İş makineleri sektöründe yaşanan sorunlara birlikte çözüm aramak için 2002
yılında kurulan İMDER(Türkiye İş Makineleri Distribütörleri ve İmalatçıları
Birliği) 7. yılını bitirirken artık makine sektöründe dünyada hatırı sayılır
sivil toplum kuruluşlarından biri haline geldi.
İMDER’in yurtiçindeki ve yurtdışındaki etkinliğini değerlendiren İMDER Genel
Sekreteri Faruk Aksoy, üyelerinin büyük ve profesyoneller tarafından yöneten
firmalar olmasının büyük avantajını yaşadıklarını anlatıyor. İMDER’de aralarında
büyük holdinglerin yer aldığı 23 firmanın üyeliği bulunuyor.
“Bizim işimiz lobicilik”
İMDER’ın yurtdışındaki konumunu en iyi özetleyen alan İMDER’in AB’ye üyelik
süreci yaşayan Türkiye adına AB’de muhatap alınan önemli STK’lardan biri olması.
AB’nin mevzuatların görüşülmesi konusunda STK’lara büyük önem verdiğine dikkat
çeken Aksoy, “Bizim amacımız AB üyelik sürecini takip etmek, buradaki
entegrasyonu sağlamak. Bunu da AB’deki temsilciliklere, birliklere
üyeliklerimizle yapıyoruz. Brüksel Avrupa Komisyonu Yatırımlar ve Sanayi Genel
Müdürlüğü üyesiyiz. Türkiye bu komisyonda makine sektörü adına üç kurul ile
temsil ediliyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve İMDER”
şeklinde konuşuyor.
Aksoy, İMDER’in önemli üyeliklerinden birinin de girebilmek için iki yıl
uğraştıkları CECE (AB İş Makineleri İmalatçıları Komitesi) olduğunu ifade
ediyor. İMDER sadece AB üyesi ülkelerin üye olabildiği CECE’de AB üyesi olmayan
tek ülke olmasına rağmen CECE’nin Yönetim Kurulu ve Başkanlar Konseyi Üyesi. Bu
ayrıcalıktan yararlanan tek ülke olduklarını söyleyen Aksoy, “Alınan bütün
kararlarda biz de varız” diyor. IMDER Başkanı Rızanur Meral’in birkaç yıl sonra
CECE Başkanı olabileceğini belirten Aksoy “Bizim hedefimiz İMDER in Avrupa
Başkanlığı’na geçebilmesi” diyor. IMDER aynı zamanda ECED (AB İş Makineleri
Distribütörleri Konfederasyonu), FEM (AB İstif Makineleri Federasyonu) ve
Dünya İş Makineleri Başkanlar Konseyi Üyesi. İMDER Başkanı Rızanur Meral
aynı zamanda 200 milyar dolar ciro ve 20 ülkenin temsil edildiği Dünya İş
Makineleri Başkanlar Konseyi Türkiye Baronu ünvanını taşıyor.
AEM (Amerika İş Makineleri Üreticileri Derneği) üyeliğinin dışında
Brezilyalı, Japon, Koreli, Çinli ve Rus iş makineleri temsilcileri ile de iyi
ilişkiler geliştirdiklerini ifade eden Aksoy, “Bizim yurtdışındaki en önemli
işimiz lobicilik. Dünyada lobi faaliyeti yürütmek gerekiyor. Hem Avrupa’daki hem
Amerika’daki toplantılara katılmaya çalışıyoruz. Toplantılarda bizi görüyorlar
ve tüm toplantılara, tüm fuarlara davet ediliyoruz” diyor.
Krizin etkileri azalmaya başladı
İMDER’ın yurtdışında sürdürdüğü lobi faaliyetleri, önemli avantajlar olarak
sektöre de yansıyor. Son olarak Çin’in en büyük iş makineleri fuarı BİCES’e
davet edildiklerini anlatan Aksoy “Bizi diğer fuarlarda görüyorlardı. Gelin
fuarın ülkenizde tanıtılması konusunda bize destek olun dediler. Ticaret
Müşavirimiz ve büyükelçimiz fuarı ziyaret etti. Bundan da çok etkilendiler. Çok
faydalı toplantılar yaptık” şeklinde konuşuyor. Çin’e Fransa’da katıldıkları
INTERMAT Fuarı’nda gerçekleştirdikleri ‘Türk Günü’ etkinlikleri nedeniyle davet
edildiklerini belirten Aksoy, bu durumun izlenen doğru stratejinin bir yansıması
olduğunu anlatıyor. IMDER Türkiye’yi ve sektörümü temsil etmek amacı ile İş
Makinaları sektörünün dünyadaki en büyük fuarları olan Bauma, Conexpo, İntermat,
Samoter, Bices, BC Hindistan, Cemat’a da destek veriyor.
İMDER’in sektörle devlet arasında önemli bir köprü haline gelmesinin
etkilerinin kriz döneminde daha iyi anlaşıldığını anlatan Aksoy “Daha önceleri
hazırlandıktan sonra son dakikada haberdar olduğumuz pek çok düzenlemenin,
kanunun müdahili durumundayız” şeklinde konuşuyor. Kriz döneminde sektör için
önemli bazı mevzuatların çıkarılması nedeniyle her firmanın en az 3 milyon dolar
zarardan kar yaptığına dikkat çeken Aksoy, “Çok ciddi kayıplar olabilirdi.
Daralma yüzde 70’lerde gerçekleşebilirdi ancak yüzde 40’larda kaldı” diyor.
|