Küresel ekonomide son yıllardaki hızlı büyüme ve Çin'in
dünya pazarlarına çıkması, deniz yoluyla taşımayı artırdı. Hem küresel büyüme
hem de denizyolu taşımacığınının artması da demir çelik
sektöründe son yıllarda büyük canlanma yaşanmasına ve sektördeki şirketlerin kâr
patlaması yapmasına yol açtı. Çok büyük kârlar elde ediliyor. Bunun yanında
küresel bazda demir çelikte tam bir konsolidasyon da yaşanıyor. Satın almalar
yoluyla dünya birincisi haline gelen Mittal dünya ikincisi
Arcelor'a talip oldu ve ortaya Arcelor-Mittal
gibi yeni bir dünya devi demir çelik şirketi çıktı. Konsolidasyonun ilerlemesi
dünya pazarlarının kontrolünü, bu da belki fiyatların kontrolünü
kolaylaştırıyor.
- Erdemir'in durumu- Türkiye de ise çeliğin devi Erdemir.
2006 yılında sermayesinin yarısı özelleştirilirken şirkete dünya devleri de
talipti. İhale yerli grup olan Oyak'ta kaldı. Özelleştirme sonrasında şirketin
yatırımlarına devam edildi. Son olarak yılda 1 milyar dolara varan bir kâr
rakamına ulaşıldığını öğrendik. Yani Erdemir büyümeye ve kâr etmeye devam
ediyor.
Zaten özelleşirken Türkiye çelik ihtiyacının yarısı dışarıdan ithal edilerek
karşılanıyordu. Yeni kapasitelerin oluşturulması gerekiyordu. Erdemir'in
İskenderun yatırımları kapasiteyi katladı. Ancak Türkiye pazarından vazgeçmeyen
dünya devleri yeni bir yatırım kararı aldılar. ArcelorMittal ile Borusan yüzde
50'şer ortaklıkla çelik üretimine girmeye karar verdiler. Bunun yatırımı
başladı.
- Vazgeçilemez pazar- Bütün bunlar dün borsaya ulaşan
Arcelor-Mittal açıklaması için. Şirket borsada Erdemir'in
hisselerini satın almaya devam etmiş ve toplam payını yüzde 24,989'a çıkartmış.
Yani özelleştirme ihalesine giren ama kazanamayan Arcelor ile ihale sonrası
Erdemir'e ortak olmak için görüşmeler yapan Mittal, şimdi tek şirket halinde
borsadan toplanan hisselerle Erdemir'in dörtte birine sahip. Yüzde 25'e
ulaşsalar belki de çağrı devreye girecek. Türkiye'deki çelik yatırımına ilgileri
ve yatırım kararlılıkları aynen devam ediyor. Herhalde pazarın cazibesinden ve
Türkiye'nin dünya demir çelik ağı içindeki öneminden dolayı olsa gerek.
- Yabancı vizyonu- İşin ilginç yönü Arcelor-Mittal,
Borusan ile yassı çelik yatırımına başladı. Bu tesis yassı
çelikte Türkiye'de Erdemir'den sonra ikinci ve tek yatırım özelliğini taşıyor.
Başka herhangi bir yassı çelik yatırımı ve tesisi yok. Bu şirketteki
ortaklıkları ise yüzde 50 oranında. Erdemir'deki ortaklıkları da yüzde 25'e
dayanmış. Erdemir'in yaklaşık yarısı halka açık. Belki borsada hisse toplayarak
paylarını daha da artırabilirler. Burada rekabetin ihlali durumu var mı yok mu
veya daha sonra ortaya çıkar mı, bilemem. Bu, Rekabet Kurulu'nun işi. Belki
Erdemir'deki hisse oranı yükselirse tartışma haline gelebilir. Ya da
yükseltmezler.
- Küresel sektör- Ancak Erdemir ihalesine girdikten sonra,
ortak olmak için görüşmeler de yapan, nihayet borsadan hisse toplayarak şirketin
dörtte birine sahip olan demir çelikte dünya devinin, Türkiye'ye yönelik belli
bir vizyonunun olduğu anlaşılıyor. Belki Erdemir'de çoğunluğa geçemeyecekler ama
dörtte bir oranındaki hisse payı ile pekala belli bir etkileri söz konusu
olabilir. Yönetimde yer alabilir hatta etkili olabilirler. Demir çelik, bir
küresel sektör ve iş. Türkiye'nin bu sektöründe de uluslararası oyuncuların
belli bir vizyonu ve iddiaları var. Bizim de olabilmesi için, öncelikle
ekonomide küresel bir güç olmayı hedeflememiz gerekiyor.Bu var mı
bilmiyorum.
- Sonuç- "Eylem olmadan vizyon bir rüyadır. Vizyon olmadan
eylem zaman geçirmektir. Eyleme sahip bir vizyon ise dünyayı
değiştirebilmektir." Joel Barker
|