Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, GAP yatırımlarının, kamu
kaynaklarından aldığı payın 2009 yılında yüzde 14'e yükseldiğini söyledi. Bakan
Yılmaz, 27 Mayıs 2008 tarihinde Diyarbakır'da kamuoyuna açıklandıktan sonra
uygulamaya konulan GAP Eylem Planı'nın katılımcılık esası ile kaynakların etkin
kullanılması ve sürdürülebilir kalkınma ilkesi ile hazırlandığını
belirtti.
Planın, Türkiye'nin en büyük kalkınma hamlesi olan Güneydoğu
Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımların hızlandırılarak, büyük bir bölümünün
2012 yılına kadar tamamlanmasının hedeflendiğini ifade eden Bakan Yılmaz, şöyle
dedi:
"1990-2007 döneminde GAP'a kamu yatırım kaynaklarından yılda
ortalama yüzde 7 düzeyinde pay ayrılmıştır. 2008 yılında GAP Eylem Planı
kapsamında tahsis edilen ilave 1 milyar lira ek ödenek ile GAP yatırımlarının
toplam kamu yatırımları içindeki payı öncelikle yüzde 12 seviyesine
yükseltilmiş, yıl sonu itibariyle nakdi gerçekleşme düzeyi yüzde 84
olmuştur.
2009 yılında ise GAP Eylem Planı kapsamındaki yatırımlara toplam
2,7 milyar lira tahsis edilmiştir. Bunun yüzde 37'si sulama projelerine, yüzde
25'i ise eğitim, sağlık, sosyal hizmetler, yardım, kültür-sanat, ve spor
eylemlerinin gerçekleştirileceği sosyal projelere ayrılmıştır. GAP Bölgesi'ndeki
bütün yatırımlar için kamu kaynaklarından ayrılan ödenek tutarı ise 3,1 milyar
lira olmuştur. Böylece GAP genel yatırımlarının kamu kaynaklarından aldığı pay
2009 yılında yüzde 14'e yükselmiştir."
Sulamaya büyük önem
Bakan Yılmaz, GAP Eylem Planı ile öncelikle bölgedeki sulama
projelerinin önemli ölçüde tamamlanması hedeflenmiş ve 2008 yılında sene başı
ödeneği planın hayata geçirilmesiyle ödeneğin 6 kat artırıldığını söyledi.
Bugüne kadar GAP Bölgesi'nde toplam 287 bin 295 hektar alanın sulamaya
açıldığını bildiren Yılmaz, eylem planı çerçevesinde 2012 yılı sonuna kadar
Mardin'de 94 bin 929 hektarı suya kavuşturacak 136 kilometre uzunluğundaki
Mardin-Ceylanpınar ana kanal inşaatının tamamlanacağını kaydetti.
Toplulaştırma çalışmaları
Yılmaz, Mardin'de ayrıca arazi toplulaştırma ve tarla içi
geliştirme çalışmalarının başlatıldığını bildirerek, 2009 yılında Tarım Reformu
Genel Müdürlüğü'nce Mardin'de 259 bin 596 hektar alanla ilgili ihalenin
gerçekleştirildiğini anlattı. Arazi toplulaştırma çalışmasının son derece önemli
olduğunu, bunun geçmişte yapılmayan çalışmalar olduğunu ifade eden Yılmaz,
Avrupa ile kıyaslandığı zaman Türkiye'nin tarımsal arazilerinin çok parçalı
olduğunu aktardı.
Yılmaz, bu yapısal sorunu aşmak için toplulaştırma çalışmaları
yaptıklarını, GAP genelinde bu sene itibariyle 1 milyon 178 hektar alanda
toplulaştırma çalışması başlattıklarını vurgulayan Yılmaz, bunun parçalı olan
arazi yapısını mülkiyet yapısını bütünleştiren çalışmalar olduğunu
belirtti.
