Depremde Hayatta Kalmanın Yollarını Anlattı

Üniversite tarafından afet kültürünü yerleştirmek adına düzenlenen etkinliklerin ilk ayağı olan konferansa, birçok öğrenci ve akademisyen katıldı. İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu ve İş Sağlığı Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Ünal’ın açılış konuşmalarıyla başlayan etkinlik, ana konuşmacı Yoshikazu Namahama’nın tecrübelerini aktarmasıyla devam etti. Olası bir depremde hayatta kalmanın yollarına değinen Namahama, yapılması gereken tatbikatlardan, deprem sonrası toplanma alanlarında dikkat edilmesi gerekenlere kadar pek çok konuda öğrenci ve akademisyenleri bilgilendirdi.

“Öncelikle kafamızı korumamız gerekli”

Konferans sonrasında DHA’ya konuşan Yoshikazu Namahama, “Deprem önlemi deprem meydana geldiği anda alınan önlemlerdir. O noktada kendimizi kurtaramazsak o zamana kadar almış olduğumuz önlemlerin de hiçbir faydası olmaz. Bu bağlamda kendimizi korumamız için almamız gereken en önemli tedbir kafamızı korumaktır. Çünkü kolumuz, bacağımız kırılsa bile iyileşebilir ama kafamıza bir darbe aldığımızda bunun geri dönüşü olmayabilir. Yiyecek, su, yaralanmalar, tekrar hayata dönme bunlar daha sonra el ele verilerek yapılabilecek şeyler. Ama bunları yapabilmek için öncelikle kendimizi korumalıyız” diye konuştu.

“Toplanma yerlerinde bir lider olmalı”

Deprem veya herhangi bir doğal afet sonrasında, belirlenen sığınma noktalarında birçok kişinin toplanacağını belirten Namahama, “Buranın yönetimi, idaresi toplanılan yerdeki insanların kontrolünde olmalı. En önemlisi gruba liderlik edecek birisi bulunmalı. Bölge içinde, o bölgeyi iyi bilen insanlarla birlikte afet önleme tatbikatları yapan bir topluluk da oluşturulmalı” dedi. İnsanların okullarda, şirketlerde veya bunların dışında yapılacak tatbikatlara mutlaka katılması gerektiğini vurgulayan Namahama, “Ne kadar fazla tatbikata katılırsanız afet önleme ile bilginiz o kadar çok olacak ve daha hazırlıklı olacaksınız” ifadelerinde bulundu.

“Afet kültürünü yerleştirmek istiyoruz”

Etkinliğin düzenlenmesinde önemli pay sahibi olan Prof. Dr. Mehmet Ünal ise şunları söyledi:

“Afet kültürünü ülkemizde bir türlü yerleştiremedik. Japonya bu konuda en az bizim kadar muztarip olan bir ülke ama bir şekilde deprem kültürünü yerleştirmeyi başarmışlar. Daha büyük şiddette depremler yaşamalarını rağmen büyük kayıplar vermiyorlar. Biz de okulumuzda afet kültürünü nasıl yerleştirebiliriz diye düşündük ve böyle bir çalışma başlattık. Bu konferans çalışmamızın ilk ayağı oldu. Bu konuda birkaç tane daha etkinliğimiz olacak. Her konuda olduğu gibi bu konuda da en ulaşılmaz şey tecrübe. Biz de bu alanda yıllarca çalışmış ve bolca tecrübeye sahip olan birini bulmuşken onun bilgi birikiminden yararlanmak ve tecrübelerini kendisinden dinlemek istedik.”