Ahşap, Pencerede PVC'nin Tahtına Lamineyle Oynuyor

Doğal malzemelere yönelimin arttığı son yıllarda pencerelerde de ahşaba ilgi büyüyor. Dekoratif ve doğal görüntüsüyle yeniden moda haline gelen yeni nesil lamine ahşap pencerelerin uzun süre bakım gerektirmemesi, konut projelerinin gözdesi haline getirdi. Türkiye’de her geçen gün kullanımı yaygınlaşan bu pencerelerin üretimini gerçekleştiren firmalar, daha şimdiden talebi karşılamakta zorlanmaya başladı. Bu da, lamine ahşap pencere üretimini gerçekleştiren firma sayısının hızla artmasına yol açtı.

Çürümeye karşı dayanıklı

AhşapPen Genel Müdürü Nuri Akgül, lamine edilmiş yeni nesil ahşap pencerelerin yeniden moda haline geldiğini belirterek, insanların doğal olmayan şeylerden kaçtığını ve bunun sonucu olarak ahşap pencerelere yöneldiğini söyledi. Ahşap pencerelerin daha çok müstakil ve lüks konutlarda tercih edildiğini dile getiren Akgül, plastiğe sınırlamalar getirilmesi sonrasında bütün dünyada ahşaba dönüş yaşandığını kaydetti. Plastik pencerelerden yapı olarak farkı bulunmayan ahşap pencereler, lamine edilmeleri sonrasında çarpılma yapmıyorlar, çürümeye karşı da yıllarca dayanıklılar. Bakım gerektirmeden yıllarca kullanılabiliyorlar.

Nuri Akgül, plastik pencerelerin hava alışverişini ve nemin dengelenmesini engellediğini dile getirerek, bunlara izin veren ahşabın ise özellikle deniz kenarındaki yalılarda tercih edildiğini aktardı. Ahşap pencereler, rutubeti dengelemede önemli bir işleve sahip. Doğallıklarıyla konutlardaki yaşamı daha sağlıklı hale getiriyorlar. Ahşap pencerelerin metretül fiyatları ise 25-30 Euro’dan başlıyor.

Akgül, ahşap pencerenin Türkiye’de zor bir sektör olduğunu ve sektörde ciddi anlamda dört firmanın faaliyet gösterdiğini ifade etti. Kar, yağmur ve rüzgar gibi dış koşullara karşı ahşap terbiye edilmesi zor bir ürün olarak görülüyor. Nuri Akgül, doğalı seven, sağlığına dikkat edenlerin ahşap tercih ettiğine işaret ediyor. Eskiden evlerin hepsinin penceresinin ahşap olduğunu ancak PVC akımıyla konutlarda oranın yüzde 50’lere düştüğünü ifade eden Akgül, doğallığı, bakım kolaylığı ve ekonomikliğiyle tekrar trendlerin ahşap pencerelere kaydığını kaydetti. Ancak ahşap pencerenin sanayi üretiminin çok olamaması sektörün dönüşümünün önündeki engellerden biri olarak görülüyor. Sektörün talebi karşılamakta güçlük çektiğini aktaran Akgül, plastiğe sınırlama getirilmesiyle ahşaba talebin daha da artacağını bu da sektöre yeni firmaların katılmasını sağlayacağını vurguladı.

Sektör potansiyel vaat ediyor

Angora Ahşap Müdürü Mustafa Bayar da, son yıllarda ahşap pencereye yöneliş olduğunu ancak bu yıl siyasi sorunlar nedeniyle durgunlaşan inşaat sektörünün etkisiyle durgun dönem geçirildiğini aktardı. Bayar, şunları söyledi: "Plastikten ahşaba kayış var. Sağlık nedenleriyle ahşap daha fazla tercih ediliyor. Ahşap pencere sektörü Türkiye’de henüz çok büyümedi ancak potansiyel vaat ediyor. Ahşap pencereler, normal ahşap değil. Yeni teknolojilerle 20 yıl kullanılabiliyorlar."

Ahşap pencerenin tercih nedenleri

Doğallığı, güzel ve dekoratifliğiyle ferahlık veriyor.

Ömrü plastiğinin iki katı.

Sıcaklık değişimi ile ölçüleri değişmiyor, bağlantı noktaları zorlanmıyor ve bina birleşim detayları bozulmuyor.

Her türlü bakım, tamirat veya renk değişime uygun.

Lamine ahşap esneme yapmaz, kırılmaz, çok dayanıklıdır ve güvenlidir.

Ekonomiktir, fiyat olarak daha avantajlı.

Isı ve ses yalıtımında avantaj sağlıyor. Lamine ahşap çalışmadığı ve ölçü değiştirmediği için tam sızdırmazlık sağlar.

Hiçbir zararlı madde içermez.

Tamamen yenilenebilir bir kaynaktır.