"Cumhuriyet tarihi boyunca 1 milyon hektar alanın
toplulaştırıldığını düşünürseniz bu sene yapılan ihalelerin büyüklüğünü
algılayabilirsiniz" diyen Yılmaz, şöyle konuştu:
"Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde bu çalışmalar hızlı bir
şekilde gerçekleştirilecek. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin kalkınması için bunlar
yeterli değil. Bir bölgenin kalkınması sadece kamu yatırımlarıyla mümkün değil.
Buna ilave olarak özel sektörün yatırımları çok önemli. Biz yeni bir teşvik
paketi ilan ettik. Bir taraftan GAP Eylem Planı ile kamu yatırımlarındaki bu
muazzam artış bir taraftan da özel sektör yatırımlarının gelişmesiyle topyekun
bir kalkınmanın olacağını bekliyoruz. Huzur ve güven ortamının pekişmesi sonucu
bölgeye özel sektörün büyük ilgisini bekliyoruz. Çeşitli projelerle bu bölgede
sosyal hayatı zenginleştirmeye, sanatsal, kültürel faaliyetleri canlandırmaya
çalışıyoruz.
Mardin'de SODES kapsamında bu yıl 111 projeyle 9,8 milyon lira
destek yapılacak. Projelerle sosyal hayatta canlanma bekliyoruz. Genç ve
kadınların sosyal hayata katılması çok önemli. Bu bölgelerde sosyal hayatta daha
bir yumuşak bir kültürel atmosferinin oluşması gerçekten bir tolerans kültürünün
gelişmesi için son derece önemli."
GAP Bölgesi dünya çapında önem
taşıyor
Yılmaz, bölgenin geçmişinde ve tarihinde dünyaya örnek olan yöre
olduğunu, başkalarından bir şey öğrenmek yerine dünyaya birlikte yaşama
kültürünü öğretecek yöre olduğunu belirterek, "Bölge o alt yapı ve medeniyete
sahip. Bu özellikleri hep birlikte ön plana çıkarmamız lazım. Ama modern hayatın
unsurlarıyla da mutlaka birleştirmemiz lazım" dedi.
GAP Bölgesinin, insanlığın ortak kültür mirası olarak kabul
edilen birçok uygarlığa ait özgün kültür varlıklarıyla tarihsel ve arkeolojik
turizm potansiyeliyle sadece Türkiye'de değil, dünya çapında önem taşıdığını
söyledi.
Dünyanın ilk üniversitesi, ilk bilim merkezinin bölgede
kurulduğunu hatırlatan Bakan Yılmaz, Dicle ve Fırat nehirlerinin suladığı
Mezopotamya olarak anılan bölgenin dünyanın en verimli, aynı zamanda tarımın ilk
kez yapıldığı topraklar olarak bilindiğini hatırlattı.
Bakan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uygarlıkların yükselişine tanıklık eden Mezopotamya bölgesinin
mirası, önemli arkeolojik sahalar, geleneksel köyler, tarihi açıdan önemli dini
mekanlar, efsaneler, el sanatları ve zengin yöre mutfağı Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'nin modern zaman seyyahlarına sunacağı şeylerden bazılarıdır.
Türkiye'nin her bölgesinin etkinliğini geliştirmek hükümetimizin öncelikleri
arasındadır. Geçmiş dönemlerdeki uygulamalarla, başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu
Bölgeleri olmak üzere bölgeler arası gelişmişlik farkı istenen düzeye
indirilememiştir.
Yeterli başarının sağlanamamasının temel nedeni bölgesel
kalkınmaya dönük özel araçların ve kurumsal yapılanmaların oluşturulamaması ile
yeterince kaynak tahsis edilememesidir. Ancak bölgesel kalkınmanın sağlanması
için son dönemde kapsamlı bir bölgesel gelişme politikası belirlenmiş ve aktif
bir şekilde uygulanmaya başlanmıştır. Bu uygulamalarımızın temelinde milli
birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek ve kalkınma fırsatlarını bütün ülke
sathına yayarak topyekün üretim kültürüne geçiş anlayışı yer
almaktadır."
|