İnşaat Sektöründe İş Kazası Oranı Tersanelerle Yarışıyor!
Son günlerde medyanın ve kamuoyunun dikkati tersanelerde yaşanan iş kazalarına yoğunlaşsa da inşaat sektörü iş kazalarında çok daha büyük kayıplar veriyor. İstatistikler, tüm sektörler arasında ölüm ve sürekli iş göremezlik vakalarında ilk sırada inşaat sektörünün yer aldığını gösteriyor.
Son günlerde medyanın ve kamuoyunun dikkati tersanelerde yaşanan iş kazalarına yoğunlaşsa da inşaat sektörü iş kazalarında çok daha büyük kayıplar veriyor. İstatistikler, tüm sektörler arasında ölüm ve sürekli iş göremezlik vakalarında ilk sırada inşaat sektörünün yer aldığını gösteriyor. SSK verilerine göre 2006 yılında inşaat sektöründe toplam 7 bin 143 iş kazası yaşandı. Kazalarda, 397 işçi hayatını kaybetti ve 428 işçi de sürekli iş göremezlik raporu aldı. Bu acı tablo, sektördeki sağlık ve güvenlik uygulamalarının ve denetimlerin yetersizliğini gözler önüne seriyor. İnşaat, tersane, metal sanayi ve madencilik başta olmak üzere ağır ve tehlikeli işlerin yürütüldüğü birçok sektör, sağlık ve güvenlik performansı açısından ciddi sıkıntıları barındırıyor. Sorunların çözümü için ise İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun bir an önce yürürlüğe girmesi ve özellikle "İş Güvenliği Uzmanlığı" gibi hukuki süreçte belirsizliklerin yaşandığı konuların da en kısa zamanda çözülmesi gerekiyor. İvme Yönetim Danışmanlık Genel Müdürü ve A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Yüksek İnşaat Mühendisi Fırat Şükrü Eker, konuyla ilgili yaptığı açıklamada; inşaat sektörüne yönelik olarak yürürlükte olan Yapı İşlerinde Sağlık ve Güvenlik ile İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları yönetmeliklerinin uygulamada ne yazık ki başarı sağlayamadığını belirtti. Eker, yönetmeliklerin benimsenip uygulamaya geçirilmesinde firmaların eğitiminin önemli bir yer tuttuğunu belirtti. "İş güvenliği konusunda sadece işçilerin eğitimi, kazaların azaltılması için yeterli çözüm değil. Yönetici ve süpervizörlerin eğitimi de son derece önemli… Çünkü sağlık ve güvenlik politikaları üst yönetimin konuya olan taahhüdü ile başlıyor ve diğer yönetim kademelerine ardından da işçilere yansıyor. Bu nedenle öncelikle yönetici ve süpervizörlerin, sağlık ve güvenlik konularında dünyada yaşanan gelişmeleri yakında takip etmeleri gerekiyor. Yöneticilerin gelişmeleri takip edebilmesi için de iş güvenliği konusunda teknik ve yönetim becerileri sağlayan eğitimleri alması gerekiyor. Zira teknik bilgi eksiği olan, sağlık ve güvenlik konularında işçiye nasıl davranacağını bilmeyen, iletişim mekanizmalarını etkin olarak işletemeyen yöneticilerin başında olduğu işletmeler iş kazalarıyla ilgili sıkıntıları yaşamaya ve yaşatmaya devam edecek." |