ING Bank'ın 2010 yılı başında Bilgi
Üniversitesi işbirliğinde hayata geçirdiği, halkın konut alma
eğilimini gösteren ING Mortgage Barometre'nin
sonuçları düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı. ING Bank Mortgage
Barometre'nin 2010 sonuçlarına göre, tüketiciler ortalama 73 ay
vade ve en fazla 1.334 lira ödeme ile konut almak
istiyor.
Araştırmada, dikkat çeken sonuçlar şöyle:
''Konut satın alınırken kullanılacak kaynaklar arasında kredi ilk sırada yer
alıyor. 2009 Aralık dönemine kıyasla tüketicilerin banka kredisine ilgilerinin
arttığı görülüyor. Aralık 2010 itibariyle alınması düşünülen ev fiyatı ortalama
135 bin lira. Kredi kullanmayı düşünen her 4 tüketiciden 1'i konut bedelinin
yarısından azı için kredi kullanmayı planlıyor.
Aralık 2010 itibariyle krediye aylık ödenebilecek tutar ortalama aylık 1.334
lira. Konut kredilerinde ortalama olarak 73 ay vade ile ev kredisi tercih
edildiği görülüyor. Tüketicilerin büyük çoğunluğu sıfır daire almak istiyor.
Konut satın alınırken tüketicilerin yüzde 61'i 3+1 evleri tercih ediyor. Büyük
çoğunluk 1 yıl ya da daha uzun bir süre sonra konut satın almayı planlıyor. Yine
büyük çoğunluk, içinde yaşamak için konut satın almayı planlıyor. Bu grubu
yatırım için konut satın almayı planlayanlar izliyor''.
18 Şubat itibariyle pazar büyüklüğü 59.4 milyar lira
ING Bank Bireysel Krediler Pazarlama ve Özel Bankacılık Genel Müdür
Yardımcısı Cenk Tabakoğlu, toplantıda yaptığı konuşmada, ING Grubu'nun dünya
genelindeki mortgage bakiyesinin yaklaşık 350 milyar avro olduğunu, bu rakamın
Türkiye'nin toplam mortgage bakiyesi olan 27 milyar avronun 13 katına denk
geldiğini söyledi.
18 Şubat 2011 itibariyle Türkiye pazarı mortgage kredileri bakiyesinin 59.4
milyar lira, toplam tüketici kredileri (mortgage, ihtiyaç, taşıt kredileri)
bakiyesinin ise 129.4 milyar lira olduğunun altını çizen Tabakoğlu, mortgage
kredilerinin toplam tüketici kredileri içindeki payının yüzde 46 olduğunu, 2009
yılı sonunda 42.3 milyar lira olan mortgage kredi bakiyesinin 2010 yılı sonunda
57.2 milyar liraya ulaştığını anlattı.
Piyasa büyüklüğünün ise yüzde 35 oranında arttığına değinen Tabakoğlu, 2011
yılında ise yaklaşık 1.5 aylık dönemde piyasadaki büyümenin devam ettiğini
vurguladı.
ING Bank mortgage büyüklüğünün 2.2 milyar lira ve pazar paylarının yaklaşık
yüzde 4 olduğuna işaret eden Tabakoğlu, 2010 yılında yaklaşık 15 bin adet
müşteriye 1 milyar liralık mortgage kredisi kullandırıldığını bildirdi.
''Çok fazla etkilenme görmedik''
Soruları da yanıtlayan Tabakoğlu, Merkez Bankası kararlarının 2011 yılının
ilk 2 ayındaki konut kredilerini ne şekilde etkilediği sorusu üzerine, çok fazla
bir etkilenme gözlemlemediklerini, faizler biraz yükselse de büyüme hızının
devam ettiğini vurguladı.
Bundan sonra BDDK ve Merkez Bankası'nın devamında atacağı adımların çok
önemli olacağına dikkati çeken Tabakoğlu, başka önlemler gelirse bunun büyümeyi
sınırlayabileceği, ancak yine de büyümenin süreceğini düşündüklerini dile
getirdi.
''2010 bekleneni vermedi, 2011'den umutluyuz''
ING Bank Bireysel Krediler Pazarlama Grup Müdürü Ahmet Haşim Şirin ise 2010
yılında 12 kez Türkiye genelinde yaklaşık bin kişiye ulaşarak yapılan
araştırmanın toplam sonuçlarıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
''Aralık 2009'da 80 seviyesi ile başlayan konut barometresi mayıs-eylül
ayları arası 75 seviyelerine düşüyor. Referandum öncesi ekonomideki gerginliğin
barometreye de yansıdığı, referandum sonrası atmosferin olumlu yönde değiştiği
görülüyor. Her ne kadar 2010 senesi kötü olarak yorumlansa da sene başında
mevcut koşulların kötü bulunması oranı, sene sonuna doğru daha iyimser bir
algıya dönüşüyor.
Böylece, 2010'nun bekleneni vermediğini söyleyebiliriz. Ancak 2011'den
umutluyuz. Kişilerin 2011 senesinden beklentileri daha yüksek ve 2011 senesinin
ekonomik koşullarına daha olumlu ve pozitif bakıldığı görülüyor. Bununla
birlikte haziran ayında yapılacak genel seçimler öncesi tedirgin bir dönem
olmasını bekliyoruz.''
Araştırmada mevcut piyasa koşullarının konut alımına uygun olduğunu
düşünenlerin oranında Aralık 2009 dönemine kıyasla Aralık 2010 itibarıyla
değişmediğine işaret eden Şirin, yüzde 48'lik kesimin mevcut piyasa koşullarının
konut alımı için uygun olduğunu düşündüğünü belirtti.
2010 yılında
satın alma eğiliminin düşme trendi gösterdiğine dikkati çeken Şirin, yüzde
63'lük oranın konut satın almayı düşünmediğini bildirdi.
|