BR> ''Bundan 5-6 yıl önce ilk defa
Koçu'nun arşivinin Bab-ı Ali'de yayıncılık işleri ile uğraşan, varlıklı bir
ailenin depolarında durduğu ortaya çıkıyor. Bütün diyemeyeceğimiz ama çok ciddi,
80-100 büyük koliden oluşan ağzına kadar kolilerin dolu olduğu malzemeden söz
ediyoruz. Orada belki binlerce belge, not, kupür fotoğraf, kartpostal, belge
malzeme var. Az buçuk zarf ve dosyalarda kabaca tasnif edilmiş, kolilerde
sağlıklı bir şekilde muhafaza ediliyor. Yaklaşık 1,5 ay önce Koçu'nun bu çok
değerli arşivini gidip gördüm. Dosyaları inceledim.''
Mehmet Koçu'nun
ölümüne kadar kendisini destekleyen bu aileye 'İstanbul Ansiklopedisi'nin yayın
haklarını ve arşivi devrettiğini dile getiren İşli, Tarih Vakfının 'İstanbul
Ansiklopedisi'ni çıkardığında ailenin vakfa 'İstanbul Ansiklopedisi' adı altında
yayın yapamayacakları şeklinde resmi bir protesto çektiğini, bu protestodan
sonra vakfın 'Geçmişten Günümüze İstanbul Ansiklopedisi' adını kullanmaya
başladığını belirtti. İşli, arşivi muhafaza eden ailenin birtakım büyük
yayıncılara başvuruda bulunduğunu, bu çerçevede tarihçi Murat Bardakçı'nın da
gelip arşivi yerinde incelediğini aktararak, şöyle devam etti:
''Bardakçı ve birtakım akademisyenler gitti, arşivi inceledi. Fakat bu
dosyaların tasnifi, bilgisayara aktarılması, ansiklopedi maddesi haline
getirilmesi gibi işler çok ciddi büyük finans sorunu yarattığı, derlenip
toparlanmasının hem zaman, hem finans açısından çok ciddi yatırım gerektiğini
tahmin ettiler. Bu bir türlü gerçekleştirilemedi. Çok ciddi parasal destek ve
imkan gerektirdiği için bir yerde tıkandı kaldı.''
Arşivdeki metinlerin
büyük bir kısmının eski harflerle yazılı olduğunu, onların transkrip edilmesi,
görsellerin de taranması gerektiğini belirten İşli, ciddi bir bütçe gerektirdiği
için bu arşivin yeniden düzenlenmesinin bugüne kadar bir türlü hayata
geçirilemediğini kaydetti. Çok kıymetli olan arşivde Nezih İzmiroğulları ve
Sabiha Bocalı gibi önemli kişilerin çini mürekkebi veya kara kalemle yaptıkları
İstanbul'un çok özel tipleri, mekanları ve yerlerinin orijinal çizimlerinin de
bulunduğunu ifade eden İşli, sözlerini şöyle tamamladı:
''Bu arşivin
muhafazası ve bir şekilde gelecek kuşaklara aktarılması çok önemli. Dünyada bir
şehre ait özel olarak bu kadar geniş perspektifle yaratılmış hiçbir ansiklopedi
yok. Öyle bir ansiklopedi ki Beyazıt Hamamı'ndaki tellağın hayatına varıncaya
kadar yazılmış. Hiç aklınıza gelmeyecek bir mahallede yaşayan kunduracı Halil
efendinin evi ile dükkanı arasında yaşadıklarını anlatan enteresan birtakım
anekdotu ancak Reşad Ekrem'in İstanbul Ansiklopedisi'nde bulursunuz. Ansiklopedi
de sosyal hayat, tarih, cinsellik, alem, içki, ibadet her şey
var.''
|