imarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Hazine arazilerinin satışıyla ilgili Bakanlar Kurulu kararının İstanbul sınırları içindeki arazilerle ilgili maddelerinin iptalleri ve yürütmesinin durdurulması istemiyle dava açtı.
Dava dilekçesinde söz konusu Bakanlar Kurulu kararının öncelikle Anayasa'ya aykırı olduğu üzerinde durularak Anayasa'nın özellikle üçüncü bölümü olan Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler bölümünde yer alan amir hükümlerin yerine getirilmesi, devletin mali ve ayni çok büyük olanaklara sahip olmasını veya yaratmasını zorunlu kıldığı; bu ayni olanakların en başında ise taşınmaz malvarlıklarının geldiği, bugünü kurtarma anlayışının kabul edilemeyeceği, Anayasa'nın devlet erkini kullanan yasama ve yürütme organına bu maddi ve ayni olanakları yok etme hakkını değil, onları koruma görevini verdiği belirtildi.
2863 sayılı yasa gereği korunması gereken kültür ve tabiat varlığının kamulaştırma yerine hazine arazisi ile trampasının, bunlar elden çıkarılırsa yapılamaz hale geleceği vurgulandı. Kent içinde okul, hastane, spor alanları ve hizmet binaları için arazi bulunamazken, yeşil alan gereksinmesinin karşılanması olanaksız hale gelmişken, söz konusu yasa ve onun çerçevesinde alınmış olan Bakanlar Kurulu kararının kamu yararını, Anayasa'yı, İmar Mevzuatı'nı, şehircilik tekniklerini yok sayarak imar planlarında sağlık kurumu, yeşil alan, yol, yönetim, belediye ve hizmet alanında kalan taşınmazların satışını öngörmekte olduğu belirtildi ve Hükümet'in kendi yarattığı krizi topluma fatura etme yoluna gittiği savunuldu.
|