Bakırtepeliler Siyanürlü Altına...
Bakırtepe’de Siyanür Yargıya Takıldı
Bakırtepe’nin Maden Zaferi
Türkiye'nin Pirinç Deposunu...
Yargı, Siyanüre "Dur" Dedi!
Kuruyan Pınara Arsenikli Su Şebekesi!
"Sularımız Arsenikli, Havamız Siyanürlü"
Türkiye Madenciliğinin Özeti:...
Bakırtepe ‘Zehir Tepe’ Olur!
Bakırtepe’de siyanürlü altın madenciliğine karşı açılan davada bilirkişi raporu tamamlandı: “Solunması canlılar için öldürücü etki yaratan zehirli bir tepe oluşacak. Bu tepe işletme sona erdiğinde dahi kalıcı olacak”
Birgün Gazetesi'nden Olgu Kundakçı'nın haberine göre, Sivas’ın Kangal ilçesindeki Bakırtepe’de Demir Export firmasının siyanürlü altın madenciliğine verilen ÇED Olumlu Kararı’na karşı açılan davada bilirkişi raporu tamamlandı. Bakırtepe Çevre Platformu tarafından Sivas İdare Mahkemesi’nde açılan davada görüş bildiren bilirkişi heyeti bölgedeki tehlikeye dikkat çekti. Siyanürün canlı yaşamı için tehlikesinin vurgulandığı raporda maden faaliyet sahasında kimyasal, zehirli bir tepe oluşacağı ve bu tepenin işletme kapansa dahi kalıcı olacağı belirtildi.
5 yılda 1290 ton siyanür Altın madeni işletmesinin ÇED Raporu’na ilişkin tespitlerde bulunan bilirkişi heyeti, raporunda şu ifadelere yer verdi: “Siyanürün gaz halinin canlı yaşamı için tehlikeli olduğu ve bir süre solunduğunda canlıları öldürdüğü bilinen bir gerçektir. İşlenilmesi düşünülen cevher miktarı 4.3 milyon tondur. Bu verilere göre 5 yılda kullanılacak siyanür miktarı 1290 tondur ve bu çok büyük bir miktardır. Açık yığın liçi sahasında çıkarılan cevher ile birlikte siyanür dahil birçok kimyasal kullanılacaktır. Burada bir tepe oluşacaktır. Kimyasal, zehirli, giderek yükselen bir tepe. İşletme sona erdiğinde kalıcı olacak bir tepe. Üzerini ne ile örterseniz örtün, beş yıl açık kalacaktır. Bazılarının solunması tüm canlılar için öldürücü olan 10 dolayında kimyasalın bulunduğu kimyasal bir tepe olacaktır.” ‘Firmanın insafına bırakıldı' Bilirkişi heyeti, altın maden işletmesinin bölgede yol açacağı diğer çevre felaketlerine de dikkat çekti. Raporda, Kangal ilçesinde diğer maden ocakları, barajlar, HES’ler gibi canlıların yayılış alanlarını engelleyen, çevreyi fosil yakıtlarla kirleten faaliyetlerin arttığı, bu faaliyetlerin canlıların zarar görmesine ve yakın gelecekte tümüyle ortadan kalkmasına neden olacağı belirtildi. ÇED Raporu’ndaki floristik çalışmanın eksik olduğu, bu çalışmanın tümüyle yenilenmesi gerektiği; kaynak sularıyla ilgili ise yeterli çalışma yapılmadığı belirtildi. Bilirkişi raporunda, “Bakanlık tarafından kabul edilen rapor tamamen firmanın insafına bırakılmıştır. İşletmenin bu haliyle faaliyeti devam ettirilmemelidir” ifadelerine yer verildi. Yöre halkı için kutsal bölge Öte yandan altın işletmesinin kurulduğu Bakırtepe, yöre halkı için kutsal bir alan, bölgede Alevi inancına göre kutsal sayılan, adakların adandığı bir ziyaret yeri bulunuyor. Bilirkişi raporunda bu ziyaret yerinin ÇED izin alanının göbeğinde yer aldığı ancak ÇED raporunda ziyaret yerinin maden işletme alanının tam ortasında olduğunun anlaşılmadığı ifade edildi. ‘Kamu yararı yok’ Davada daha önce yürütmeyi durdurma kararı alınmış, şirket karara rağmen siyanürlü altın işlemeye devam etmiş, Bakırtepe halkı buna tepki göstermişti. Dava avukatı Yaprak Türkmen, “İşletmeci firma ve davalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ÇED süreci bir formalite olarak ele alındı. Bilirkişi raporuna göre ÇED raporunun iptali kaçınılmaz görünüyor. Bu projede projenin sahipleri ve projeye müsaade etmekte yetkili kurum ve kişiler dışında çevre halkının yararına hiçbir şey yoktur. Proje kamu yararına aykırı. Bölge halkının toprağının siyanür zehrine teslim edilmemesi için olumlu sonuç alınıncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz” dedi. |