Altınok'tan Önce ve Sonra
29 Mart seçimleri Keçiören’de siyasi analiz açısından iki ayrı döneme ayrılıyor. 17 Şubat öncesi ve sonrası. Başkan Turgut Altınok’un adaylıktan çekildiğini açıkladığı 17 Şubat tarihi siyasi dengelerin değişmesine, yarışın sıfırdan başlamasına neden oldu.
/FONT> Sezen, "Büyükşehir’de Gökçek alır" diyor. Aslında kullanacağı oy konusunda kararsız olduğunu ama geçen hafta Gökçek ile eşi Nevin Hanım’ı televizyonda izledikten sonra AKP’ye oy vermeyi kararlaştırdığını söylüyor. "Programdaki aile ortamı beni etkiledi" diyor. Krizi soruyoruz esnaf Sezen Hanım’a: "Kriz etkiler ama" diyor, "İnsanlar kime oy verecek ki?" Cevahir Hanım, Büyükşehir’in aksine, ilçede kime oy vereceğine karar vermemiş. Vatandaş hizmet peşinde Oradan çıkıp Erdoğan’ın evinin hemen yakınındaki taksi durağına giriyoruz. Durağın en yaşlı çalışanı alıyor sözü. Büyükşehir’i yine Gökçek’in kazanacağını düşünüyor. Karayalçın’a tepkili. O anlatırken, diğer şoförler giriyor yavaş yavaş içeri. Genelde isimlerini vermek istemiyorlar. Bir tanesi giriyor söze, "Vatandaş uyanmış artık, parti peşinde koşmuyor. Hizmeti değerlendiriyor" diyor. Taksici esnafından Sedat Türkoğlu, Gökçek’e tepkili. Su faturalarının 30 güne düşmesiyle birlikte evine gelen faturanın 15 yıldır suya ne kadar çok para ödediklerinin kanıtı olduğunu söylüyor. İnsanların genellikle su faturaları ve doğalgaz nedeniyle Gökçek’e tepkili olduğunu düşünüyor. Türkoğlu, "Bir belediye reisinin vazifesi nedir? Yol yapmak, su getirmek. Bunlar zaten görevi. Bunları neden anlatıyor ki?" diyor. Taksi durağında siyasi bir tartışma başlıyor. Tartışma MHP ile AKP ekseninde yaşanıyor. Taksicileri o tartışmayla başbaşa bırakıp yeniden Keçiören sokaklarına dönüyoruz. İlçede genel hava, yarışın AKP ile MHP arasında geçtiği yönünde. Aslında sağ seçmen, Altınok’tan bir işaret bekliyor. Altınok’un işaret edeceği isim şüphesiz Keçiören’de bir anda öne çıkacak. Ancak seçimlere altı gün kala Altınok bu konudaki sessizliğini hala koruyor. İlçede seçmenin iki parti arasındaki tercihi şüphesiz Büyükşehir seçimlerini de etkileyecek. AKP’nin ve Gökçek’in önceki seçimlerde oy depoladığı Keçiören sürprizlere açık bir noktada duruyor. Bu nokta, 25 yıl önce başkanlık koltuğunda oturduğu Gökçek’in de Ankara’daki kaderinde önemli rol oynayacak. Ancak ilçedeki durum, Gökçek’in uykularının kaçmasına neden olabilir. Adaylar ne diyor Taner Güner (CHP): Genel olarak Keçiören’de çok olumlu bir hava var. İnsanlar tam bir konsensüs halinde benim adaylığımın Keçiören için uygun olduğu noktasında. Yarış eşit şartlarda sürüyor. Keçiören için kendimi şanslı görüyorum. Liberal sağ seçmen de bu kez sanıyorum CHP diyecek. Biz eşit ve ayrımsız genel hizmet vereceğiz. Ezilenlerin, horlananların, yoksulların, sağcı veya solcuların oylarına talibiz. Mustafa Ak (AKP): Yaptığımız araştırmalarda AKP önde gidiyor. 29 Mart’ta birinci parti olarak çıkacağız. Altınok’un adaylıktan çekilmesinden sonra ilk zamanlarda bir kararsız kesim oluştu. Ama şimdi artık AKP oyları tekrar kendisine dönüyor. Yüzde 50’nin üzerine çıkacağımıza inanıyoruz. Parti bazında CHP ikinci görünüyor ama aday bazında MHP ikinci gözüküyor. Keçiören’de ve Büyükşehir’de AKP olarak kazanmak istiyoruz. Hizmetin devamlılığı açısından da bunun önemli olduğunu düşünüyorum. Şükrü Şahin (MHP): Turgut Altınok’un çekilmesinden sonra aynı siyasi gelenekten geldiğimiz için teveccühün bize yönelmesi doğaldır. Gerek kendisinin, gerek çalışma arkadaşlarının bize bir yönelişi oldu. Turgut Bey’e oy veren seçmenlerden ciddi bir teveccüh görmüş bulunuyoruz. Diğer siyasi partilerin adayları kendileri için oy bile kullanamayacaklar. Keçiören’de hiç oturmamışlar. Dolayısıyla paraşütle inmiş gibi bir halleri var. Ben Keçiören’in çocuğuyum. Allah izin verirse Keçiören’de ölmek istiyorum. Hedefim en az 250 bin oy. |