Filistinlilerin yaşadığı Batı Şeria’da
İsrail ordusunun giriştiği tahribatın geçen yıl itibarıyla
önemli ölçüde arttığı belirtiliyor. Çeşitli sivil toplum kuruluşları tarafından
İşgal altındaki bölgelerde İsrail’in yol açtığı tahriplere ilişkin bir rapor
hazırlandı. Deutsche Welle
Türkçe'nin haberine göre raporda, İsrail ordusunun geçen yıl,
Filistinlilere ait ve finansmanı Avrupa Birliği fonlarından karşılanmış olan
62 adet tesisi tahrip ettiğini ortaya konuldu. Bu tesisler
arasında sosyal konutlar, ahırlar, tarımsal binalar ve sarnıçlar da bulunuyor.
2011 yılından bu yana tahrip edilen toplam tesis sayısı ise 620 olarak
açıklandı. İsrail makamları bu yapıların “yasadışı” yoldan inşa edildiği
gerekçesiyle tahrip edildiğini söylüyor.
Yıkımlar gittikçe artış gösteriyor
Tahribatlara ilişkin veri toplayan kuruluşlardan biri olan BM İnsanî
İşler Koordinasyon Bürosu’ndan Maxwell Gaylard şunları
kaydediyor:
“Bu yıkımlarda gittikçe artmakta olan bir trend saptadık. Buradaki
C-Bölgesi’nde Filistinlilerin inşaat izni alması çok zor. Yıllarca süren bir
işlem; o da izin gerçekten verilirse… .”
Güneş enerjisi ile çalışan tesisler de nasibini aldı
Bu zorluktan dolayı Filistinliler izin olmadan inşaatlara başlıyorlar;
çoğunlukla buraların uluslararası hukuka göre Filistin bölgesi ve İsrail’in
burada bir işgal ordusu konumunda olduğunun bilincinde olarak. Avrupa Birliği,
C-Bölgesi’nde Filistinlilere ait altyapıyı geliştirmeye bilhassa özen
gösteriyor.
Sivil toplum kuruluşlarının raporuna göre, tahrip edilmiş 62 yapının yanı
sıra 110 adet yapı da yıkım tehdidi altında. Buralarda İsrail makamlarının ya
yıkıma gidileceğini ilan ettikleri ya da inşaatları durdurdukları belirtiliyor.
Bunlar arasında, başta Almanya olmak üzere diğer ülkelerin finanse ettiği, güneş
enerjisinden elektrik elde etme projeleri de bulunuyor. Güneş enerjisi ile
çalışan bu tesisler, örneğin Beytüllâhim kenti yakınındaki “Uluslar Çadırı” adlı
uluslararası buluşma merkezinin elektrik ihtiyacını karşılıyor. Buranın
yöneticisi ise Filistinli Davud Nasır:
“Benim ailem olan Nasır ailesi burada 1916’dan beri
yaşamakta. O zamanlar dedem bu topraklardaki bir mağarada yaşarmış. Bizler, onun
çocukları ve torunları ise bu topraklarda büyüdük. Şimdi bu topraklar 1991
yılından bu yana kamulaştırılma tehlikesi ile karşı karşıya ve bizler bu
tarihten bu yana hukukî yollardan bu topraklar için mücadele veriyoruz.”
Avrupa Komisyonu’nun verdiği bilgilere göre İsrail ordusu 2001 ile 2011
yılları arasında işgal altındaki topraklarda AB ülkelerine bağlı 49 milyon
euronun üzerinde değeri olan bir dizi projeyi tahrip etti. Almanya Kalkınma
Bakanı Dirk Niebel’in geçtiğimiz şubat ayında İsrail Dışişleri Bakanvekili Dany
Ayalon ile yaptığı görüşmelerde bu konu -en azından resmî görüşme gündeminde-
yer almadı. Niebel, C-Bölgesi’ndeki Alman yardım projelerine ilişkin olarak
sadece yuvarlak bazı ifadelerle yetindi:
“Bazı planlama süreçlerinin daha hızlı olmasını arzu ederdim. Ancak İsrail’in
haklı güvenlik gerekçeleri nedeniyle bazı planları özellikle tüm ayrıntılarıyla
ele almak istemesini uzun yıllardan bu yana ortak çalışmalarımızdan biliyoruz ve
bu projeleri olabildiğince iyi sonuçlar alacak şekilde uygulamaya sokmaya
çalışıyoruz.”
Almanya toplam 80 milyon euroluk yatırım hacmi ile C-Bölgesi’ndeki
Filistinliler için kalkınma projelerinde ikinci büyük kreditör konumunda
bulunuyor.
|