“HES Tüm Anadolu’nun Sorunu, Herkes İçin Buradayız”

Foto: Bahar Gökten

Beyoğlu Fındıklı'da 8 Aralık'tan beri "Sarı Yazmalarıyla" hidroelektrik santral (HES) karşıtı oturma eylemlerini sürdüren Cide Loç Vadililer, yeni yılı HES şirketi Orya Enerji'nin binası önünde karşılıyor. bianet'e konuşan Loç Vadisi köylüsü Sultan Teke tepkili:

"Şirket elemanları küfürlü tacizde bulundular. Polis horon tepenleri itekledi. Şirkete yemek getiren araç nöbet tutan bir arkadaşımıza kasıtlı olarak çarptı; sonra özür dilemek yerine güldü. Şirketse bizden şikayetçi oldu, özgürlüklerini kısıtlıyormuşuz."

"Ben köydeyken bizzat ölümle tehdit edildim. Şikayete gittiğim jandarma ifademi almayı reddetti; can güvenliğim yok diyerek karakolda kalacağımı söylediğimde ancak kabul ettiler. İfade örneğimi bile vermemişler, avukatımdan öğrendim, yoksa bunu da saklayacaklardı."

"Kaymakam bizle ilgilenemezken, şirketin ayaklarına geliyor"

"Geçen gün Cide Kaymakamı Yüksel Kara, Cide Belediye Başkanı Necdet Demir bize selam bile vermeden şirkete girdi. Neden geldiklerini bilemiyoruz; kaymakam bizim işlerimizle ilgilenemezken şirketin ayaklarına kadar geliyor."

Şirketin köyün iletişimini kestikten sonra köylülere saldırmasında bir kişinin kalp krizi geçirdiğini hatırlatan Teke "Abdurrahman amcamız için ambulans bile çağıramadık; jandarma korkudan aracıyla yola çıkardı. Yoksa hepsinin başı yanacaktı" diye ekliyor.

Teke Tabiatı ve Biyoçeşitliliği Koruma Kanunu tasarısına da değinerek "Küre Dağları Milli Park sınırı içerisindeki vadimiz de bu tasarıyla korunmaktan çıkacak. Bütün Anadolu'da bu sorun yaşanıyor, herkes için buradayız, çünkü amaç elektrik değil su" diyor.

"Torunumun geleceği için bu HES yapılmamalı"

Teke'nin annesi Hafize Teke de soğuğa rağmen şirket önünde köyünü savunuyor:

"Bir cevap çıkana kadar buradayız, direniş sürecek. Hangi kapıya gittiysek suratımıza kapandı. Geleceğimiz, torunlarımızın geleceği için bu HES yapılmamalı."

"İki çocuğum var, 11 yaşındaki torunum küçüklüğünü çayda yüzerek geçirdi, dere kenarında pikniğe gidiyoruz, yazın harmandan buğday getirip yıkıyoruz. Her tür güzel günlerimiz, bayramlarımız orada geçiyordu."

"Yine de yapmaya devam edeceğiz, torunlarımıza güzel bir miras bırakmak istiyoruz. Bu yüzden de burada mücadeleye devam edeceğiz."