br />
Türk yan sanayinin başarısı göz kamaştırıyor
Indesit Company Türkiye'nin başarısında yine Türk KOBİ'lerinden oluşan yan
sanayinin de epey katkısı var. Sadece Türkiye için değil, dünyadaki tüm
fabrikaları için üretim yapan Manisa'daki yan sanayi işletmelerinin 2007'de
Indesit'e yaptıkları ihracat 50 milyon Euro'yu bulmuş. 2002 yılında ihracattaki
rakamın sıfır olduğu dikkate alınırsa, Indesit'in ekonomimize katkısının sadece
istihdam oluşturmak olmadığı daha net anlaşılır. AB uyum çalışmaları içinde
Manisa'daki 200 yöneticiye farklı alanlarda eğitim veren şirket, yan sanayi
üreticilerini iş ortağı olarak görüyor ve rekabetçi olmaları için yatırım da
yapıyor.
Peki, Indesit neden Türkiye'ye yatırım yapıyor?
"Türkiye son yıllarda Avrupa'nın beyaz eşyada önemli bir üretim merkezi
haline geldi, çünkü bunun için pek çok iyi neden var. Kaliteli işçilik,
Türkiye'nin Avrupa'ya ve gelişen yeni pazarlara yakın olması, giderek her gün
gelişen rekabetçi yan sanayi, genç ve hızlı büyüyen nüfus, inşaat ve makine
yatırımı açısından maliyetlerinin düşük ve yine makine sanayiinin rekabetçi
olması, beyaz yakalı personelin kalitesi ve şirketlerine bağlılığı ilk başta
sayılabilecek sebepler. Pek çok şirketin Türkiye'ye yatırımının nedeni bununla
da bitmiyor. Indesit'in küresel yönetimi Türkiye'nin global ekonomi içinde çok
önemli bir aktör olacağına epey uzun zamandan beri inanıyor ve sadece kendisi
yatırım yapmakla kalmayıp yabancı yatırımcıyı da Türkiye'ye davet ediyor." diyen
Indesit Company Türkiye Genel Müdürü Andrea Ojietti, Türkiye'nin potansiyeline
inanan yöneticilerden.
Bilindiği üzere ülkemiz, beyaz eşya üretimi cenneti. Çok başarılı yerli
markalarımızın yanı sıra dünyanın her ülkesinde yan yana bulunmamaya bilhassa
özen gösteren pek çok ünlü yabancı marka da ülkemiz sınırları içinde üretim
yapıyor, satılıyor. Andrea Ojietti'ye bu çetin pazar şartlarına ilişkin görüşünü
soruyorum, "Rekabet iyidir ve şirketleri dinamik tutar." diyor.
Indesit Company'nin tüm dünyadaki başarısına ve büyüklüğüne rağmen ülkemizde
pek tanınmadığını da söyleyen Ojietti, Manisa'daki üretimin büyük bir bölümünün
beğeni standardı yüksek Avrupa ülkelerine ihraç edildiğini söylüyor.
Türkiye'yi çok sevdim, görev süremin uzatılmasını
istedim
FIndesit Company Türkiye Genel Müdürü Andrea Ojietti, Roma Üniversitesi
Mekanik Mühendisliği Bölümü'nden mezun olmuş ve doktorasını da aynı alanda
yapmış. Kariyerine Floransa'da Nuovo Pignone SpA'da başlayan Ojietti, 1986'da
Indesit Company bünyesinde çalışmaya başlamış. Çeşitli pozisyonlarda görev alan
Andrea Ojietti, Türkiye'den önce Merloni Asya Pasifik Singapur ve Arjantin'de
genel müdürlük ile Doğu Avrupa bölgesi kanal yöneticiliği görevlerinde bulunmuş
2005 yılında Indesit Company Türkiye Genel Müdürlüğü'ne atanan Andrea Ojietti
halen bu görevi yürütüyor. Anadili İtalyancanın yanı sıra İngilizce, Fransızca
ve İspanyolca da konuşan Ojietti; Türkçe öğrenmeyi de çok istiyor.
Yönetim yaklaşımında kural
Basit: Kuralları izle
Andrea Ojietti ile söyleşimizi onun bazı kurumlarda bırakın genel müdür odası
olmayı, açık ofiste ilk basamakta çalışan bir uzman odası olabilecek sadelikte.
Kendisi de söyleşimiz esnasında öyle yansıyor. Peki, dört yıldan bu yana
ülkemizde görev yapan bu mütevazı görünüşlü İtalyan yöneticinin meselelere ve
çalışanlar yaklaşımı nasıldır? "Kural çok basit" diyor, "kuralları takip
edersiniz."
Andrea Ojietti'nin bu cevabının bendeki yansıması sadece kendisi ve Indesit
Company için değil, tüm çokuluslu yabancı şirketlerin yönetim biçimine de bir
cevap oluyor. Hangi ülkede ve şartlarda olursa olsun daha baştan konulan
kurallar izlenecek. "Arabanın markası ya da sürücüsü ne olursa olsun, hedefe bir
ortaklık kültürü içinde gitmektir. Nihai hedef arabanın varacağı yere
ulaşmasıdır." diyen Ojietti, bireysel yönetim anlayışının da bu kurala uyduğunu
ifade ediyor.
Indesit Company Türkiye Genel Müdürü Andrea Ojietti, Türkiye'deki görev
süresini tamamlamış ve başka bir ülkeye tayin zamanı gelmiş olmasına rağmen,
şirketin üst yönetimine Türkiye'de devam etme isteğini dile getirmiş. İtalyan
yönetici İstanbul Boğazı'na bakan ofisinde denize karşı oturduğu masasından
dışarıya bakıyor ve "İstanbul gerçekten güzel şehir." diyor.
|