İTÜ Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naci
Görür, beklenen Marmara depremiyle ilgili olarak
“Özellikle Marmara Ereğlisi açıklarıyla Adalar arasında kalan fay, birinci
derecede risk oluşturuyor. İstanbul ve Tekirdağ’ı tehdit eden bu fay hattındaki
kırılma, yapılan araştırmalara göre 2029’a kadar gerçekleşecek. Deprem,
7.2’den küçük olmayacak” dedi.
Doğuda Karlıova’dan başlayıp Marmara Denizi’nin içinden geçerek batıya doğru
uzanan Kuzey Anadolu Fay Hattı, 1200 kilometrelik uzun bir hat.
Genişliği 100 metreyle 10 kilometre arasında değişiyor. Dünyanın en hızlı
hareket eden fay hatlarından biri. 1939’dan beri 13 büyük deprem üreten hat, en
son 17 Ağustos 1999’da Türkiye için ne kadar yıkıcı olabileceğini göstermişti.
Prof. Dr. Görür, 1999’dan beri hattın Marmara Denizi’nin içinden geçen bölümüyle
ilgili olarak gemilerle ve denizaltı desteğiyle araştırmalar yürütüyor.
Prof. Dr. Görür, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şöyle
konuştu:
“Yaptığımız araştırmalar sonucunda, özellikle Marmara Ereğlisi açıklarıyla
Adalar arasında kalan fay, birinci derecede risk oluşturuyor. Bu fayın kırılması
durumunda Marmara Bölgesi’nde büyük bir deprem bekliyoruz. Depremden en fazla
Marmara’nın güney sahillerinde yer alan yerleşimler, İstanbul ve Tekirdağ
etkilenecek. Dolayısıyla bu bölgelerde altyapı ve yapı stokunun bu şiddetteki
bir etkilenmeye güvenli olması gerekir. Değilse de güvenli hale getirmek
gerekir. En son deprem nerede olmuşsa oranın batısı tehlikeli duruma geliyor.
Yani Gölcük Depremi Marmara’yı risk altına sokmuştur, denizdeki faylarda kırılma
olacak ve bölge sakinleşecek. Bu bölgede olacak depremin büyüklüğü 7.2’den küçük
olmayacak. Deprem kaçınılmaz. İstanbul ve Tekirdağ’ı tehdit eden bu fay
hattındaki kırılma yapılan araştırmalara göre 2029’a kadar gerçekleşecek.” (aa,
Radikal)
|