İstanbul Nasıl Kurtuldu?

stanbul'daki deprem tatbikatı, "İstanbul 7.2'lik depremle sallandı" anonsuyla başladı.
Plana göre, yetkililer bu anonstan sonra harekete geçip olmaları gereken yere ulaşacaktı.
Fakat bu kez deprem tongaya basmıştı! Deprem gelmeden bir saat önce belediye başkanından diğer yetkililere kadar herkes yerini almıştı!

Deprem geldiğinde bir baktı; aha herkes görev yerinde! Herkes tedbiri almış… İstanbul idaresi depremin hangi saat, hangi dakika, hangi yönden geleceğinin istihbaratını yapmış. O zaman anlaşıldı ki, belediye başkanı; "Depreme hazırız" lafını boşuna söylememiş! Depremden bir saat önce Afet Merkezi'nde depremi bekleyecek kadar hazırlıklı ve donanımlılar!

"Arkadaşlar karşılama yapın, geldi"

"Deprem mi?"

"Yok, deprem bir saat sonra gelecek, şimdi gelen belediye başkanı!"

Bu kadarla da sınırlı değildi! Cenaze arabaları ve ambulanslar da depremin yıkacağı önceden belirlenen okullara bir saat önceden gelmişti!

"34 AB 344 plakalı cenaze arabası yolu kapatma, çek arabayı!"

"Burada keyfimizden durmuyoruz, deprem gelecek, onu bekliyoruz herhalde!"

Peki, aylarca öncesinden başlayarak hazırlanılan tatbikatta başka neler oldu? Kumkapı açıklarında 60 metre uzunluğundaki kuru yük gemisi batacak, Sahil Güvenlik kurtarma çalışması yapacaktı.
Ancak lodos sert esiyordu. Böyle olunca depremin Kumkapı'dan Sarayburnu'na tayinini çıkardılar!
Oradakiler kurtarıldı!

Bir başka yerde tam deprem çalışması yapılacaktı ki… Bir yetkili 'cüzdanım çalındı' diye bağırmaya başladı. Bunun üzerine kurtarma çalışmalarından yetkilinin cüzdanını arama çalışmasına geçiş yapıldı!

Kumkapı'da deprem dalgalarıyla karaya oturan gemide çıkan yangın söndürülecekti. Su püskürten römorkör mesafeyi ayarlayamadı. Suyu basın mensupları ve görevlilere nişanladı! İstanbul Belediyesi deprem için 1 milyon dolara bir araç almıştı. İsmini de Koca Yusuf koymuşlardı. Bu araç yolları açacaktı. Fakat Koca Yusuf yerinden kımıldamayınca onu kurtarmaya araç arandı!
Kartal'da tatbikat icabı bir görevli balkondan "imdat" diye bağırmaya başlayarak yardım çağırdı. Yoldan geçen vatandaşlar ise: "Atla atla!" diye hep bir ağızdan tempo tuttu!

Çok gerçekçi bir tatbikat oldu! İstanbul kurtuldu!