut süren davalara etki edeceğini belirtti.

BirGün'den Gökay Başcan'ın haberine göre; yurttaşı depremden korumak ve konut sorununu çözmek için yapıldığı iddia edilen, aslında rezerv yapılarla ilgili yapılan değişiklikle mülksüzleştirme sorununu ortaya çıkaracak olan yasa, Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından yürürlüğe girecek. Düzenlemeye göre, artık üzerinde yerleşim yeri olan alanlar da rezerv yapı alanı ilan edilebilecek. Dava süreci hızlanacak ve yurttaşların itiraz hakkı elinden alınacak. Mülk sahibi evinde olmamasına rağmen kolluk kuvvetleri eşliğinde haneye girilebilecek.

Avukat Onur Cingil, “Rezerv alanı, normalde teknik ve hukuki tanım itibariyle riskli alanın taşınacağı risksiz ve boş alan olarak tanımlanıyordu. Örneğin, Ümraniye Hekimbaşı’nda 120 apartmanın olduğu yer rezerv alanı ilan edildi ve yıkıldı. Ya da Tozkoparan’da riskli alanda yürütmenin durdurulması kararı alındığı için bu sefer 10,4 hektarlık bir alanını rezerv alanı ilan etmişlerdi. Daha sonra, sırf Kanal İstanbul etrafının inşaata açılması için birçok bölge rezerv alan ilan edildi.” dedi.

Riski değil, rantı yüksek
Yeni düzenlemenin süren davalara da etkisi olacağını belirten Cingil, “Kemerburgaz Göktürk'teki daha önceden Demirören'e ait olan ve kredi borçlarına karşılık Ziraat Bankası’na verilen rezerv alana villalar yapılıyor. Örnekler de gösteriyor ki alınan kararlar, rezerv alan tanımına tamamen zıt. Çünkü riskli bir bölge rezerv alanına taşınacaksa, oraya depreme yönelik, insanların güvenilir bir şekilde barınacağı sosyal konut yapılması beklenir. Ancak villa yapıldığını görüyoruz, hiçbir işçiyi, dar gelirliyi villaya taşımazlar. Göktürk’te kazandığımız dava şuan istinafta. Yasa ile bu dava bozulacak bir dava haline geldi." dedi.

Cingil, şöyle devam etti: “Bu zamana kadar riskli alan olarak ilan edilen yerlere baktığımızda Merter tekstil, E5, metro, metrobüs güzargahına olan Tozkoparan, Okmeydanı Fetihtepe Mahallesi; Anadolu Yakası'na gelirsek Çamlıca eteklerinde Çamlıca Camii'nin hemen altında, Hekimbaşı Ormanı’nın hemen dibindeki bölge rezerv alan ilan edilmişti. Bu zaman kadar rezerv alan ilan edilen bölgeler rantı yüksek yerler oldu. Şimdi rezerv alanı tanımının değişmesiyle birlikte, örneğin, Maltepe merkez, Kadıköy Bahariye, Üsküdar'da Selimiye Salacak, Altunizade, Bağlarbaşı, Beşiktaş ve Şişli’nin birçok bölgesi, hatta Nişantaşı belki riskli alan ilan edilebilecek. Yani rantabl olan her yer artık tehlike altında."

Haberin tamamına linkten ulaşılabilir.